VEDA

39 8 0
                                    

Bardaktan boşanırcasına yağan yağmur Aslı'ya ağlıyordu adeta. Yalnız kalmışlığına, ailesinin ölümünün sebebinin babasına düzenlenen bir suikast oluşuna (Aslı'nın babası savcı) , kardeşinin kucağında can vermesine, kısacası Aslı'nın darmaduman olan hayatına ağlıyordu gökyüzü.
Aslı yanyana dizilmiş üç mezarın ayak ucunda bağdaş kurup oturmuştu yağan yağmurla çamura dönen toprağa. Gözlerinin önünden geçiyordu daha bir gün öncesi. Onları son görüşüymüş meğer. Böyle olacağını bilse çıkarmıydı hiç evden. Bırakır mıydı onların ellerini. Kulağında çınlıyordu sesleri. Kardeşiyle karınları ağrıyana kadar birbirlerini gıdıklayarak attıkları kahkahaları. "Abla kurtar beni" deyişini.
Annesiyle babasının didişmelerinin seslerini. En çokta babasının Gamze'yle kendine sımsıkı sarılarak " herşeyimsiniz" deyişi, annesinin " beni de attın dışarı bari ohh ne ala " sı . Şimdi onlardan geriye kalan kısılan sesi , ağlamaktan kurumuş göz pınarları, yarı yanmış yuvaları ve ailesinin bıraktığı güzel anıların dışında kocaman bir boşluk.
Aslı mezarlığın dışına doğru yürüyorken bi an geriye doğru dönüp ailesine baktı. " Söz size okulumu bitirip öğretmen olacağım. Beni sakın merak etmeyin iyiyim ben. Daha da güçlüyüm artık baba senin gibi. Daha kırılganım anne senin gibi. Daha masumum Gamze'm tıpkı senin gibi..."

Gökyüzümdün Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin