Bölüm 15 "Kriz"

6.9K 341 61
                                    


Hiç gitmedin.
Her zaman buradaydın;
Derimin altında.
Yavaşça tükenmekten kaçamadım.
Boğuluyorum.
*
Okulun kapanmasına haftalar kala, sınıfta Selen'le oturuyordum. Ders fizikti ve şaka gibi olsa da ders boştu. Bazıları bahçedeydi. Biz de Selen'le sınıfta kalmaya karar vermiştik. Aslında tek biz değil, sınıfın yarısı sınıftaydı.

Kulaklıklarımı kulağıma takmıştım. Fazlasıyla gürültülü deathmetal dinliyordum. Ama sonra Selen kulaklıkların tekini alıp kulağına taktı. "Bu ne be?" dedi. "Pop aç bana pandam. Bu adamlar bağırıp çağırıyor."

Güldüm. "Selen, bu metal. Hem dikkatli dinlersen adamlar orada bir şeyler söylüyorlar."

"Iyy." dedi Selen. "Hypnogaja'den nefret ederim." Telefonumdan, öylesine bir şarkı açacaktım ki, müzik listemde Wiz'in bir şarkısını gördüm. Aklıma Kuzey gelince gülümsedim. Sevgiye o kadar muhtaçtım ki, biri hemen sevgi gösterisi gösterse bana, süt görmüş kediye dönüyordum. Bu, Kuzey'i neden bu kadar istediğimi gösteriyordu sanırım. İstediğimi verebilirdi. Hissetmek istiyordum. Hissedebileceğim her şeyi.

Şarkıyı çal butonuna bastım. Selen bana baktı. "Bu daha iyi."

Bir süre son ses dinleyince başım ağrımıştı. Telefonumu kapatıp çantama koydum ve bizimkilerin konuşmasına dahil oldum.

Arka sıralardan Damla, "Hem sana ne dövmeli erkeklerden hoşlanıyorsam?" dedi Doruk'a. Herkes Doruk'un Damla'dan hoşlandığını bilirdi. Sadece Damla bilmiyordu ve bu ikisinin sürekli zıtlaşmasına neden oluyordu.

"Bana ne değil, küçük hanım." dedi Doruk. "Hem benim de dövmelerim var. Hiç o çocuğa baktığın gibi bakmıyorsun."

Damla anında kıpkırmızı oldu.

"Bunların sonu hayra alamet değil." dedi Selen.

Cevap vermedim.

"Ee Selen?" dedi Tuana. Bu kızı oldum olası tanıyordum ve tek cümle; bana sataşırsa anasını ağlatırdım. Sanki bunu yapmasını bekliyordum. "Aren'le çıktığını duydum. Demek Sarp'ı bu kadar kolay unutabildin." deyip güldü.

Nefesim kesildi.

Sarp.

Kanlar.

Başımı iki yana sallayarak onu düşünmeyi kestim.

Bu hikayedeki asıl şeytanın ben olduğumu zannediyordum. Öyle görünüyor ki Tuana yerime göz koymuştu.

"Ne demek istiyorsun?" diye atladım hemen. Bu konunun derhal kapanmasını ve mümkünse bir daha açılmamasını istiyordum.

"Seninle konuştuğumu hatırlamıyorum, tatlım." dedi ve tekrar Selen'e döndü. "Ne kadar ironik."

"İronik olan ne?" diye sordu Selen.

Lütfen susun.

"Bana Sarp'la birlikte olduğunu söylemiştin." dedi Tuana.

Ne?

"Ve sanırım Aren bunu bilmiyor. Senin ilkin olamayacak, bence bu onu yaralar."

İğrenç.

Ayağa kalkıp Selen'ı hızla kendime döndürdüm. "Sarp'la birlikte mi oldun, Selen?" Selen'in alt dudağı titremeye başladı.

İşini bitirdiğim adamın en yakın arkadaşımla birlikte olmuş olması midemi kaldırdı. O gün bana, Selen'le, bana yakın olabilmek için çıktığını, asıl amacının ben olduğunu, yani beni elde edebilmek olduğunu söylemişti. Ve buna rağmen en yakın arakdaşımı kandırıp onunla birlikte olmuştu.

YALANCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin