"Belki de kendimi abin olarak görmüyorumdur!"

8.6K 527 104
                                    

Herkese merhaba! Nasılsınız bakalım civcivlerim? İyisinizdir inşallah sjdfhsdfj.

Öncelikle hepiniz kurban bayramı mübarek olsun! Bol harçlık toplamanız dileğiyle klsdjflskj.

Aldığım güzel yorumlarla o kadar mutlu oldum ki çook teşekkür ederim! İyi ki varsınız siz ya! 

Bana göre baya uzun zamandır bölüm atmadım ve şimdi yeni bölümle buradayım! 

Hepinize iyi okumalar! 

Bu arada bayram bayram vote vermek, yorum yapmak falan çok sevapmış diye duydum ama gene de siz bilirsiniz dhslfjsdk

-Yorumlarla mutlu olan amaçsız yazarınız.

GÖKSU

"Giray Abiciğim bir sakin olur musun?" dedi Gökçe. Daha sonra Giray'ın karşısına oturdu. Giray Abim çok sinirliydi çünkü eve geldiğimiz de hiç hoş olmayan bir manzarayla karşılaşmıştık.

Giray Abim kükrüyordu. O kükrerken Gece kenarda ağlıyordu ve Tunç başını eğmişti. Alt tarafı Tunç, Gece'yi kenara sıkıştırmıştı yani. Ne var ki bunda?

"Kızı sıkıştırmış bir de köşeye! Gece Hanımın da sesi çıkmıyor." Dedi tekrar sinirle. Daha sonra Gökçe çığlık attı. Atmakta da haklıydı. Çünkü gerçekten abartıyordu Giray Abim.

"Ay Giray Abi yeter! Onlar ikisi biliyorsun Tumblr için iyi anlaşıyorlar! Sanki öpüştüler orda ya! Yani bir olay için Gece'nin kalbini kırmana değdi mi? Onlar yani yakınlar evet. Aynı sitenin hastası ikisi de. Hem ayrıca Tunç kötü biri değil ki. Ya orada başkası olsaydı? Yani Gece'yi havlu almaya yolladığımız da başkası olsa yalnız bırakırdı. Eve kadar getirdi ki zorunda bile değildi. Ya yoldan geçen biri Gece'ye laf atsa ki daha ileriye gitse? Tunç koruyor işte Gece'yi. Çok abartıyorsun gerçekten." Dedi Gökçe. Annem ne kadar uzun konuştun sen öyle ya? Kulaklarım kanadı yemin ediyorum.

"Çok sert çıktım değil mi Gece'ye?" dediğin de kafamızı salladık.

"Yani Gece şu an odasında depresyona girmiş, oturuyor. Bence git bir konuş. Çünkü Gece üzülüyor ve Tunç'ta üzülüyor yani. Hem sen Tunç'a güvenmiyor musun? Öper mi hiç o? Sadece işte." Dediğim de kafasını kaşıdı bu sefer. Yüzün de affedecek bir ifade var gibiydi.

"Ama ne yapayım! Abi olmak çok zor. Hele ki güzel bir kardeşiniz varsa." Dediğin de kafamızı salladık. Hani şu yaşlı teyzelerin yaptığından. Neyse ki daha fazla Giray Abim bağırıp çağırmadan bu konuyu halletmiştik. Yani umarım.

"Tamam ya! Sizce ikisinin arasın da bir şey var mı?" dedi Giray Abim.

"Bilmiyorum ki." Dedim direk. Gökçe de kafasını sallayarak bana onay verince Giray Abim gözlerini devirdi.

"Neyse. Ben şu kızla ilgileneyim." Dedi ve yukarıya çıktı. Biz de kendimizi benim odama attık.

"İyi çözdük be." Dedi Gökçe. Kafamı salladım ve,

"Asıl olayı sen yaptın kanka. Ben sadece daha atarlanmasına izin vermeden iyicene yumuşattım." Dedim. Daha sonra yumruklarımızı tokuşturduk ve daha sonra telefonlarımızla ilgilenmeye başladık. Şu an bir oda da birbirleriyle ilgilenmeyen iki kardeştik. Gene çok tatlış değil miyiz?

**

"Ya Aras bırak şunu!" diye bağırdım. Evet şu an tam olarak yaptığımız tişört kavgasıydı. Aras'ın tişörtlerine olan hayranlığım fazlaydı. Çok fazla.

3GHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin