Daha sabahın erken saatleriydi. Güneş yeni yeni doğuyordu. Otobüsün camına yaslanmış boş sokakları seyrediyordum. Otobüste neredeyse herkes uyuyordu. Çantamdan kulaklığımı ve müzik çalarımı çıkartarak kulaklığı kulağıma taktım. Rastgele bir şarkı açtım.
Müzik ben ve boş sokaklar. Gayet iyiydi. Otobüste horlayan bir kaç kişi dışında. Bazılarının horlayış seslerini hâlâ duyabiliyordum. Müziğin sesini daha çok açarak tekrar cama yaslandım.
Bütün acılarımı dökmek istermişcesine baktım bu şehre.
Evet. İstiyordum. Annem ve babamın ölümünden sonra benim için hiçbir şey aynı olmamıştı. İkisinide birden kaybetmek ağır gelmişti.Babamın yıllarca emeğiyle kurduğu şirket ve mal varlığınıda vasiyetinde bizlere bıraktığı yazıyordu. Yani abim, ablam ve ben.
Abim şirketin başına geçti. Ablamda yardımcısı olarak çalışıyor. Ben şimdilik çalışamayacağımdan abim ve ablam destek çıkıyorlar bana.
İşte burdayım. Memleketimi, doğduğum, büyüdüğüm yeri bırakmak zorunda kaldım. Acılarım belki diner diye. Bunu yaşayıp göreceğim.
••°°••°°••°°••°°••
Otobüsten inmiştim. Eşyalarımı bagajdan alıp bir köşeye oturdum. Teyzemin kızı beni gelip alacaktı. Yani kuzenim. Normalde onlarda kalırdım ama teyzem her dakika " Öksüz kaldı kuzum. Biz varız üzülme." diyecek ve yine üzülecektim.
Sağa sola bakınıp duruyordum. İlerden bir kız bu tarafa doğru geliyordu. Doğrulup baktım. Evet oydu. Yani hatırladığım kadarıyla.
Beni görünce koşa koşa yanıma geldi. Önce sıkı sıkı sarıldı. Gülümseyerek
- "Bahar." dedi.
- "Nil demeni tercih ederim." dedim gülümseyerek.Genelde bana herkes Bahar der. İki ismim var Nil Bahar. Annem anlatırdı. Küçükken hep Bahar ismini kullanırmışım. Tabi ben hatırlayamıyorum. Yedi yıl önce geçirdiğim kazada hafızamı kaybetmiştim. Zamanla düzeldi ama bende bazı şeyler hâlâ yok. Doktorlar bunun olabileceğini bunlarında zamanla geçebileceğini söylüyorlar. Genelde hatırlayamadıklarım benim için önemli ve acı olaylarmış.
- "Tamam Nil." diyerek gülümsedi ve karşıya park ettiği arabasına doğru ilerledik.
Yol boyunca pek bir şey konuşmamıştık ve ben bu sessizlikten sıkılmıştım. Ona doğru dönerek
- "Ee teyzemler ne yapıyor? Nasıllar? " diye sordum.Gözünü yoldan ayırmadan
- "İyiler." dedi.- "Yerleşeyim evimede, gelirim ziyaretine."
- "Tabi geleceksin." diyerek güldü.
••°°••°°••°°••°°••
Beril beni evime bırakmış, beş dakika oturup gitmişti. O gittikten sonra bende evi incelemeye koyulmuştum. Mutfak, salon, banyo, balkon... Derken tüm evi dolaşmıştım.
Büyük bir ev değildi fakat küçükte sayılmazdı. Bana yetecek kadar bir evdi işte.
Abim kendi istediğim şeyleri almam için eve bir koltuk dışında eşya yerleştirmemişti. Abim ve ablama göre kendi istediğim gibi dizayn edersem, kendimi buraya daha ait hissedermişim.
Sabahın erken saatleri olduğundan alışveriş için evden çıktım.
İstanbul'a ilk kez gelmiyordum. Daha önceleri İzmir'den gelip teyzemlerde kalmıştım. Fakat pek fazlada tanımıyorum bu şehri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Sen
Teen FictionUnutulmuş yılları, hayalleri, düşleri ne geri getirebilecek? Aşkı, bağlılığı, sevgiyi ne hatırlatacak? Çok zor zamanlar geçirmiş, anne babasını kaybetmiş ve hafızasının bir kısmı boşluktan ibaret olan Nil'e ne yaşamı geri getirebilecek?