18.Bölüm

960 34 3
                                    

Tozlu pis depoda uyanmayı beklerken beyaz,Temizlik kokan bir yatakta uyanmam hayra alamet değildi.Oda havasızdı ama temizdi ayaklarımı yavaşça yere sallandırarak yataktan kalktım.Kolum hafif morarmıştı.Beni kaç kez bayılttıklarını tahmin edemiyordum.Perdeyi sağ tarafa çektim ve elimi güneşten korunmak için gözümün üstüne tuttum.Odada çok fazla eşya yoktu ve olan eşyaların tümünün beyaz olması gözümden kaçmamıştı.Pencereyi açmaya çalışırken kapı aniden açıldı.Saldırmak için elime yatağın kenarında duran vazoyu aldım.Gelen Mirza'ydı elimdeki vazoyu görünce başını iki yana sallayıp

-''Tavsiye etmem sarışın ''dedi bir adım yaklaşınca

-''Sakın yaklaşma hiç acımam ''dedim bu söylediğim bana ne kadar çaresizce hissettirsede bozuntuya vermedim.Mirza ciddileşip

-''Oturup konuşacağız sadece ''dedi cevap vermeyince elinde herhangi bir iğne veya başka alet olmadığını göstermek için ellerini iki yana açtı.vazoyu yakınımdaki masanın üzerine bırakıp aramızda belli mesafe koyduktan sonra ''başla bakalım ''dedim.Kaşlarını havaya kaldırıp hafifçe gülümsedi boğazını temizleyerek

-''Gurur'la çok anımız oldu Eylül '' dedi bunu zaten bildiğimi belirtircesine devam et anlamında elimi salladım.Bilmeme şaşırmış gibi baksa da devam etti

-''Bunların çoğu Ece ve Altan ile ilgili ''deyince konu ilgimi çekmeye başlamıştı.

''Gurur benim çok yakın arkadaşımdı ama Ece'yle Altan'ın arasında olan tatsız olayı biliyorsundur zaten '' deyip 32 diş gülümsedi.Bu hareketine göz devirmek istesem de tepkisiz kalmayı tercih ettim

-''Ece'nin aklını çelen Altan'a yönelten ben oldum ve Gurur Ece'yi yaraladığında Gurur'a öldü dedik ama Ece ölmedi bunu da biliyorsun zaten ''dediğinde her cümlesinde Mirza'ya olan nefretim katlanıyordu.Gurur Ece'yi öldürdüğünü düşünüp kendine katil demişti.Mirza devam edince yüzüne bakmadan dinledim.Bir yandan da vazoyu daha da yakınıma çekiyordum

-''Altan Gurur'dan nefret ediyordu ve Ece'nin öldüğünü düşünmesi canını acıtacağını söyledi öyle de oldu .Ama bir süre sonra onu iyileştiren birinin olduğunu fark ettik .Sen ''deyince vücudumdaki tüm kan çekilmiş gibi hissettim.Demek ki Altan her şeyi planlayarak buraya gelmişti.Beni öldürmeyi aklına koymuştu.Korkumu fark eden Mirza yanağıma uzanınca tiksinerek geriye çekildim

-''Ama Altan'dan bir süredir haber alamıyorum o yüzden işimi kendim halledebilirim.Bakalım Gurur'un ufaklığı artık benim olunca canı yanacak mı ? '' deyip yaklaşmaya başlayınca yakınıma çektiğim vazoyu hiç düşünmeden kafasına geçirdim.Ve hızla kapıya yöneldim.Arkamdan Mirza'nın öfkeli sesini duyuyordum.Ama ağır bir darbe almış olacak ki yerden kalkamıyordu

Dışarıya çıktığımda bir bedenle çarpışınca soğuk zemine düştüm ama başımı kaldırdığımda gördüğüm görüntü hiç beklenmedikti.Gurur'un bir kaşı patlamış beyaz gömleğinin çoğu yerinde kan vardı.Beni görünce şaşırsa da zaman kaybetmeden kucağına aldı.Kucağında benimle birlikte bahçe kapısına doğru ilerliyordu ama yarası olduğu belliydi.Arada kesik kesik öksürüyordu.Kapıdaki korumalar yerde yatıyorlardı.Buda Gurur'un yaralarının sebebini açıklıyordu.Evden yeteri kadar uzaklaştığımızda hala Gurur'un kucağındaydım indirmesini söylemiştim ama beni duymuyor gibi sürekli ''Onu öldüreceğim '' deyip duruyordu.Sonunda vücudunu sarstığımda aniden durdu yavaşça beni kucağından indirdi.

Bir ağaca yumruk atıp ağacın dibine oturdu.Anlaşılan benim öğrendiklerimi oda öğrenmişti.Yanına oturduğumda göz ucuyla benden tarafa baktı ama bir şey söylememişti.Bir gece önce Mirza'yla öpüşmüştüm ve oda tokat atmıştı.Konuşacak pek bir şey olmasa gerekti.Sessizliği bozan o oldu

Üvey kardeşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin