Kedi Bakıcısı(M)✔

.†.2.†.

Suho zaferini kutlamak için kendinden memnun bir gülümseme saldı.

"Başka neresi olacaktı" Kris zavallı çiçekleri suluyordu ama Suho ıslanan şeyin evinden bir mobilya olmadığına sevinçliydi.

Cesaret için nefeslenip içeri girdi. "Merhaba Kris"

Hırlama.

Mutfak kısmına gidip buzdolabını açtı. Eğitime ne kadar erken başlarsa Kris o kadar çabuk kavrardı. Eve alışma aşamasını geçmiş sayıyordu.

Dilimlenmiş salam kutucuğunu alıp bir tane yedi.

"Buraya gel Kris." söylemese bile koca kedi lezzetli etin kokusunu almıştı.

"Tamam şimdi dur."

Durmadı.

"Dur Kris! Kris dur! Kris! Dur! KRİS!!!" çok yakına gelmişti, Suho korkmuyor numarasına yatıp uzaklaşmamıştı ama beyaz sivri dişler acımasızdı. Bir parça salam atıp kendi uzaklaştı.

"Kris bana bak! DUR dediğimde durmalısın!"

Güzel tat onu delirttiğinde artık tüm kutuyu istiyordu.

"Hayır o bakışı sevmedim!" kutuyu sıkıca kapadı. "Sen bana istediğimi verene kadar ben sana istediğini vermem!"

Kutuyu kenara bırakıp pembe kumaşı aldı "Hello Kitty'yi kıçına geçir artık!! Etrafta senin gibi çıplak birilerini gördün mü hiç!!"

Kris kutuyu eline alıp tırmaladı, salladı, kırmaya çalıştı. Plastik olduğu için pek etkili bir çaba olmadı.

"Onu bana ver" elini uzattı.

Kris kendince homurdanıp sırtını Suho'nun eline döndü.

Burada geçirdiği 3 güne güvenerek Kris'in omzuna hafifçe elini koydu. "Sana açman için yardım edeceğim Kris"

Kedi-çocuk kısa bir şok yaşayıp omzunu çekti. "Benimle inatlaşma!" Kris'in önüne oturup elinden kutuyu çekti.

Bundan dolayı Kris asabileşti ve güçlü bir hırlamayla elini Suho'ya vurmak için kaldırdı.

"HAYIR!!" Suho kısacık zamanda kutuyu açıp avucuna aldığı salam parçalarını Kris'in ağzına tıkmayı başarmıştı.

Kris yemeye dalmışken Suho bundan büyük fırsat olmayacağını düşündü. Hello Kitty biraz uzağındaydı.

Almak için elini çok yavaş uzattı, göğsünü de ileri attığından Kris'in kocaman gövdesine dayandı. Büyük olanın bu sakinliğinden yararlanmak istiyordu.

Birazcık ve birazcık daha derken Kris'i geri doğru itiyordu. Pembe kumaşı aldığında göz ucuyla Kris'e baktı. Ağzındaki lokmayı çiğnemeyi bırakmış, kulakları ona yapışık adama odaklı ve kaşları çatıktı.

"Bunu giymene yardım edeceğim" pembe şortu gösterdi.

Kris Suho'dan uzaklaşmak istediğinde Suho onu ayak bileğinden tuttu "Benden kaçamazsın!"

Bir paçasını geçirmişken diğer ayağını çekiştirdi, kedi-çocuk kalkmaya çalıştığında Suho engelledi. "Kris!! Al bunları ye!" salam kutusunu verdi.

"Kediler uysaldır bunu bilmelisin!" Kris Suho'yu kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu.

"Fırsatı bulmuşken bırakmam!" sırtını Kris'in yüzüne dönüp karnına oturdu. Kris'in ani huysuzluğuna şaşırmıştı. Etleri bile yemiyordu artık, Suho elini çabuk tutup şortu giydirdiğinde Kris onu yana fırlatmıştı.