Gelen mesajlara dayanamadım size küççük bir spoiler verip gidiyim dedim. :3 He bi de spoilere uygun olarak multimediaya attığım Empire Of The Sun'ın Alive şarkısını dinleyin :D
"Hayranlardan daha ne kadar saklarız bilmiyorum. Cesedi hala bulamadılar." diyerek şişmiş gözlerle bana bakan Niall'a döndüm.
"O ölmedi." dedim sakin bir sesle.
"Jess ölmemiş olsa gelirdi. Üstünden tam 2 ay geçti. O zaman nerde bu çocuk?" dedi ısrarla. Tanrım. Lütfen.
"O ölmedi kahrolası! Gözlerimle gördüm. O suyun içinden çıkmadı. Ne cesedi ne de kendisi. Bu her zaman bir umut olduğu anlamına gelir!" diye bağırdığımda herkes sustu. Bana durmadan deli gibi bakmalarından sıkılmıştım. Kim sevgilisi öldükten sonra normal kalabilirdi ki?
"Jessica hadi gel dışarı çıkalım." diyen Liam'a baktım. Elini uzatmış öylece bekliyordu. Kafamı olumsuz anlamında sallayarak kalktım ve yukarıdaki odama çıktım. Artık çocukların ortak evlerinde,onun odasında kalıyordum.
O dönene kadar kokusundan uzak kalmak istemiyordum ve odanın her yeri hala o kokuyordu.
Odaya girip bilgisayarı açtım. Sonra da yatağa uzanarak Youtube'a girdim. Best Song Ever'ın videosunu açıp ağlamaya başlayınca dayanamayarak bilgisayarı bir kenara attım. Onu çok özlüyordum ve her gün,benim de umutlarım azalıyordu.
Ağlama krizinden çıktığım sırada telefonum Zayn'ın benim için kendi sesini kullanarak yaptığı melodi yükseldi. Yavaş hareketlerle uzanıp açtım.
"Efendim?" dediğimde karşı taraftan sadece bir nefes sesi geldi.
"Alo? Orda biri var mı?" dediğimde karşıdaki kişinin küçük bir ses çıkardığını duydum. Sonra ise telefon hemen kapandı.
Elimdeki telefona bakakalmıştım. Çünkü o ses benim Zayn'a aldığım minik ayıcığı sıktığında çıkan sesti.