#The Weeknd // Often
Ölü olmanı istetecek hangi şey seni öldürmez?
Karanlıktan korkar mısın? Küçükken yaramazlık yaptığında, sana karanlığın ardındaki kötü şeyler anlatılır; bir katil, bir yalancı, kötü yaratıklar.
Küçükken karanlıktan korktuğun için annene ve babana sığınırdın.
Bense ışığı hiçbir zaman açmazdım. Ruhum böyle besleniyordu belki de. Küçüklükten beri bende bir gariplik olduğunu biliyordum; az gülümserdim, hiçbir şeyi uğruna çaba harcayacak kadar önemsemez, kavga eder ve zavallı bir çocuğa karşı yapılan kötülüğe gülümserdim.
Karanlıktan korkar mısın? Karanlığın seni yiyeceğine, içine çekeceğine ve kötülerin karanlığa sığındığını düşünüyordun. Ben de aynı şeyleri düşünmüştüm. Ne gariptir ki odamın karanlığını sevmeye, sonra hoşlanmaya başladım. Karanlık değildim ben. Karanlığa sığınırdım. Odamda ışık olmazdı hiçbir zaman.
Sanki karanlık beni koruyordu. Karanlıkta kimse seni göremez, söylediğin yalanları duyamaz, ellerindeki kanı göremezlerdi.
Belki de bu yüzden insanlar maske takarlardı; maske de onların karanlığıydı. Gizlendiği şeydi. Karanlık; bir yaşam şekliydi ve ben böyle hayatta kalıyordum.
Ne derler bilirsin; sen neysen O'sun. Değişemezsin; özellikle de eğer karanlığa saplanıp kalmışsan.
*
İçime çektiğim külün dumanını dışarı verdim. Bu bir zehirdi. Ama nedense bana zehirmiş gibi gelmiyordu. Uyuşuyordum. Zehri hissetmiyordum.
Sigaranın zehri, yalanın bedelinin verdiği zehir kadar etkili değildi. En yakın arkadaşımın yüzüne hiç bir şey olmamış gibi bakıp yalan söylüyordum. 'Aşık olduğun çocuğu öldürdüm, hani şu birlikte de olduğun çocuğu' diyemiyordum. Diyemezdim. Kimse diyemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALANCI
Teen FictionYıpranmış ruhlar, sadece yalanlara sahiptir. Zihnimde canavarlar, boğulduğum okyanusum ve silahım var. Ellerimde kan var. Acıyor ruhum. Kanıyor çığlıklarım. Hayatımın yangınını sigaramın dumanı çıkarır, gözyaşlarım bile söndüremez o yangını. Başım...