KANKA AŞKI

Bölüm 18 ~ Arda'nın Ağzından

İki aile toptan Erzurum'a gelmiştik ve bir süre de burda kalacaktık. Aslında ilk başta burayı hiç sevmemiştim fakat sonradan yanımda Bensu var diye sevmiştim. Hani bir şehri bir kişiye sevdiren tek bir kişidir ya işte bu da öyleydi. Yanımda Bensu var diye bu şehirde ölene kadar yaşayabilirdim.

Beni o kızdan aşırı kıskanıyordu ama pek belli etmiyordu. Aslında ben de onu kıskanıyordum ve ben de belli etmiyordum....ımmm....yaniiii.....sanırım.

Hergün çok eğlenceli geçiyordu. Yani benim için. Çünkü köy hayatını hep sevmişimdir. Hatta bir ara gelip buraya yerleşmeyi de düşünmüştüm fakat sonradan vazgeçmiştim. Fakat nedenini hatırlayamıyorum.

Herneyse günler burda harika geçiyordu fakat biraz yavaş geçiyordu. Ben bir an önce İzmir'e gitmek istiyordum. Bensu'yla orda daha iyi vakit geçireceğimi düşünüyordum...

~

Bensu'yla herzamanki yerimizde oturup sohbet ediyorduk. Fakat birden tuvaleti geldi ve gitmek zorunda kaldı. Aslında gitmesini hiç mi hiç istemedim ama tuvalet bu beklemez (!)  

Ben içimdeki düşüncelerle boğuşurken Bensu'nun gittiği taraftan birinin bana doğru geldiğini gördüm ve ah bu kız Ayşe'ydi. Duyduğuma göre annesi bizi birleştirmek istediğini dile getirmiş. Ama benim Bensu'm var.

Kız bana doğru iyice yaklaşınca baya iddialı bir dekoltesi olan, kırmızı mini bir elbise giydiğini farkettim. Cidden mi ?!?! Köy yerinde ?!?!? Mini elbise ?!?!?! Ah ?!?!?!Elinde de iki tane bardak vardı.

Ondan çıkmasını hiç tahmin bile edemeyeceğim bir İstanbul Türkçesi'yle konuşmaya başladı.

"Selam Arda. Nasılsın ?"

Ben böyle konuşmasına hala şaşkın şaşkın bakarken kendimi bir anda konuşurken buldum.

"Ah saol iyiyim Ayşe sen nasılsın ?"

"Aa demek adımı biliyorsun. Saol ben de iyiyim."

Minik bir tebessüm ettikten sonra konuştum.

"Neden bu kadar şaşırdın ?"

Ben bunu söylerken yanıma oturduğunu farkettim ve elindeki bardaklardan birini bana uzattı. "Beni pek sevmediğini biliyorum da ondan sordum."

"Ah hayır yanlış düşünmüşsün. İyi kızsın." bardağa içindeki içeceğin ne olduğunu bulmak için baktığımda vişne suyu olduğunu gördüm. En sevdiğimden !

"Vişne suyu sevdiğimi nerden bildin Ayşe ?"

Omuz silkti ve konuştu "Bilirsin kadınların 6. hisleri kuvvetlidir."

Bunun üzerine güldüm ve Bensu nerede kaldı diye düşünmeye başladım. Tam düşüncelerime dalmıştım ki Ayşe bana sokulmaya başladı. O bana sokulmaya başlayınca ondan uzaklaştım fakat ben uzaklaştıkça bana sokuluyordu.

Ben uzaklaştıkça o yakınlaşıyordu. Ben de çareyi vişne suyumdan bir yudum almakta buldum ve tadı enfesti.

"Ardaa kaçma ama benden ya üşüdüm. "

Biliyor tabii yufka yürekli olduğumu. Kullanıyor bana karşı şerefsiz !! Ama kullanmasına izin vermemeliydim.

"Sen de kısa ve açık giymeseydin." Vişne suyumdan bir yudum aldım "bak bana üşümüyorum."

Onu umursamıyormuş gibi davranmaya çalıştım.

"Hmm...demek dikkatini çekti kıyafetim."

İşte şimdi faka basmıştım. Ne cevap verecektim ?!!? Ben ona ne dedim o bana ne dedi ?!?! 

"Ayşe ne yapmaya çalıştığını biliyorum ve benden uzak dur."

"Aaaa ama öyle deme Ardaaa." bana iyice sırnaştı ve ben de vişne suyumdan bir yudum daha aldım.

Birden bire başım dönmeye başladı. Hani bazen hayatta değilmişsiniz gibi hissedersiniz ya işte o an o durumdaydım ve tek kurtarıcım Bensu'ydu. Çok direndim ona yaklaşmamak için fakat olmadı. En son hatırladığım loş bir ışık alan bir odada Ayşe ile öpüşmemizdi...