Kaybolan SADAKAT (SUİKAST )

Bölüm 16-Düzeldi ha?

Uzun bir ara oldu evet ancak bomba gibi bölümler ile geri döneceğim demiştim (Önceki bölümler deki yazım hataları ve düzenlemeleri de olacak) zaten planı yapılmış düzenlenmesi ve yayımlanması beklenen bölümler var. Uyarmam gerekir ki adı üstünde kaybolan sadakat yani olmayan bir sadakatin hikayesi bu (YETİŞKİN HİKAYESİ) sadakatsizliğin son raddesini ve suikast sonucu ortadan kaldırılan iki ailenin hikayesi.

*

5 ay sonra

Andarkan Iraz ATE'den

*

Kollarımdaki küçük bedenini daha çok kendime çekip saçlarına burnumu daldırıp kokusunu içime çektim. Almaya doyamadığım kokusu beni mest ederken kollarımın arasındaki kadının ufak kıkırtısını duyunca uyandığını anlayıp sırt üstü yatıp üstüme doğru uzanması için nazikçe kendime çekip rahat bir pozisyonu buldum. Gözlerim kapalı bir şekilde uzanırken anın güzelliğini zihnimin en derin yerlerine kazırcasına düşüncelerine dalmıştım.

Kıpırdanması ile düşüncelerimden sıyrılırken onu daha çok kendime bastırıp "rahat dur kordelya" dedim uykulu bir sesle.

Elleri ile yüzümü okşamaya başlayınca her zaman ki sabah rutinlerimizi yaşamaya başlamıştık. Gözlerimi açıp ona baktığımda kocaman açtığı ağlamaktan kızarmış olan gözleri ile cenneti sunarken bana uzanıp çeneme ufak bir öpücük kondurdu fazlasıyla yorgun olmama rağmen onun varlığı bile içimde ki hayvani dürtüleri uyandırmaya yetiyordu.

Ani bir hareket ile onu altıma alarak yerlerimizi değiştirdim. Şimdi o altımda ben ise onun üstünde muazzam yüzü ile karşı karşıyaydım. Uzattığı bacaklarının arasına girmek için sağ dizimi kırıp iki bacalarının da aralayıp arasına yerleştim. Bedenimi ona değdiriyorum ona karşı yaptığım her harekette temkinli ve dikkatli olarak davranışlarını süzüyordum ona istemediği hiç bir şeyi yaşatmayacaktım hiç bir zaman. Yaşamasına da izin vermeyecektim.

Kızarmış gözlerinin içine bakarken ufak bir tebessüm bahşetti bana. Benim ifadem istemeden donarken gece ben uykuya dalarken tekrar ağlamaya başlamasına krizler geçirmesine dayanamıyordum artık tamamen bitmesini istiyordum. Bu gece nasıl olur da ağlamasına uyanamadım diye düşündüm.

Bu günümüzün güzel başlamasını umarak dudaklarına doğru kapandım yavaşça. Dilimle dudaklarını aralarken yavaş ve nazikçe öpmeye başladım onu ardından karşılık verip elleri ile ensemden çekip beni daha da kendisine doğru çekti öpücüklerimi derinleşirken sertleşen erkekliğim ile de baş etmeye çalışıyordum bir yandan da. Bunu ona hissettirmemek için kendimi geri çekip bir nefes alıp " okul günün bugün" dedim ve aynen beklediğim tepkiyi vererek "gitmek istemiyorum " dedi gözlerindeki güneş yerini kara bulutlara bırakırken.

"öyle bir şey yok hanımefendi zaten beş ay oldu gitmeyeli artık tatil bitti" derken üstünden kalkıp yan tarafa attım kendimi yatağın başlığına dayanarak oturur pozisyona geçip kollarımı ensemde birleştirip onu izlemeye koyuldum.

Oflayarak kalkıp banyoya doğru yol aldı üstünde sadece benim siyah tişörtüm vardı kalçalarının hemen altında biten tişörtün onu ne kadar çekici gösterdiğinden bi haberdi. Her defasında onun dayanılmaz çekiciliği benim hızla sertleşmeme neden oluyordu.

Düşünmemeye çalışarak yataktan hızla kalıp dolaba yöneldim altımdaki kısa şortu çıkarıp koyu takım elbisemin pantolonunu giydim , gömleğimi kollarımdan geçirdiğim sırada kordelya banyodan çıkıp karşıma geçti ve gömleğimin düğmelerini kapatmaya başladı. Ellerimi ince beline koyup kafasının üstüne bir kaç tane öpücük kondurdum. Düğmelerimin hepsini ilikledikten sonra dolaba yönelip kendi için aldığı iki parçayı giymek üzere tekrar banyoya geri döndü. Hala bu alışkanlığını sürdürüyordu ve ben üstüne gitmemek için hiç bir şey söylemiyordum neticede kaç yıl bir erkekle aynı evi paylaşmıştı o kadar kolay alışkanlıklarından vazgeçemiyordu.