Soo gidince peşine düşüp yanına gitmek istedim . Ama yapmadım , yapamadım. Onun yerine Soo 'ya kapıyı açan Diana'ya döndüm.
-Neden o gecelikle kapıyı açtın?
-Bak sadece öyle giyinmiştim ve kapı çalıca açtım hepsi bu .
-Tamam sabah oldu artık defol lütfen.
-Her neyse ...
Kyungsoo'yu çok merak etmiştim. Ama arayarak gururumu çiğneyemezdim. Zaten sadece onu gecelikle benide boxerla gördü . Yanlış anlayacağını düşünmüyorum. Oturup uzanıp Kyungsoo 'yu düşünmeye başladım. Biraz uyuya kalmıştım sanırım. Telefonum çaldığında arayanın Baek olduğunu gördüm.
-Jongin , Soo'yu gördün mü ?
-Evet hemen hemen 2 saat önce... Sen ağlıyor musun?
-O ... o .. kayboldu.
-Ne ?Ne diyorsun?
- En son gören sensin ve en son telefonda benimle konuştu. Soo'yu aramak için özel bir tim hazırlattık.
-Nerdesiniz bende gelicem.
-Şuan Seul polis merkezindeyiz.
-Tamam 15 dk ordayım.
Ahh Soo bizi meraklandırmak için kaybolmuş numarası yapıyorsun ama arıyacaktım madem merak edilmek istiyor. O zaman merak ederiz bizde . 15 dakika sonra polis merkezine gelmiştim. Baekhyun, Chanyeol 'e sarılmış ölümüne ağlıyordu .
-Baek
-Jongin.
-Neden ağlıyorsun?
-Neden mi benim canımın parçası kuzenim ortalarda yok çünkü .
-İlgi çekmeye çalışıyordur Baek.
-Jongin sen iğrenç bir adamsın.
-Evet biliyorum.
-Ondan uzak dur . Ama lanet olsun ki ortada yok.
Söylediklerine göre telefonu şehir çıkışına doğruyken sinyal kesilmiş. Bu yüzden de nerde olduğunu bilmiyorlarmış. 6 araba Kyungsoo'yu aramaya başlamıştık. Şehir dışına geldiğimizde arabadan indik. Köpeklere Kyungsoo'nun eşyasını koklattılar. Yürüyerek aramaya başlamıştık. Artık bende korkmaya başladım. Çünkü aradığımız yer çok ıssızdı . Soo böyle yerlerden nefret ederdi. Yarım saat aradıktan sonra 20 metre öteden büyük çalıların arkasından köpekler havlamaya başlamıştı. Oraya koştuğumuzda Soo'nun arasını gördük takla atmıştı. Sanırım üst yoldan aşağı uçmuştu. Koşarak yaklaştığımızda Lanet olsun Kyungsoo hâlâ içindeydi. Her tarafı kan içerisindeydi. Kendime binlerce küfür ettim o an . Hemen sağlık ekipleri arandı. 10 dakika içinde burda olmuşlardı. Soo'yu çıkardıklarında hâlâ kıpırdayamıyordum . Bu gerçek değil ! Değil mi ?
''Hadi sevgilim kalk ve bu bir şaka de !''
''Neden kanlar içerisindesin bebeğim?''
''Sana iyi bakamadım mı ?''
''Üzgünüm bebeğim peşinden gelmeliydim!''
Hemşirelerden biri bağırdı.
-Doktor bey kalbi durdu. Hastaneye kadar dayanamayacak!
Onu yere koymuş kalp masajı yapıyorlardı. Nefesimin kesildiğini hissettim.
-Tamam çalıştı . Hemen gidiyoruz.
Baek ambulansa bindi . Tam adımımı ambulansa atıcakken !
-Senin burda işin yok Jongin , evine dön .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahve Kokulu Sevgilim ...
FanfictionKelebekleri tekrar içimde yaşatmak beni korkutandı. Onlar içimde yaşarsa benim canımı acıtacaklardı. Dudaklarını kemiriyor , acaba bu onun alışkanlığımıydı ? Onu tanımak isterdim , en ötesinde yaşamak orda kendime küçük bir liman yapmak , birde küçü...