"Anneciğim tamam sakinim ben, sen benden daha heyecanlısın. Hem ben senin doktor arkadaşlarına güveniyorum." dedi Bensu ve son kez annesinin elini güvenle sıktı.
Odadaki herkesle vedalaştıktan sonra artık gitmeye hazırdı. Başıyla onay verdikten sonra Bensu'nun sedyesi ameliyathaneye doğru hareket etmeye başladı.
Tabii ki de heyecandan ve korkudan yüreği ağzına gelmişti ama yine de belli etmemişti.
Ameliyathaneye girdi ve ardından kendini bulutlarda uyuduğu hissini veren narkozla tanıştı. İyi uykular... (yazarınız bu duyguyu çok iyi biliyor, deneyimleri var ;))
~
Ameliyat mükemmel geçmişti ve kısa sürede iyileşeceği söylenmişti. Bensu odaya geçtiğinde tabii ki de yanına birinin girmesi yasaktı. Onu sadece küçücük bir camdan görebiliyorlardı.
Arda içeri girme şansını denemişti fakat işe yaramamıştı deneyimi. Aklında Bensu'ya gelinlik alma planları vardı. Onu diğer kızlar gibi görememişti hiç, bu yüzden ona eşsiz bir gelinlik almayı düşündü.
Aklından hemen düğün planı da yaptı, Arda'ya kalsa düğüne falan gerek yoktu, fakat kız sonuçta hayatında bir kere düğünü olur diye kendini düğün yapmak zorunda hissetti. Sonra da balayı, balayını uzun tutabilirlerdi. Çalışma gereksinimleri yoktu elbette ki. Daha çok vakit geçirmek istiyordu Arda Bensu'yla. Bu yüzden bir ada kiralamaya karar verdi. Uzun bir süreliğine. Hatta belki çocukları olana kadar da orda yaşarlardı. Hatta belki de Arda çocuğu için özel öğretmenler tutardı. Kendi kabuğuna çekilmiş kaplumbağa gibi sadece orada yaşarlardı. Aslında satın da alabilirdi. 'Evet evet satın alayım en iyisi ben' diye seslice düşündü, tabii sesli düşündüğünden habersiz.
Kendine gelince yatakta yatan Bensu'nun gözlerini açtığını ve hayranlıkla kendini izlediğini gördü. Göz göze geldiklerinde Bensu 'Neyi satın alıyorsun bakalım' diye dudaklarını oynattı. Bize göre ağır çekimde.
Arda ilk önceden anlamasa da biraz geçince Bensu'nun çok iyi bir dudak okuyucu olduğunu hatırladı ve Bensu'ya karşı gülümsedi. 'Hiçbirşey' dedi ve gülümsemesine devam etti.
Bensu Arda'yı sanki film izlermiş gibi izliyordu. Çünkü Arda'nın gülümsemesi Bensu'ya ilaç gibi geliyordu. Arda hala Bensu'nun kendisine baktığını görünce duraksadı. O duraksayınca Bensu küçük bir çocuk gibi dudaklarını sarkıttı ve ardından 'Gülümsemene devam et.' dedi.
Arda bunu duyunca, daha doğrusu görünce Bensu'nun isteğini getirip gülümsemesine devam etti. Bu gülümsemenin içten olmadığını düşünmüştü ilk önce Arda fakat daha sonra sevinçten gülümsediğini bildiğinden, gerçek diye düşündü. Ayrıca Bensu'yu mutlu etmek onun en büyük göreviydi.
Arda elini birden cebine attı ve 1-2 kez katlanmış eski bir kağıt parçası çıkardı. Kağıdı, Bensu'nun görebilmesi için cama sıfırladı. Elindeki kağıt, Bensu'nun lisedeyken, Arda'nın anlamayacağını sanıp Arda'ya yazdığı gizli hayran mektubuydu.
Bensu, uzun bir süre kağıda baktı, baktı ve baktı. Ardından ağlamaya başladı. Aslında sevinç gözyaşıydı bunlar. Arda 'Daha fazla ağlama, zaten yanına giremiyorum.' dedi. Ve Bensu 'Tamam' deyip ağlamayı kesti.
~
Kısa kısa, ama çok bölüm :)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANKA AŞKI
Fiksi RemajaKankasına aşık olan bir kız. Acaba ona söyleme cesareti bulacak mı yoksa ömrünün sonuna kadar içindeki bu platonik aşkla mı yaşayacak? Türk filmi klişelerinin hepsini bulabilirsiniz...