Kızın sesindeki o tiz çığlık genç adamın gülümsemesini genişletti.
'' Evet, ben. Burak Saygın.''
'' Gerçekten de sizsiniz!''
Burak bu ilgiden memnundu. Gözleriyle kızı ablukasına, diliyle de tiye alıyordu.
'' Görüyorsunuz ya, maskeyle bile gizlenemiyorum. Ne bahtsızlık ama!''
Yutkundu Bilun üst üste. Burak ise flörtöz yaklaşımlarını sürdürdü. O arsız sırıtışına yenisini ekleyip elindeki kokteyli uzatırken aralarındaki sınırları kaldırdı.
'' İçersin diye düşündüm.''
'' Aaa...Ben, şey...Tabi. Teşekkür ederim,'' dedi Bilun şapşal haliyle. Ellerini nereye koyacağını bilemediğinden kadehine asıldı. Biraz kendini toparlamaya ihtiyacı olduğundan gereğinden fazla büyük bir yudum aldı. Yüzünü buruştururken adamın sesli gülüşünü işitti, fakat üzerinde durmadı. Günlerdir peşinde koştuğu adamın yanında olmasını idrak edene kadar içse anca kendine gelirdi. Onu hayallerine götürecek adam dibindeydi, dibinde. Hatta utanmasa pişmiş armut gibi adamın ağzının içine düşecekti. O kadar panik ve heyecan yapmıştı. Burak denilen adamsa onunla eğlenmeye devam ediyordu.
'' Ee, nasıl buldunuz eğlenceyi ? ''
Bilun gülümsemeye zorladı kendini. İçtiği şeyin ekşi ve acımsılığı ağzının tadını bozsa da sesini tok tutmaya gayret etti.
'' Bilmem. İlk kez katılıyorum.''
Adam yine bilindik çekici gülümsemesini sergileyince bocaladı. Bu gülüş karşısında çok üzgünüm ama Pablo Picasso'nun resim tabloları bile halt ederdi yani. O kadar büyüleyiciydi. Kadınların buna kapılmasının sebebini çok da yadırgamadı o an. Ancak pek kendisine hitap eden adamlardan da değildi. Böyle yılışık, her gördüğüne koala gibi yapışan erkeklerden pek haz etmezdi. Aslında genel olarak erkeklerden haz ettiği tartışılırdı.
'' Tahmin ettim. Yoksa hafızam sizin gibi güzel ve zarif bir hanımefendiyi asla unutmazdı.''
Ne kadar da hızlı yazıyordu öyle ? Yazar Kasa gibiydi mübarek. Çaldığı kalpleri 15 gün içinde iade etme hakkı da tanımıyorsa ben de Bilun değilim. Ağzı da maşallah ama iyi laf yapıyor. Zaten dünya üzerinde hangi kadın iltifattan, kendisinin güzel sözler ile tatmin edilmesinden, erkeği tarafından yüceltilmekten hoşlanmazdı ki ? Bilun Kaya hoşlanmazdı mesela. Çünkü o türünün, bu konudaki tek örneğiydi. Bu adamın söylediği şeyler sıradan geliyordu kendisine. Fena toslamıştı Burak bey, ama kendisi bu durumdan henüz haberdar değildi. Dakikalar sonra durumu çaktığında muhtemelen geç kalmış olacaktı her şeye. Gülümsemesini yaydırdı yüzüne ve adama on numaralı bakışlarıyla bildiğin kur yaptı.
'' Çok naziksiniz, Burak bey,'' diyen kız cesaretini arttırmak için bir yudum daha aldı içeceğinden. Çimlerin üzerinde tepinen insanlara gözü kayarken genç adam fırsatı değerlendirip biraz daha sokulmuştu kendisine.
'' Üşüyorsun sanırım ? ''
'' Yok, hayır.''
Aşırı panik yapmam onu neden bu kadar mutlu ediyorsa ? Gülme artık be adam. G-ü-l-m-e! Ve son gülenin iyi güleceğini de unutma. Senin iyiliğine diyorum.
'' O halde neden titriyorsun ? ''
Beni köşeye sıkıştırmıştı ya, zevkten dört köşeydi beyefendi! Maşallah, o boncuk mavisi gözleri de hiçbir ayrıntıyı da kaçırmıyordu! Acilen bir yalan yazmalıyım. Yoksa halimiz hal değil.
'' Şu insanlar,'' diyen Bilun havuzun etrafında tepinen gençleri gösterip Burak'ın dikkatini dağıttı.
'' Ne olmuş onlara ? ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kariyerim Aşk /TAMAMLANDI
Short StoryUraz hayranlıkla kızı dinlemişti. Kendini öyle güzel ifade etmişti ki doğrusu bu kadarını beklememişti. Basit bir istektir diye ummuştu. Şimdi öyle olmadığını net bir şekilde görüyordu. '' Yani, kariyerim aşk diyorsun ? '' '' Belki. Ama bunu ismim d...