Bu en yakın arkadaşım Mete'ydi.
Dokuzuncu sınıfa kadar hep beraber takılırdık. Sonra taşındılar ve okulunuda değiştirmek zorunda kaldı. İlk birkaç hafta sürekli görüşüyorduk ama sonra ne aradık birbirimizi ne de bir haber aldık.
Mete'nin sesini duyduğuma çok sevindim, çok özlemiştim onu.
"Hayırsız kankam neden arayıp sormuyosun beni?" dedi sesinde yapmacık bir alınganlıkla.
O an içimden 'aramam sormam bir daha yalvarsan bile Allah'a' demek gelse bile kendimi tuttum. Bu düşünceye kahkaha atmamak için dudaklarımı birbirine bastırdım.
"Damla orda mısın?" diyen Mete'nin sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.
"Asıl sen niye aramıyorsun? Tabii orada yeni arkadaşların var tabi unutmuşum!" dedim tripli bir şekilde. Trip atmak dünyanın en güzel eymlemiydi sanırım.
"Saçmalama Pelin'le sizin yerinizi tutar mı kimse?" dedi.
"Orası öyle tabi de..." dedim havalı bir şekilde gülerek.
Mete de gülmeme eşlik etti.
"Artık yeni yok zaten eskiye dönüş yapıyorum. Numaramı da değiştirdim kaydet."
"Ne nasıl yani geri mı dönüyorsun? " dedim heyecanla.
"Evet" dedi gülerek.
"Helal len Mete Reis, doğru yolu bulacağını biliyordum."
Mete bu sözlerim üzerine erkeksi bir kahkaha attı.
"Evet artık hep beraberiz." dedi samimi bir şekilde.
"Her zaman. Ama artık bu ponçik kızın uyuması gerekiyor çünkü yarın alışveriş günüüü."
"Tamam görüşürüz." dedi.
"Tamam kanka eğer gelmek istersen yarın sende gelebilirsin."
"Yok kanka ben evde rahat rahat otururum. Pelin'le mağaza görünce nasıl gözümüz dönüyor biliyorum."
"Hiç de bile biraz kaptırıyoruz kendimizi o kadar."
"Tabi canım ben abartıyorum."
"Evet, kesinlikle öyle, neyse iyi geceler. Çok öpüldün." dedim gülerek.
"Sende." dedi ve telefonları kapadık.
Kendimi yatağımın kollarına bıraktım. Bugün çok yorucu bir gündü ve uyuyarak olanları kafamdan silmeye çalışacaktım. Zaten o pislikler alacaklarını almışlardı artık bir daha çıkmazlardı karşıma. Yanı inşallah öyle olurdu.
Gözkapaklarım yavaşça ağırlaşırken kendimi uykunun kollarına teslim ettim.
▪▪▪
Sabah annemin sesiyle uyandım.
"Hadi kızım uyan artık."
"Anne beş dakika dahaa" dedim uykulu sesimle. Çünkü hala çok uykum vardı.
"Hadi Damla yarın karışmam istediğin kadar uyursun ama daha alışverişe gidicez.
Annelerin bir numaralı yalanı ' yarın istediğin kadar uyursun.' "Off! Tamam anne geliyorum, git sen." dedim. Aslında annemin ikinci çağrısına kadar uyumayı planlıyordum.
"Tamam. Hemen gel." diyen anneme cevap bile vermedim.
Gözlerimi bir kez daha kapadım. Veeee yine anne sesi.
"Hadi Damla yarım saat oldu. Gel artık!" dedi. O kadar olmuş muydu ya? Ben daha yeni gözlerimi kalmıştım oysaki. "Hemen gelmezsen alışverişi unut." diyen annemi duyunca hızla yataktan fırladım.