Otobüse binerek tekrar evime gelmiştim.Bugün o kadar Lanet bir gündü ki!
O Ukala'nın benim karşı komşum ve işe alıcağım şef çıkması , benim üstüme çamurlu su sıçratması! Bunların hepsi hep bana oluyor !Kafamı tam yastığıma koymuşken kapım çaldı. Lanet okuyarak, sadece alt eşofmanımla kapıyı açtım. Karşımda bir adet Ukala vardı.
-Evet Bay Kim!
-Bay Do kapıdan mı çeviriceksiniz ? İçeri davet yok mu?
İçeriye doğru girmesini elimle işaret ettim ve içeri girdi.
-Jongin bilmiyorum farkında mısın ama aramız pek iyi değil.
-Tabiki farkındayım.
Birden kalktı ve üstüme yürümeye başladı. Kahve saçlarıyla muhteşem gözüktüğünü itiraf etmekten gurur duyarım. Ayakkabılarını çıkartırken baktığımda çamur değildi , buda ayakkabısını değiştirmiş demek oluyordu. Bana hala yaklaşıyordu.
-Kyungsoo bence sen daha büyük şeyleri atlıyorsun!!
-Ne gibi?
-Bilmem biraz düşün. ..
-Gerçekten işim var .
Bu sırada salondaydık ve salonun yarısı boş kağıt doluydu. Kalan yarısı ise kitap ... Hala üstüme geliyordu. Ama durmuştuk çünkü sırtım duvara deymişti.
-Soo bence üstünü giyinmelisin!
-Aman Tanrım!
İnanamıyorum ... Dakikalardır önünde böyle duruyordum.Ve bana anlatmaya çalıştığı şey buydu. Hemen odama gidip üstüme siyah bir kazak geçirdim. İçeri girdiğimde kitaplarıma bakıyordu. Beni görünce toparlanıp bana döndü.
-Bakın Bay Do .
-Lütfen Kyungsoo de şeflerimle bu yakınlıktayımdır.
-Pek Kyungsoo şunu söylemek isterim . Evet başlangıcımız gerçekten değişik olabilir. Ama belki birbirimize iyi davrananabiliriz.
-Sen ciddi misin?
-Evet.
-Demek patronum olduğum için yakın olmaya karar verdin.
-Yanlış anladın.
-Bak sabahtan beri bana Kusmuk derken şuanda böyle davranman çok tuhaf neyse lütfen yanlız bırak beni .
-Neden ?
-Misafirim gelicek.
-Ahh anladım ... Peki yinede sağol.
Bir şey söylemedim kapıya kadar eşlik ettim ve kapımı kapattım. Bu değişim Kyungsoo'dan kaçmazdı. Acaba neyin paşinde diye düşünmeden de edemedim. Aslında misafirim yoktu ama bu konu hakkında düşünmek istiyordum.Aslında kafamda onu çok büyüttüğüm fark ederek yatağıma uzandım. Huzursuz uykuya kendimi bıraktım.
...Heryer alevler içindeydi. Onlar gözümün önündelerdi.Ateşler etrafımızı daha çok sarıyordu.Babam, anneme;
'Kyungsoo'yu alıp çıkın diyordu.'
'Annem, hayır zaman yok onu artık yalvarırım çıkart burdan'
diye feryat ediyordu....
Babam öne doğru atılmış beni camdan dışarı atmaya çalışıyordu . Annem ise ağlıyordu. Ve bana kendime iyi bakmamı asla üzülmemem gerektiğini söylüyordu. Bodrum kattaki o küçük odanın yukarısında ki camdan beni dışarıya doğru atmışlardı.
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahve Kokulu Sevgilim ...
FanfictionKelebekleri tekrar içimde yaşatmak beni korkutandı. Onlar içimde yaşarsa benim canımı acıtacaklardı. Dudaklarını kemiriyor , acaba bu onun alışkanlığımıydı ? Onu tanımak isterdim , en ötesinde yaşamak orda kendime küçük bir liman yapmak , birde küçü...