Mutimedia-Bora
"Durumu gayet iyi böyle giderse bugün akşam çıkartırız hastaneden"
"Teşekkürler doktor hanım"
Gözlerimi açamıyordum ama sesleri duyabiliyordum.
Zar zor gözlerimi araladım.
"Nerdeyim ben neresi burası?"
Karşımda ki beyaz önlüklü kadın
"Merak etmeyin hastanedesiniz.Durumunuz iyi merak edilecek bir şey yok"
Dedi ve dışarıya çıktı.O an her şey başıma dank etti.
Ardından gözlerim bileklerime gitti.
"Neden ölmedin Ayza nedenn?"
Kendi kendime söyleniyordum.Elimi serumun bulunduğu yere doğru ilerlettim.
Kolumda ki serumu çıkarmaya çalışırken içeriye bir adam girdi.Kahrolası kocamdı bu.
"Hey hey dur ne yapıyorsun?"
Dedi ve ellerimden tutarak bana engel oldu.
Hızlıca ellerimi çektim ve ona sert bir şekilde bakarak:
"Uzaklaş yanımdan seni görmek istemiyorum."
Dedim ve bana bir süre baktıktan sonra dışarıya çıktı.Ağlamaya başladım.Bir geçmişimi bir de şu an yaşadığım şeyleri düşünüyordum.
Dünya'nın en ağır yükleri benim sırtımdaymış gibi hissediyordum.
Gözyaşlarıma engel olmaya çalışıyordum.Ama ne kadar denersem deneyeyim başaramıyordum.
Artık ağlamaktan bıkmıştım ama içimde ki acıyı söküp atamıyordum.Ne kadar uğraşırsam uğraşayım olmuyordu.
***
Odaya birisinin girmesiyle irkildim.
"Kimsiniz"
"Ben Bora'nın annesi"
"Bora?"
"Senin kocan kızım"
Ah! kahrolası kocam yetmezmiş gibi birde annesi çıktı başıma.
Yanıma yaklaştı.Ellerimi tuttu ve sessizce konuştu.
"Biliyorum kızım bize kızgınsın ama yapmak zorundaydık"
Yüzümü diğer tarafa çevirdim ve konuşmak istemediğimi belirttim.
Yavaşça doğruldu ve dışarıya çıktı.Onun çıkmasıyla içeriye doktor hanım girdi.
"Hazırlanın hastane kaçamağınız buraya kadar"
Sanki ben buna seviniyormuşum gibi konuşuyordu.O eve gitmemek için her şeyimi verebileceğimi bilmiyorlardı.
Bu düşünceler benim içimi kemirirken birden hizmetliler geldi.Kıyafetlerimi yanıma getirdiler.
"Giyinmenize yardımcı olmamızı ister misiniz?"
"Hayır, gerek yok"
Yavaşça kıyafetlerimi giydim ardından yavaş adımlarla dışarıya çıktım.Gözlerimi kapıdan ayırdığımda birden Bora ve annesi ile karşılaştım.
Onları umruma almadığımı belli ederek yürüdüm.Dışarıya çıktığımda siyah bir araba vardı ve şoförü binmemi söyledi.
Kapımı açtı ve beni arka koltuğa bindirdi.
Daha sonra Bora ve annesi de geldi.
Annesi öne Bora arkaya benim yanıma bindi.Iyice pencere kenarına gittim.
Onunla aynı havayı solumak bile istemezken gelip yanıma oturmuştu.
Yol boyunca onunla göz teması bile kurmadım. Sadece dışarıyı inceliyordum.
Ardından araba durdu.Sanırım eve gelmiştik.Bora arabadan indi ve kapımı açarak elini uzattı.
Biraz bekledim ve arabanın kapısına tutunarak aşağıya indim.
Arkamdan baktığının farkındaydım.Ama onun üzülmesi benim umrumda değildi.
***
Büyük villanın kapısını çaldım.Kapı açılınca hızlı adımlarla hizmetlinin bana gösterdiği odaya girdim.Ardından kapımı kilitledim.
İçeriye girince ayna da kendimi gördüm.Ellerimi yavaşça suratımda gezdirdim.
Kanayan yerler kabuk bağlamıştı.
"Neden yaptınız ki bunu bana neden kurtardınız beni?"
Derken kapı çaldı.
"Aç kapıyı"
Bu Bora'nın sesiydi.Kapıyı açmadım ve sesimi çıkarmadım.
"Aç kapıyı dedim sana!"
Korkuyordum.Sesi çok sinirli geliyordu.Gözlerimden yaşlar süzüldü.Sırtımı arkamda bulunan duvara yasladım.
Az sonra kapıyı yumruklamaya başladı.Yavaş yavaş kapıya doğru ilerledim.
Birden kapı açıldı.Içeri hızlıca girdi ve üstüme yürüdü.Kesik kollarımdan tuttu.
Nefesini tenimde hissediyordum.Kendimi iyice geriye yasladım ve başımı olabildiğince yukarıya kaldırdım.
Gözyaşlarım hızlanırken bana daha da yaklaştı.Canımı yakmaya devam ediyordu.
Pencereden dışarıya baktım ve bir an önce çıkıp gitmesi için dua ettim.
"Sen bana alışacaksın!!!"
Seslice ağlamaya başladım.Kolumu bıraktı ve anahtarı alıp dışarıya çıktı.Ardından kapıyı kilitledi.
O gider gitmez kendimi yere attım.Siyah saçlarım yüzümü kaplıyordu.Dizlerimin üstünde duruyordum.
"Neden,nedenn, nedennn??"
Ardından durakladım.Biraz bekleyip ayağa kalktım.
Ellerimi yavaşça yüzüme doğru ilerlettim ve hala akmakta olan gözyaşlarımı sildim.
"Sen artık güçlüsün Ayza! Bu kahrolası hayattan kurtulacaksın..."
Bu gözyaşları artık hiç akmayacak.
***
Kapının açılmasıyla irkildim.Yavaşça kapıya baktım.Bora'nın annesi gelmişti ve elinde de bir tepsi yemek vardı.
"Istemiyorum."
Dedim sert bir şekilde.Daha sonra Bora geldi.
"Bırak annecim ben yediririm karıma"
Içimden Bora 'ya saydırıyordum.
Bora'nın annesi gitti ve içimi büyük bir korku kapladı.
Bora ilk önce kapıyı kapattı.Ardından yavaşça yanıma yaklaştı.
Oturmam için bana işaret etti.Ama onu dinlemedim.
Biraz bekledi.Ardından
"Peki bende ayakta yediririm."
Tepsiyi eline aldı ve çorbayı kaşığa alıp ağzıma yaklaştırdı.
Elimle kaşığı ittirdim.Tepsiyide yere fırlattım.
"Allah belanı versin!!! Istemiyorumm..."
Bana kızgınca baktı ve boğazımdan tutarak beni duvara yapıştırdı.
Evet arkadaşlar bugünlük bu kadar kitabımı çoğunuz sevdi inşallah hep böyle gider.Elimden geldiğince daha güzel bölümler yazacağım...
+20 VOTE YENI BOLUM...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORLA MAFYA OLUNMAZ
Fiksi Remaja18 yaşında beni mahkum bir hayata terkeden bir ailem var... Babam para yüzünden beni zorla evlendirdi.... Annem ise beni bu pis hayatta terketti.... Ben ise intihar etmeye yeltendim... Berbat bir hayatım varken bana kim yaşa diyebilir ki?