11.Bölüm

1.2K 41 2
                                    

Yeni bir ülke,yeni insanlar ama aynaya baktığımda gördüğüm kişi aynı.Zor bir gece geçirmiştim tüm gece Gurur'un ne yapacağını ,babamı hatta Nisa hanım'ın sevineceğini bile düşünmüştüm.Şu anda ise çocukluk arkadaşım olan Deniz'in evindeydim.Deniz ailesinden yıllar önce ayrılıp Londra'ya geldiğinden beridir görmediğim bir arkadaşımdı.Sarı saçları ve mavi gözleriyle beni andırıyordu aramızdaki tek fark cinsiyetimizdi .Beni yargılamazdı belkide beni anlayan tek insandı başımdan geçen bütün şeyleri gece bir çırpıda anlatmıştım herşeye rağmen sarılıp teselli etmişti

Deniz'i uyandırmamaya çalışarak odamdan çıktım.Ama görülen o ki Deniz çoktan uyanmıştı nefis yemek kokuları bunun en büyük kanıtıydı hafifçe gülümseyerek tamamen içten gelen bir istekle sarıldım.elindeki yumurta düşünce ikimizde gülmeye başladık en son ne zaman böyle güldüğümü düşünmeye başlayınca Deniz elini önümde sallayıp

-''Dünyadan Eylül'e bizimle kal ''dedi yüz ifadem değişmeyince oda ciddileşti.hüzün barındıran bir sesle

-''Aşık olmuşsun sen harbiden ''dedi direk tepki göstererek

-''Saçmalama beni tanımıyormuş gibi konuşma Deniz lütfen ''diyince ellerini ben masumum der gibi havaya kaldırdı zaten çok fazla uzatmadan ''bugün seni gezdireceğim itiraz istemiyorum küçük kaplumbağa '' dedi.Küçük kaplumbağayı bana ilk tanıştığımız günden itibaren demeye başlamıştı.Küçükken korktuğumda hep başımı dizlerimin arasına aldığım için bu adı koymuştu onaylar anlamında başımı salladım

Kahvaltıyı bitirdikten sonra dün geceden beridir hiç açmadığım telefonuma baktım .Ne bir arama ne bir mesaj vardı Gurur farketmemişmiydi ? Telefonu geri çantama koyarak yatağın üstüne oturdum.Belkide gitmem onun için en iyisi olmuştu ? Başımı iki yana sallayıp valizime rastgele koyduğum kazak ve bir pantolon çıkarttım.Saçlarımı salaş bir topuz yapmıştım.aynaya baktığımda gözlerimin altı hafif morlaşmıştı ve gözlerim şişti .Buna rağmen makyaj yapmamaya karar verip odadan çıktım

Deniz kot bir gömlek üstüne toprak rengi bir mont ve altına yine kot pantolon giymişti .Her zamanki gibi uyum ve şıklık abidesi Deniz'di işte.Hayranı çoktu ama insanlarla arası oldukça kötüydü .Beni görünce yüzünü farkedilecek şekilde buruşturdu kınar gibi bir ifadeyle

-''Bunlarla gelmeyi düşünüyorum deme bana Eylül''dedi omuz silkip kafamı salladım hızla sözleri ardı ardına sıralarken benim için uygun bir kıyafet aramaya başlamıştı bile valizimden doğum günümde giydiğim kıyafeti çıkardı beğeniyle süzerek

-''işte benim kaplumbağamın giyeceği elbise ''dedi elbiseyi hızla elinden çekip valize geri koydum .bu elbiseyi giydiğim gün Gurur'la öpüştüğüm ilk gündü .Gözlerimi kırpıştırıp biraz daha uzun siyah bir elbise çıkarttım .Tepkime şaşırmış olsa da ''Buda olur hadi hazırlan '' diyip odadan çıktı.makyaj yapmamı eklemeyide unutmamıştı

Sıkıntıyla iç geçirdim.Başım inanılmaz derecede ağrıyordu.Siyah elbise üstüme tam oturmuştu ve boyu benim için hala fazla kısaydı eteğini çekiştirerek tekrardan aynanın karşısına geçtim.biraz kapatıcı eyeliner ve parlatıcıyla kısa bir sürede hazırdım.Deniz tekrar geldiğinde beğeniyle beni süzdü .Vakit geçirmeden evden çıktık

Geldiğimiz yer Londra'nın belkide en kalabalık barlarından bir tanesiydi.aşırı derecede yüksek müzik ,saçma sapan yüzüme bakan insanlar ,ter kokuları vb. Deniz'in kulağına yaklaşıp

-''Burdan gidelim çok kalabalık ''diye bağırdım ama beni duymuyor gibiydi .Bir süre sonra 2 erkek 3 kızdan oluşan bir grubun yanına doğru gitti bende itişen insanların arasından Deniz'e ulaşmaya çalışıyordum .Kızlardan biri Deniz'i görür görmez boynuna atlamıştı kızıl ve aşırı zayıf bir kızdı Deniz gibi yakışıklı birisinin neden böyle birini tercih ettiğini düşünmeden edemedim.2 erkekten birisi esmer ve yapılı bir vücuda sahipti diğeri ise yine esmer ama normal bir vücuda sahipti.Gurur'u andırdığından gözlerimi kırpıştırarak tekrardan baktım o kadar çok benzerlik vardı ki sert hatları giyiniş tarzı tıpa tıp Gurur gibiydi yanlarına geldiğimde tüm gözler bana çevrilmişti ama benim gözlerim o çocukta takılıp kalmıştı gözlerimiz buluştuğunda elini uzatıp

-''Ben Demir ''dedi buz gibi olan ellerimi yavaş bir şekilde uzatıp bende elini sıktım.Yapılı olanın adı Oğuz ,Kızıl saçlının adı Merve ve selam vermeyen esmer ve harika bir vücuda sahip olan kızın adı ise Ecem'di Merve'nin dediğine göre Demirle sevgililerdi ve şu anda araları bozuktu.pek havasında değildi o yüzden .Demir ise onun aksine bana oldukça iyi davranıyordu .Ama bu kalabalık ortam bana git gide daha kötüleşiyor gibi geliyordu.Tam Deniz'e gitmek istediğimi söyleyecekken dans şarkısı çalınca Merve'yle dansa kalktılar .sıkıntıyla iç geçirip kafamı masaya yatırıp bu işkencenin bitmesini bekledim .Bir süre sonra Demir tarafından kaldırılınca kaşlarımı soru sorar gibi kaldırdım kulağıma yaklaşarak

-''Yeni arkadaşımız yalnız kalmasın benimle dans etsin ''diyince utanarak gözlerimi kaçırdım.Israr edince istemeyerekte olsa piste doğru yöneldim.Belimden tutunca yutkunarak geri çekildim soran ifadeyle bakınca ''biraz midem bulanıyor ''diyip barın çıkışına doğru yöneldim .Yoldan gördüğüm bir taksiye işaret yaparak durdurdum .Gurur'un yokluğunu ilk defa dans ederken hissetmiştim.Belimden tuttuğunda nefes almayı Unutmayı özlemiştim .Deniz'in evinin önüne geldiğimizde parayı verip üstünü beklemeden taksiden indim .Neden beni aramıyordu ?neden merak etmiyordu ? Kapıyı kapatıp arkasına oturdum.Birisini öldürmüştüm evimi terketmiştim Gurur bensiz olmanın en iyisi olduğunu düşünüyordu.Duvardan destek alarak ayağa kalktım aynadaki yansımamı görünce sesli bir şekilde yutkundum çünkü Gurur kapının pervazına dayanmış arkamda duruyordu gözlerinde sinirli bir ifade vardı ama daha çok endişeli gibiydi.Arkamı dönecek cesaretim olmadığı için hala aynadan öylece bana bakıyordu sessizliği bozarak
-"en fazla 30 dakika " dedi dediğini Anlamadığım için kaşlarını kaldırdım bir adım yaklaşarak
-"gittiğini anlamam ve uçak bileti almam 30 dakika sürdü "dedi anlayamıyordum nereye gideceğimi ona söylememiştim sessiz bir şekilde
-"Nerden öğrendin burda olduğumu ? " diye sordum .Kafasını arkaya atarak hafif bir şekilde Güldü bir adım daha yaklaşarak
-"Beni hafife alma Sarışın "dedi aynı anda Köprücük kemiğimin üstüne küçük bir öpücük kondurdu sonunda arkamı dönecek cesaretim olduğunda gözyaşlarımın arasından
-"özür dilerim "diye fısıldadım dudakları hala dudaklarımın üstündeyken hafifçe güldü
-"o kadar kolay değil valizini topla Hesabını sonra soracağım "dedi daha sonra gergin bir sesle "başka birinemi sarıldın sen ?" Diye sordu Harika şimdi ne diyeceğim Gözlerimi kaçırıp
-"hayır sadece barda Üstüme sinmiş Olmalı "dedim
Yavaş bir şekilde çenemden tutup Gözlerine bakmamı sağladı sakin bir sesle
-"öyle ya da böyle üstünde benim kokumdan başka bir koku olmayacak anladın mı "dedi sonra aniden bedenimin havalandığını hissettim kokusunu içime Çekerek Kafamı boyun girintisine koydum .işte bu duygu benim en kötü bağımlılığımdı belkide Gurur için yapamayacağım tek şey bile yoktu .Abisini öldürmem gerekmişti ve öldürmüştüm .Artık şımarık küçük bir kız çocuğundan ibaret değildim Nazlı taşkın'ın mezarına her gün gidip çiçek bırakan o kız ölmüştü.

Üvey kardeşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin