Benden cinsel içerikli bir bölüm yazmamı istemişsiniz ama ben yazamam öyle şeyler :D O yüzden üzgünüm :/ Ve iyi okumalar :D
Alçısı çıkmış kolumu dilediğim gibi oynatırken aynı anda kıkırdıyordum. Zayn bıkmış bir halde yanımda durup işkencenin bitmesini bekliyordu.
He işkence demişken, Martin hala daha bodrumda ona verdiğim bozuk yemeklerle yaşıyordu.
Bir kaç kere Zayn tarafından dövülmüştü ve doğru anladıysam burnu kırıktı. Yani anlayacağınız 4 haftada değişen tek şey alçılarımın çıkışıydı."Hadi eve gidelim artık." dedim cıvıldayan bir sesle.
Zayn yarım ağız gülümseyerek kolunu omzuma attı ve beni klinikten çıkardı. Arabasına binmeme yardım ederek kendi tarafına geçti.
"Eve gitmek istediğine emin misin?" dediğinde kafamı onaylar anlamda salladım.
"Martin'e iyileştiğim zaman gerekli cezayı vereceğime söz verdim ve ben sözlerimi tutarım." dediğimde kıkırdadı. Sonra da arabayı eve doğru sürdü. Sonunda eve geldiğimizde hala alçıda gibi duran bacağıma dikkat ederek eve yürüdüm. Zayn kapıyı açınca anında aşağı kattan sesler gelmeye başladı.
"Ağzını bantlasak kendini yere atıyor orospu çocuğu." diye mırıldanarak aşağı inen Zayn'ı takip ederek bende merdivenlere yürüdüm. Aşağı indiğimde Zayn'ın yere düşmüş Martin'i kaldırdığını gördüm.
"Alçılarım çıktı bak." diyerek Martin'e yürüdüm. Bu sırada Zayn ağzındaki bantı hızla çekmişti.
"Artık hayatıma son verirsin o zaman." dediğinde histerik bir şekilde güldüm.
"Rüyanda görürsün tatlım. Sadece rüyanda." dedim ve en uzun tırnağımda yanağından boynuna kadar çizdim. İnce yaradan çıkan kana gülerek baktıktan sonra çenesinden tuttum ve yüzünü benimkine yakınlaştırdım.
"Bunun aynısını bıçakla yapacağım zamanı hevesle bekliyorum." dedim ve kafasını geriye doğru ittirerek merdivenlere yürüdüm. Zayn bu sırada ağzını tekrar bantladı sonra da kendini yere atamasın diye sandalyenin bacaklarını bodrumun içindeki sütunlara bağladı.
Salona geçip otururken derin bir nefes aldım. Zayn da yanıma oturunca hevesle ona döndüm.
"Teen Wolf'un yeni bölümünü izleyelim mi?" dediğimde gülerek kafasını salladı. Sonra kalkıp MTV yi açtı ve geçmiş program listesinden Teen Wolf'u bulup açtı. Hemen kollarının arasına girerek ekrana odaklandım.
Daniel Sharman çıktığı anlarda deli gibi çığlık atarken Zayn'ın anlamsız bakışları her zaman üstümdeydi tabi ki. Özellikle televizyon sahnesinde ve yatağın altında ki anlarda bayılma taklidi bile yaptığım olunca eh çocuk için normaldi.
Aslında o da Lydia'yı her gördüğünde yerinde kıpırdanmasa daha güzel olabilirdi. Moron.
Sonunda bölüm bitince derin bir nefes alarak doğruldum. Scott'ın bölümünde ağladığım için burnumu çeke çeke Zayn'a döndüm.
"Isaac'e burdan nasıl yavşadığın gerçeğini bir kenara bıraktım,Scott'ın bölümünde neden ağladığını açıklar mısın?" dedi gözlerini kocaman açarak.
"Çünkü çok duygusaldı oduncuk. Kalbi olan herkesin ordan etkilenmesi gerekirdi." dedim kalbine doğru vururken.
"Erkeklerin hiçbirinde kalp yok o zaman" dedi gülerken. Gözlerimi devirerek yanından kalktım ve yavaş yavaş mutfağa yürüdüm. Dolabı açıp anlamsız bakışlarımı attıktan sonra kutudaki çikolataları gözüme kestirdim. Elime aldığımda ise Zayn'la daha önce aramızda geçen çikolata fantezisi aklıma geldi. Tanrım!
Çikolatayı hemen yerine bırakırken arkamdan bir kıkırdama duydum. Hızla dönünce Zayn'ın kapıya dayanmış gülerek beni izlediğini gördüm.
"Ne istiyorsun?" dedim soğuk makarnayı alarak. Sonra da dolabı kapatarak bir tavaya makarnayı dökerek içine biraz da su koydum ve ısınması için ocağa bıraktım.
"Çikolataları bırakmanın nedeni ne?" dediğinde kızardığımı görmemesi için hemen arkamı dönerek elimdeki kaşıkla makarnayı karıştırmaya başladım.
"Canım yemek istemedi." dedim omuzlarımı silkerek. Tam cevap vermesini beklerken birden kulağımın dibinde nefesini hissettim. Korkuyla sıçrarken o kollarını belime dolamış ve kulak mememi dişlerinin arasına almıştı.
"Zayn napıyosun?" dedim kendime geldiğimde. Ama o anda ellerinden kurtulma gibi bir girişimde bulunmamıştım.
"Sevgilime sarılıyorum." dedi kayıtsız bir sesle. Ya keşke sadece sarılıyor olsan. dedim içimden. Ama galiba dışımdan söyledim çünkü kıkırdadı.
"Başka ne yapıyorum?" diye sordu ellerini sıkıştırırken.
"Zayn hadi başka işin yok mu ya senin?" diyerek ittirdim ve ısındığına inandığım makarnayı çıkarmış olduğum tabağa boşalttım. Sonra da dolaptan kolayı çıkarıp iki bardağa boşalttım. İki tane de çatal alarak masaya oturdum.
Zayn da hemen gelerek oturdu ve diğer çatalı alarak yemeye başladı. Sonunda yemeği bitirdik ve ben 2 gün öncesinin yemeğini ısıtmadan bir tepsiye koydum ve bodruma indim.
"Selam kapkekim." diyerek Martin'e yürüdüm ve ağzındaki bantı çıkardım.
"Bugünkü menümüz ne ?" dedi gülerek. Sinir olsam da çaktırmadan elimdeki tepsiyi gösterdim.
"2 gün öncesinin eti. Umarım hoşuna gider." dedim ve bıçakla keserek ağzına sokuşturdum. İğrenerek yedi ve biten tepsiyi alarak tekrar yukarıya çıktım.
"Yedi mi?" dedi Zayn. "Tabi ki." dediğimde sırıtarak televizyona döndü. Bulaşıkları temizledikten sonra bende onun yanına oturdum ve açtığı futbol maçını izlemeye başladım. Sıkılmaya başladığımda esneyerek kafamı dizine yasladım ve gözlerimi kapadım. Orda da uyuya kalmışım...
*****
"Jessica kalk!" diye beni sarsan Zayn'ın sesiyle gözlerimi açtım. Doğrulup anlamsız gözlerle ona baktım.
"Polisler. Birisi polisleri buraya yollamış. Eğer Martin'i bulurlarsa neler olabileceğini düşünebiliyor musun?" dediğinde gözlerimin kocaman açıldığını hissettim.
Sanırım bu sefer boku yemiştik...
Yan tarafa bu sefer Daniel Sharman'ı koyuyorum ki içiniz açılsın :D Ayrıca ben oruç tutmadığım için küfürleri ve bazı şey yerleri rahatça yazabiliyorum haberiniz ola :D