Sizi deliler...

32 3 1
                                    

Aslı sabaha mutfaktan gelen güzel kokular ve seslerle uyanmıştı. Ananesinin gelmesi iyi olmuştu. Birazda olsa birine tam olarak içini döküyordu. Ananesi bunun için ideal kişiydi. Kolay kolay sorgulamazdı. ALLAHA ananesini başından eksik etmesin diye dua etti yataktan kalkmadan önce. Banyoya girdi. İşlerini halledip mutfağa yöneldi. Kapıya dayandı. Ananesine baktı. Küçüklükten gelen alışkanlıklarından biriydi buda. Gamze'yle mutfağın kapısına  gelip ananelerine dedelerinin söylediği şeyin doğruluğunu sormaya başlarlardı. 'Dedem seni boşayıp başka biriyle evlenmeye karar vermiş anane. Dedem gerçekten seni bırakır mı?' ' Lütfen dedem seni bıraksa da sen onu bırakma biz başka anane istemiyoruz dimi Gamze?'. Hatırladığı anıyla güldü. O zaman gerçekten boşanacaklar sanıyorlardı Gamze'yle. Şimdide aynı şeyi yapacaktı.
"Dedem seni boşayıp başka biriyle evlenmeye karar vermiş anane. Dedem gerçekten seni bırakır mı?"
Ananesi güldü. Sonra arkasını dönmeden cevapladı torununu.
"  O beni bıraksa da ben onu bırakmam. "
" Bırakma anane biz sensiz naparız?"
" Bırakmam Bahar'ım."
Ananesine sarıldı. Pamuk yanaklarından öptü.
" Hadi oturalım masaya."
" Tamam güzellik."
Aslı masaya oturacağı sırada zil çaldı.
" İki sabahtır zil hiç susmuyor hayırdır acaba dedem hasretine dayanamayıp peşinden mi geldi ne dersin?"
" Yok kız ne gelmesi kapıyı açta öğrenelim kim olduğunu."
Aslı kapıyı açmak için mutfaktan çıkdı. Kapıyı açtı.
" Hadi hazırlan kahvaltıya gidiyoruz."
" Sana da günaydın Atakan."
" Günaydın Aslı. Hadi hazırlan acıktım."
" Gelemem Atakan kusura bakma. Misafirim var beni bekliyor."
" Kimmiş o misafir?"
" Yabancı değil gel hadi."
Atakan baya merak etti bu misafiri. Hemen Aslı'nın peşinden geçti mutfağa.
" Güzellik misafirimiz var."
Güzellik mi? Bu güzellik tahmin ettiği güzellik miydi Atakan'ın? Evet tahmin ettiği güzellikti.
" Ayşe anane? Sen ne zaman geldin?"
" Hoşgeldin oğlum. Dün geldim."
" Hoşbulduk."
Atakan ananeyi kucakladı. Özlemişti ananeyi. Kendi ananesi ölünce ona daha çok bağlanmıştı. Ananede Atakan'ı torunlarından ayırmazdı.
Aslı bir tabak ve bir bardak çıkarıp masaya koydu. Hep beraber masaya oturdular.
" Kız kocanı bırakıp bana mı kaçtın yoksa? Eğer kaçtıysan şimdiden söyleyeyim ben sana kocanı bırak benimle evlen dediğimde evlenecektin. Fırsatı kaybettin. Şimdi istesende almam seni."
Hep beraber güldüler. Aslı Atakan'a,
" Kusura bakma Atakan istesende ben güzelliğimi sana veremem."
" Benden iyisini mi bulucan Ayşe'ye?"
" Hadi diyelim verdim ne vaat ediyorsun ananeme? "
" Kalbimi vermişim daha ne istiyorsunuz hanımefendi?"
" Vay o zaman kızımıza bir sorayım. Ama bence bu iş olur. Ee ne dersin güzellik vereyim mi seni bu oğlana?"
" Sizi deliler... Bırakın benle uğraşmayı da yapın kahvaltınızı."
Anane karşısında gülen torunlarına baktı. Onlar hep Mutlu olsun diye dua etti. Aslında onun buraya bu kadar erken gelmesini Murat istemişti. Aslı'ya onun iyi geldiğini Murat'ta biliyordu. Murat onu aramıştı.' Ayşe teyze Atakan Aslı'nın içi çok üzülüyor.Uyku düzeni yokmuş. Atakan elinden geleni yapıyor yapmasına ama Aslı içindekileri dışarıya tam olarak kusmuyor. Acısını tam yaşayamadı. Güçlü durmaya çalışıyor ama sonu kötü.Sana ihtiyacı var. Aslı'ya iyi geldiğini biliyorum. Erken gelmeye çalışsan.' bunları duyunca hemen uçağa atlayıp torununun yanına geldi anane. Ona göz kulak olan Atakan ve ailesi vardı. Ama torununu da iyi tanıyordu. Aslı istemezse kimse onun duvarlarını yıkamazdı. 10 yaşındayken balığı öldüğü zaman bir hafta kimseyle konuşmamıştı. Bir hafta sonra ilk kelimesini Atakan'a söylemişti.Şimdi ailesini kaybetmiş olmasına rağmen etrafına gülücükler saçmasının sonu kötü olacaktı. Torunu ya gerçekten çok güçlüydü ya da dediği gibi içinde yanan yangınlar onu dik durmaya zorluyordu...

Gökyüzümdün Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin