Multimediaya bakmanızda yarar var. Okurken gözünüzde canlanması amaçlı. Şahsen ben bu fanarttan sonra yazdım özel bölümü. Kim yaptıysa ellerine sağlık ;) Sarang sarang ~
●●
"Bak haksızlık yapıyorsunuz Baek! Jongdae ona kartlarımı söylemekten vazgeç!"
Kyungsoo sinirle homurdandığında ikili kıkırdadı. Chanyeol ise karşısında oturmuş öylece susuyordu.
"Sende bir şeyler söyle. Bizim için uğraşıyorum." Bunu demesiyle Chan, hâlâ gülen çocuklara tekme attı. Suratındaki ciddiyeti korurken o kadar komik duruyordu ki Kyungsoo bir kahkaha atarak uzanıp karşısındaki çocuğun saçlarını karıştırdı. Tam geri oturmuştuki bacak arasına yerleşen esmerle elleri havada kaldı. Jongin, diğerlerini umursamadan ona sarılarak omuz silkti.
"J-Jongin? Ne yapıyorsun?"
Hayretle sorduğunda esmer olanın omuzunun üstünden, onlara bakan üçleye mahçupça gülümsedi. Baek başını sallayıp gülerken elindeki kartları yere bıraktı. "Benimle bu kadar ilgilenmiyorsun Kyungie~" Kollarını sıkılaştırarak boynuna daha fazla gömülen çocuğun boğuk sesiyle yutkundu. Ardından Jongin kafasını kaldırıp arkasındakilere kısa bir bakış attı.
"Yah! Onu meşgul etmesenize, o benim!"
Kyungsoo iri gözleriyle çocuğa bakarken karnına elinin tersiyle vurdu. Bu tekrar ona dönmesini sağlamıştı. "Ayıp ediyorsun Kai! Kes şunu!" Sinirle tısladığında Jongin omuz silkerek onun elindeki kartları alarak yere attı. Ardından kalkarak onuda kendiyle çekiştirdi. Soo, diğeri tarafından sürüklenirken kıkırdayan arkadaşlarına özür diledi.
"Geçen xbox oynayacaktık. Yine aynı şeyi yaptı. 'Benim olanla oynama.' " Jongdae, küçüğün taklini yaparken dayanamayıp kahkaha attı. Chanyeol ve Baekte gülerek ona karşılık verdi. "Birlikte olduklarından beri daha da sahiplenici oldu." Chanyeol kartları toplarken mırıldandı.
"Jongin bir daha aynı şeyi yaparsan seni mahvederim! Duydun mu?" Kyungsoo yatakta bağdaş kurmuş çocuğa dikmişti gözlerini. Sesinin sert çıkmasını umursamıyordu. "Kıskanıyorum. Ne yapayım?" Jongin omuz silkerek homurdandı. "Bu kıskançlık değil." Kyungsoo nefesini verip kapıya ilerledi.
"Yah! Hyung! Yine oyun oynamaya gidersen asıl ben seni mahvederim. İstemiyorum. Oynama kimseyle."
Soo sırtını kapıya yaslayıp kısık gözleriyle çocuğu süzdü. "Sen mi mahvedeceksin beni?" Sakin sesiyle sorduğunda yataktaki başıyla onayladı. "Jongin seni odaya kilitlerim, sonra da sabahtan akşama kadar Suho'nun üstünde uyurum."
Jongin hızlıca yataktan atlayıp diğerinin karşısına dikildi. "Hayali bile sinirlerimi bozuyor Kyungsoo. Yapma." Sert sesiyle beraber bedenini çocuğa yasladığında ellerini birbirine geçirdi.
O minik ellerin, kendi ellerinde kaybolmasını seviyordu. Ve onun parmaklarının kendi parmaklarının arasında olmasına da..
"Değil üstünde uyuman, yanında oturmaları bile canımı sıkıyor."
Dudaklarını pembe dudaklara sürttüğünde bir nefes bıraktı. Ardından alt dudağı dişlerinin arasında yavaşça ezdi. Kyungsoo hissettiği sızıyla boğuk bir ses çıkardı. Dudağının onunkilerin arasına kaydığını hissettiğinde o da diğerinin üst dudağını kavradı. Her kıskançlık krizi böyle sonuçlanıyordu.
Ensesindeki ellerle esmer olana daha da çekildi. Bu sırada çalan telefonla sızlanan bir inilti kopardı Jongin. Ayrıldıklarında gözlerini devirdi. "Tam zamanında gerçekten." Jongin homurdandığında, Soo üstündeki bedeni kalçalarıyla itip odadan çıktı. Suratındaki gülümsemeyi silemiyordu.
Yalan söyleyemezdi, onun kendini bu kadar sahiplenmesine bayılıyordu.
DİKKAT!
Okumazsanız küserim. Gshsgaja kısa keseceğim canlar. Özel bölüm kaç tane yazacağım bilmiyorum ama fazla olacakmış gibi hissediyorum. Yani fazladan kastım 3-4 falan. Kısa olacaklar çünkü sonuçta hikayeye devam etmiyorum. Sadece Kaisoo çiftinin ilişkilerini nasıl yaşadıklarını birazda olsun göstermek amaçlı bunlar. Umarım keyif alırsınız ne diyeyim ^^
Mamanız sizi seviyor~
