(Yazar : Birinci bölümü uzun yazmaya çalıştım ama aklıma pek bişey gelmediği için kısa kestim . Biyane :( . Bu bölümünde o yüzden o kadar uzun olacağını söyleyemem . Bu iki bölüm aile hayatını anlatıyor . Üçüncü bölümde Jiyeon'un arkadaşlarını da tanırsınız . Neyse fazla yazdım hikayeyeeee DEVAMMM)
Myungsoo'nun Ağızından
Uzun süre uyumuşum . Saat 23:36'da kalktım .Woohyun son ses şarkı açmış dansediyordu. Başımın yanında ki yastığı ona fırlattım. Tabi adam dans edip yerinde durmadığı için yastık yanından sıyırdı .Yastığı görmüş olacak ki bana baktı.
"Myungsoo uyandın mı? "
"Yok Woohyun hala uyuyorum ben."
"Ha.ha.ha çok komik "
"Senin o dans neydi bikere?"
"Harikaydı değil mi?"
"Güzel dans ediyorsun ama gangnam style dansı için aynısını diyemem"
"Bence ben hertürlü harika dans ediyorum" dedi ve çekmeceden güneş gözlüğünü çıkardı. Gözlüğü takıp cool gözükmeye çalıştı. Bende birtane daha yastık fırlattım ona ve BİNGO tam kafasına geldi .Bana kötü kötü bakmaya başladı ve bende kaçmaya başladım.
"Kim Myungsoo hemen buraya gel"
Sungyeol ve Sungjong'un odasına daldım ve Sunyeol'un arkasına saklandım.
Sungyeol ve Sungjong artık normal karşılıyorlardı bizim bu durumumuzu.
Sungyeol
"Yine ne oldu ? Küçük çocuklar gibisiniz gerçekten""Ama Sungyeol ben burda masumum. Bu insan şahsı geldi kafama yastık attı hemde HEMDE BEN COOL GÖZLÜKLERİMLE COOL'LUĞUMU GÖSTERIRKEN!"
"Çok komik duruyordun ama hahaaah..."
Evet size bir soru sizce benim gülmemi kim bozdu?
Tabiki Woohyun'un attığı yastık. Ne kadar çok yastık var bu evde.
"Woohyun hyung sen en iyisisin , harikasın hatta çok coolsun."
"Tabi öyleyim zeki ççk " birbirimize sarıldık.
Sungjong
"Hey hey hey film izleyelim mi? Yeni bir film çıkmış harika diyorlar .Labirentten çıkış yolunu bulmaya çalışıyorlar fragmanı güzeldi. Hıı izleyelim mi?"
"Tamam olur Sungjong. Hadi gelin SALONA GIDIYORUZ"
"Woohyun sesin güzel diye bağırmak zorunda değilsin"
"Yine bir yastık ister misin Myungsoo?"
"Yok kalsın sen çok sert atıyon kafam acıdı "
Sungyeol
"Sungjong patlamış mısır yapsana ?"
"Neden ben yapıyorum? Şu iki sal.. yani şu ikisi yapsın"
"Sungjong'cuğum ne dicektin sen bakiim "
"Ahaha şey hiç bişey Myungsoo"
"Öyle olsa iyi olur Sungjong'cuğum"
Sungjong'un tabiki ne diceğini anlamıştım ama çocuk daha küçük psikolojisini bozmamak lazım. Ahh ne düşünceli biriyim. Haa bu arada Woohyun , Sungyeol ve ben aynı yaştayız. Sungjong bizden bir yaş küçük. Ama Woohyun ile benden büyük gibi davranıyor. Ne olgun bir çocuk. Neyse patlamış mısırlar hazır olmuş.
"HADİ FİLMİ BAŞLATIN ARTIK"
Sungyeol
"Woohyun artık bir bağırmasan ? Kulaklarım ağrımaya başladı"
"Tabi bu kadar mükemmel bir ses duymaya alışkın değil o kulakların"
Hepimiz Woohyun'a poker face yüzü ile baktık.
Vee~ Sungjong filmi başlattı...
2 saat sonra
"Ne kadar güzel bir diziymiş değil mi Hyung'lar"
"Gerçekten çok güzelmiş" dedim .Woohyun ve Sungyeol de kafa salladılar.
Woohyun
*esner* "Ben uyumaya gidiyorum hadi görüşürüz iyi geceler""İYİ UYKULAR WOOHYUN" diye bağırdı Sungyeol.
"BENIM KADAR GÜZEL BAĞIRAMIYORSUN SUNGYEOL" Sungyeol göz devirdi.
Sungjong'a baktığımda uyuduğunu gördüm. Lise sona başlicakti ve bizim ile aynı üniversiteye gitmeyi çok istiyordu bu yüzden çok çalışıyordu. Çünkü başka üniversiteye gitse ayrılcaktık ve bunu kimse istemiyordu.
Bende esnedim. Uykum gelmişti. Oysa 2 saat önce uyandım. Neyse gidip uyuyayim. Umarım sabah erken kalkarım çünkü çanta almam lazım. Lisede ki çantamı bu evdeki ismini söylemek istemediğim birileri yırttığı için -,-.
Flashback
Matematik dersinden çıktık. Ah gerçekten çok sıkıcıydı. Hocayı da dersi de sevmiyorum. Ama matematiğim iyidir .Zaten çok çalışmam lazım. Yoksa başka ilçedeki üniversiteye gidebilirim. Çünkü evimizin olduğu ilçede sadece birtane üniversite var. Onunda puanı yüksek. Hadi çalış Myungsoo çalış.
...
Eve gittim. Evde kimse yoktu . Ve karanlıktı.Garip..Birden arkadan beyaz bir ışık görüldü. Ölüyor muyum acaba? AHA BU NE! Korkunç kıyafetli biri bana doğru yürüyordu ! Elinde de bıçak vardı! Aramızda 10cm kadar kaldığında bıçağı kaldırdı ve vurcakken çantamı siper ettim önüme. Ama kolumu uzatarak. Artık o kişinin yüzüne bile değmiştir çantam. Kişi bıçakla çantamı kesti!
Çığlık attım ve gülme sesleri duymaya başladım. Nasıl?bunlar bana şaka mı yapmıştı?!?! Madem şaka tamam anlarım böyle salakça şakaları sizin salak beyniniz üretiyor da neden benim çantamı kestiniz?! Bu düşüncelerimi aynen onlara bağırarak aktardım.
Durun size durumu tarif edeyim. O adam Woohyun'du ve arkadan ışık veren Sungjong'du. Sungyeol da... onu bilmiyorum ne yaptığını, o arkadan biryerden gülerek çıktı işte.
Flashback Son
Onlara 3 gün tripliydim .Sonunda bir şekilde kendilerini affettirmişlerdi işte hatırlamıyorum o kadarını. Benim uyumam lazım . Odama ayaklarımı sürte sürte gittim. Sungyeol arkamdan
"Sürtme ayaklarını ses çıkarıyorsun " dedi.
"Tamam iyi geceler" dedim ve odamın yada Woohyun ile benim odamın kapısını açtım. İçeri girdiğimde Woohyun çoktan sızmıştı. Bende yatağa yayıldım ve kendimi uykunun güzel kollarına bıraktım
Z....Z....Z....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Değil
Short StoryAnnesi 3 yaşında iken , babası daha doğmadan ölen ve ablası Nara ile teyzesinin evinde kalan bir kız .. Tüm aile üyeleri olsa bile hayata tek başına tutunmak istenen bir erkek .. Bu ikisi birbirlerine rastlayarak hayatlarının aşkını bulcaklar mı ?