Ağlamak

131 13 4
                                    

Gökyüzü bu dünyaya ait değildir
Gösterişli zamanın yelkovanı, ancak öperse uyandırır zamanı
Öfkenin o ateşten ipi dolanıyor boynuma
Susuyor ayrılıkların acı gök gürültüsü
Siyah ıslak bir bez parçası düşünce mayhoş bahçelere
Köşedeki çiçekçi dükkanında ağlıyor anılar
Sokak bekçisi gibi duruyor ilerde soğuk fırtınalar
Tazelenmiş pişmanlıkları çağırıyor, şu toprakları gözyaşıyla sulanmış dağlar
Bir kuş aşık olunca bulutlar karanlığı bağlar
Ağlamak, her kelimenin susacağı bir eylem
Gecenin beyazla çakıştığı bu yerde
Ağlamak, tüm güneşleri söndürecek bir merhem
Yıldızların rastgele dağıtıldığı bu gökyüzünde
Ağlamak, sadece mevsimlerin çürüteceği bir denklem
Sonsuz denizin dibinde lanet hastalıklar
Yarışıyorlar birbirlerini örtmek için dalgalar
Cümleleri katletmek istiyor kara noktalar
Güneş hüzünlü... ağlasın tüm ay'lar
Ağlamak, bir martının uzaktan gelen vapuru gördüğünde duyduğu herşey
Ağlamak, cahilliğin ilimle birleşmesi gibi birşey
Ve ağlamak, şiiri sevmek için ihtiyacın olan tek şey

ÖLÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin