-7-

314 28 2
                                    

Gördüğüm rüyadan kan ter içinde kalktım. Tanrı aşkına bu da neydi böyle? Yorganla savaşırken Rick'in telsizden gelen sesiyle yorgana dolanmış bir şekilde yataktan yere uçuş yaptım. Rick'e lanetler yağdırırken kapıda sırıtarak beni izleyen Daryl'i fark ettim.

"Bu zamana kadar nasıl ayakta kaldığını merak ediyorum doğrusu ikiz." Daryl'e gözlerimi devirerek üzerim dolanmış olan yorgandan kurtulmaya çalıştım. Ama ne mümkün?

"Daryl izlemek yerine yardım etmeye ne dersin?" Başını yana eğip kaşlarını kaldırdı ve sonra kahkaha atmaya başladı. Kahkahalarının arasından "Üzgünüm. Sadece ahhahah şu ana kadar nasıl hayatta kaldığını haha gerçekten merak ediyorum. Bir yorganla bile başa çıkamıyorsun." O hala kahkaha atarken kafamı hızlı yere vurdum.

"Daryl evet gerçekten de komik ama lütfen. Kurtar beni şu can alıcı yorgandan." Kahkahaları daha çok artarken Rick kapıda belirdi. "Tanrı aşkına herkes ayağa kalktı. Neler o-" Beni yerde görünce ilk önce gözleri büyüdü sonra dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ah hadi ama se-" Sözüm Rick'in gürültülü kahkahasıyla kesildi. Neredeyse 1 dakika sonra Rick bir anda ciddileşip Daryl'in kolunu tuttu. Daryl biraz zor olsa da kahkahalarını kesebildi ve ciddileşti.

"Sana şu anda kızgın olmamız gerekiyordu.." Ve yine gülüşmeler. "Ama-" Rick tekrar kahkalara boğulduğunda içeri Gleen girdi.

"Ne olu-" Gleen beni gördüğünde durdu ve ağzını kapattı.

"Gleen lütfen önce beni kurtarıp sonra gülemez misin?" Gleen yanıma yaklaştı ve diz çöktü.

"Sadece sana Carl ve Bella'yı Carl'ın hücresinde uyurken gördüğümü söyleyecektim." Gözlerim büyürken kan beynime hücum etti ve bir çırpıda yorganı üzerimden atıp hızla ayağa kalktım ve Daryl ve Rick'i ittirerek Carl'ın hücresine koşmaya başladım. Arkamdan ayak sesi geliyordu. Sanırım arkamdan koşuyorlardı.. Carl'ın hücresine daldığımda odada başka kimsenin olmamasıyla acı gerçekle yüzleştim. Kandırılmıştım. O sırada üzerinde sadece pantolon olan Carl ile göz göze geldim.

"Madison?"

"Carl?"

"Carl?"

"Baba?"

"Madison?"

"Daryl?"

"Daryl?"

"Carl?"

"Gleen!" Sesim hücrede yankılanırken Gleen'e döndüm.

"Madison. Bence anlaşabiliriz."

"Evet Gleen. Anlaşacağız. Ama dışarıda. Sen gelsene." Şakayla karışık söylediğim şeyle güldü aramızda tek gülmeyen Carl'dı.

"Tanrı aşkına. Neler oluyor?" Hepimiz Carl'a döndüğümüzde kaşlarını çattı.

"Sadece.." Rick'e döndüğümde güldü. Diğerleri de yardım edemeyecek gibi görünüyorlardı.

"Sığınağı aylaklar bastı!" diye bağırdığımda hepsi anında sustu ve büyümüş gözleriyle bana döndüler. Ben ağzımı kapatmışken Carl hızla silahını alıp hücreden çıktı. ÜSTSÜZ. Bir çırpıda yere attığı tişörtünü alıp arkasından koşmaya başladım. "Carl dur!" Diğerleri de arkamdan koşarken dışarı çıkmıştık bile. Bahçeye çıktığımda nefes nefese kalmış Carl'ı görmemle içimi bir korku sardı. Sanırım az sonra iyi şeyler yaşanmayacak.

"Dalga mı geçiyorsunuz Tanrı aşkına!?" Ona biraz daha yaklaşıp çekingen bir tavırla tişörtünü uzattım. Sertçe tişörtü elimden çekip içeriye yürümeye başladı.

Carl'ın Ağzından.
Bu konuda hala nasıl rahat davranıyorlar anlamıyorum! Sanırım Madison'a biraz kötü davrandım. Onu ne kadar çok özledim. Sanırım artık barışma vakti.

Madison'un Ağzından.
Rick'in ava çıkacağız diye haber vermesiyle hazırlanmaya başladım. Hazırlığım bitince bir arabaya Glenn, Carl, ben, Bella (ne işe yarayacaksa) ve Michonne bindik. Diğer arabaya ise Rick, Sasha, Tyreese ve Maggie bindi. Daryl zaten motorundaydı. Yolculuk bitince ormanda yürümeye başladık. Carl ne zaman yanıma yaklaşıp bişey diyecek olsa Bella dibimizde bitiyordu. Biraz daha yürüdükten sonra ayrılmaya karar verdik. Kendi aramızda gruplar halinde yürümeye başladık. Grup kendi halinde konuşurken çalılıklarda bir hareketlik görmemle oraya yöneldim. Bella da arkamdan geliyordu. Arama dönüp sinirle fısıldadım.

"Git başımdan! " bana inat çalılara daha da yaklaşarak hareketliliğin nedenini çözmeye çalıştı. Aptal. Bir saniyeliğine arkamı dönmemle Bella ve Carl'ın acı dolu çığrınışlarını duymam bir oldu. Telaşla hangisine koşacağımı bilemeden Daryl bana seslendi.

"Bellaya yardım et! Carl bende!" Arkamı dönüp Bella'nın bacağından yakalayan aylağın kafasına tekme atıp dikkatini dağıttım. Daha da hırlayıp tam Bellanın ayağını ısırıyordu ki silahımla ateş edip Bella'yı kurtardım. Bella'yı kurtaracağım aklımın ucundan bile geçmezdi! Bella'yı bırakıp Carl'ın yanına koşmaya başladım.

"Ne oldu?" Diye telaşla sormamla nefes nefese kalmış Daryl ve Carl bana döndü.

"Carl'ı aylak yakalamış. Kurtardım." Diyip gülmeye çalıştı Daryl. Hiddetle nefes verip Bellanın yanına gittim.

"İyi misin?" Bana neler oluyordu?

"İ-iyiyim Teşekkürler." Sorun yok anlamında kafamı sallayıp yürümeye başladım. Bella Carl ve Daryl'ın yanına gitmişti. Az ilerde bir uçurum görmemle adımlarımı hızlandırarak uçurumun ucuna oturdum. Aşağıya doğru bakarken birden sesler duymamla telaşla kalkayım derken tam düşüyordum ki nerden çıktığını bilemediğim Carl beni belimden yakaladı. Kısa süreli bir bakışma sonrası kendime gelip geri çekildim.

"Carl. Teşekkür ederim." Bana bakıp hafifçe gülümsedi ve

"Daha dikkatli ol. Seni ikinci bir kaybetme korkusu daha yaşayamam." Dedi. Son cümleyi fısıltıyla söylese de duymuştum. Yüzümde tarifi olmayan bir sırıtış belirdi.

"Neyse hadi gidelim." Ona tamam anlamında kafa sallayıp adamlarına ayak uydurdum.

Sonunda hapishaneye 2 geyik bulma sevinciyle dönmüştük. Üzerimi değişmek üzere hücreme ilerlemeye başladım. Hava kararmıştı. İlerde yere oturmuş yüzünde acı dolu bir ifade olan Bella'yı gördüğümde gizlice izlemeye başladım. Dar pantolonunun paçasını sıyırıp ısırılmış bacağını bakmaya başladı. Bir dakika! Isırılmış mı! ? Hızlı adımlarla ona doğru yürüyüp kolundan sertçe tutarak kaldırdım.

"Ne zaman oldu bu!?" Korkmuş gözlerle bana bakıp sessizce konuştu.

"Bugün avda." Rick'e söylemeye gidecekken kolumdan tutup

"Lütfen söyleme ölmek istemiyorum." Gerizekalı. Her türlü ölecek.

"Olmaz." Kolundan tutup sürükleyerek Rick ve diğerlerinin yanına götürdüm.

"Bella ısırılmış." Hepsi irileşmiş gözlerle bize bakarken Daryl aniden silahını çıkartıp Bellaya doğrulttu. Bellanın önüne geçerek.

"Böyle olmaz Daryl."

"Ne zaman?" Rick in sorusu üzerine dikkatleri ona çekilmişti.

"Bugün. Avda."

"Madison. Sen Bella'yı hücresine götür onunla yarın ilgilenelim. Hücresini kilitlemeyi unutma ama."

"Tamam." Diyip Bella'yı götürdüm. Ailesi harap olmuştu. Kendi hücreme girdim ve demirlikleri kapattım. Carlla aramız bozulalı -ayrılalı- kendi hücreme geçmiştim. Üzerimi değiştirmeye hazırlanıyorken birinin duvarın arkasından beni izlediğini gördüm. Birden telaşa kapılıp masadan silahımı almaya kalkıştım ancak döndüğümde gitmişti. O kimdi?

Beklettiğim için çok Üzgünüm. Bazı aksiliklerden dolayı bölümü wattpade geçiremedim.

Oy verme butonuna basmayı unutmayın nxjxjdh

The Walking Dead:Madison (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin