8.Bölüm

1.4K 44 3
                                    

Hergün uyandığımda yanımda Gurur'u görmeye alışmıştım ama işler bu sefer daha farklıydı bu sefer yanımda yatan kişi Altan'dı bir kolunu belime sarmıştı .Gurur ortalıklarda yok gibiydi uyandırmamaya çalışarak elini belimden çektim bir süre düzensiz nefesini dinledim nedense Altan'ın nefesini dinlemek Gurur'un ki gibi huzur vermiyordu kaşlarımı çatarak kanepeden doğruldum .Dün gece ne olmuştu ? kafamın yanında iğrenç bir sızı vardı pencereden dışarıya baktığımda bir elinde ekmek bir elinde gazete yavaş ve kendinden emin adımlarla gelen Gurur'u gördüm .Hava soğuk olmasına rağmen ince bir gömlekle çıkmıştı ve dirseklerine kadar gömleği çekmişti .Kapıyı açmak için arkamı döndüğümde Altan arkamda durmuş öylece bana bakıyordu

Biraz heyecan yapmıştım .Evet bu kaçınılmaz bir gerçekti çünkü oda en az Gurur kadar yakışıklıydı kafasını sağa yatırarak tek kaşını kaldırdı uykulu sesiyle

-''Kardeşime aşık olduğunu filan söyleme bana '' dedi omzundan geriye ittirerek

-''Saçmalama ondan nefret ediyorum ikinizde çok aptalsınız ''dedim ve ikinci kez omzundan geriye ittirecekken kolumu ani bir hareketle çekti ve belimin arkasında birleştirdi çevik bir hareketlede bedenimi duvara yasladı kafası şu an tam yanımdaydı ama yüzünü görmüyordum fısıltı şeklinde

-''bizi ayıran tek fark ben o kadar sabırlı biri değilimdir'' dedi bir süre öyle kalmıştık kapıdan kilit sesi gelene kadar bırakmamıştı dışardan bizi gören biri bu anı yanlış değerlendirebilirdi ve öylede oldu

Kapıdan içeri giren Gurur dış kapıyı kendini fark ettirircesine sertçe çarptı Altan'ın gülümsediğini hissetmiştim .elimi hızlıca kurtardım arkamı döndüğümde Gurur kapıya yaslanmış abisinin gözlerine bakıyordu aralarında anlamlandıramadığım bir bakışma geçtikten sonra Gurur soğuk bir sesle

-''Kahvaltı hazır abi ''dedi evet doğru duydunuz kahvaltı hazır abi dedi Eylül sende gel filan demedi . bu söylediğine bozulmuştum yinede bozulduğumu belli etmeden yattığım yere geri döndüm Altan Gurur'un yanına gitmeden önce şaşırmış bir sesle

-''Eylül sen aç değil misin ? ''diye sordu ağzımı cevap vermek için aralamıştım ki Gurur araya girerek

-''o bizimle yemeyecek aslına siz günlük yiyişmenizi yapmışsınız diye sormadım kusura bakma güzelim '' dedi Altan'la öpüştüğümü düşünüyordu ? Altan'a baktığımda sırıtıyordu Gurur bunları söyledikten sonra sinirli bir şekilde evden çıktı

Arabaya bindiğinde çalıştırmadan binebilmiştim yüzüme bakmadan

-''Eylül arabadan in '' dedi olumsuz anlamda başımı sallayınca hiçbir şey demeden arabayı çalıştırdı .Açıklama yapmam gerekti yanlış anlamıştı Gurur'a dönerek ;

-'' Gurur sen yanl- ''demeden eliyle susturdu bir eli hala direksiyondaydı buz gibi bir sesle ;

-''Arabadan atmamı istemiyorsan sesini kes açıklama aptallar içindir'' dedi cevap vermek istiyordum ama açıkcası bu ciddi tavrı konuyu kapatmam gerektiğini söylüyordu konuyu değiştirip

-''Nereye gidiyoruz ? ''diye sordum çünkü burası okulun yolu değildi şehir dışına çıkıyorduk cevap vermemişti

Yol üzerinde bir büfeden çeşitli şaraplar ve bira almıştı ne yaptığını anlamaya çalışsamda bir türlü anlayamıyordum sonunda sabrım taşmıştı bağ evi yada herneyse bir evin önüne geldiğimizde

-''Gurur yeter artık yol boyunca tek kelime etmedim ama tüm bunlar neyin nesi ? cevap ver ! '' diye bağırdığımda başını yavaşça bana çevirdi sakin bir şekilde

-''Sana anlatacağım şeyleri anlatmam için sarhoş olmam gerek o yüzden fazla karıştırma ''dedi merak etmiştim susmayı tercih ettim içeri girdiğimizde etrafa tamamen siyah beyaz ve gri tonları hakimdi ortada yuvarlak bir masa vardı masanın üzerinde iki şamdan ve şamdanlarda henüz hiç yakılmamış mumlar . sanki burası hazırlanmış ama hiç dokunulmamış gibiydi sormaya çekiniyordum ama sordum

-''Burası özel biri içinmi hazırlandı ? '' dedim Gurur mutluluktan yoksun bir gülümsemeyle

-''Evet çok özel birisi için hazırlandı ''dedi bir şeyler düşünüyor gibiydi daha sonra aldığı şarapları kadehlere doldurmaya başladı birkaç kadeh şarap ve bira içme süresinde öylece birbirimize bakmıştık sonunda ağzını açabildiğinde sarhoş olduğuna emindim kelimeleri uzatarak masayı işaret etti

-''Bu masa varya ilk yemeğimizi yediğimiz yerdi ''dedi ne dediğini anlamıyordum soru sorar gibi tek kaşımı kaldırdım güçlü bir kahkaha attı ardından

-''Anlamıyorsun değil mi ufaklık ? benim hayatımın seninki gibi normal bir hayat olduğunu sanıyorsun buzdan bir kalbimin olduğunu düşünüyorsun ''dedi kafasını iki yana sallayarak ardından sandalyesinden kalktı ve bana yaklaşmaya başladı nefesimi tutuyordum üstüme doğru eğildiğinde şarap sigara ve kendine has kokusu karışmıştı gözlerime bakarak

-''Ama ne var biliyor musun bende aşık oldum '' bu duyduğum cümle sanki tüm solunumumu durdurmuştu gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım kekeleyerek

-''K-kime?'' diye sordum iç çekti ve ve duruşunu dikleştirdi

-''3 yıl önceydi seviyordum hemde çok tek bir saniye görmesem deli oluyordum aklım henüz yeni yeni olgunlaşmaya başlıyordu oysa ki abim benden çok daha tecrübeliydi bir gün üçümüz bu eve geldik bu masada yemek yedik sonra annem aradı ikinizden birisi gelsin ihtiyacım var diye abim ''Sen git ben uğraşamam ''dedi nerden bilebilirdim ki o canımdan çok sevdiğim kızla yatacaklarını '' dediğinde kanım donmuş gibiydi Altan bu kadar iğrençleşebilirmiydi ? şaşırdığım şey ise bana bunları neden anlatığıydı

-''Bana bunları neden anlatıyorsun ? ''diye sordum ikinci kez kahkaha attı ama bu tamamen üzüntü dolu bir kahkahaydı elimden tutarak koltuğa otutturdu kafamı omzuna kendi kafasınıda koltuğa yatırdı daha sonra kısık bir sesle

-''Çünkü tarih tekrar ediyor güzelim ,bugün sizi o şekilde gördüğümde kan beynime sıçradı anlıyor musun ? sen daha bir çocuksun Altan seni çok çabuk kandırabilir daha önce de olmuştu . Ona güvenme ufaklık ''dedi tüm bunları dinlerken uyku gözlerimi esir alıyordu ama bir şey sormam gerekti doğrularak

-''Ama bir fark var ,Sen o kıza aşıktın benim üvey kardeşimden başka bir şey değilsin '' dedim bunu dememle vücudunun kasıldığını hissetmiştim ellerini saçlarıma götürüp

-''Bana üvey kardeşim demenden hoşlanmıyorum ,o tespitlerini kendine sakla ''dedi sinirlendiğini düşünerek karşıda duran yatağa yatmak için ayağa kalkıyordum ama güçlü bir şekilde bileğimi tuttu tekrardan yanına yatırdı gitmek istemiyordum ama doğru değildi itiraz etmek için ağzımı açtığımda dudaklarını dudaklarımın üstüne koydu bu benim susmam için bir işaretti sanırım . hareket ettirmiyordu öylece duruyordu sanki ikimizde bir hamle bekliyormuş gibi duruyorduk Gurur gözlerini kapatıp geriye doğru çekilince bende biraz kenara doğru kaymıştım uykulu bir sesle

-''Altan'nın sana sarıldığı gibi sarılmak istiyorum Eylül '' dedi karşı çıkamayacak kadar uykum gelmişti onun yerine kafamı boyun girintisine gömdüm yüz kasları sanki gülümsediğini belli eder gibi kasıldı yada ben hayal ediyordum ama ne olursa olsun

Biz birbirimize iyi geliyorduk.

Üvey kardeşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin