BÖLÜM 5
WİNONA'NIN AĞZINDAN
Bu grubun başkanı kimdi? Paula mı yoksa Justin mi? O piçe hiç güvenmiyorum. Ah lanet olası! Dayak yemiş haline rağmen gayet iyi bir durumda. Havalı piç. Yavaşça kalkıp üstümdeki tozları çırptım ve silahımı-hayat kaynağımı- belime sıkıştırıp Justin'in peşine takıldım. Kendimi çirkin ördek yavrusu gibi hissediyorum. Paula hemen durumu toparlamak için kısa bir konuşma yaptı.
"Arabalara dağılın. Justin ve Winona siz önden benimle geliyorsunuz. Depoya gidiyoruz "
Kısa açıklamasından sonra arabaya atladım ve yolu izlemeye başladım. İnsanlar, ağaçlar yanımızdan hızla geçip giderken Justin'in sesi ile irkildim.
"Robert nasıl biriydi?" Merakla sorduğunda verecek bir cevap aradım. Dudaklarım yeni kelimeler için aralanırken gözünü yoldan çekip bana kısa bir bakış attı.
"Genellikle psikopat tipli biridir. İntikam almak için her şeyi yapacak kadar gözü kara bir insan. Birileri ile iş birliği yapıyor olmalı yoksa tek başına hayatta böyle bir şey yapamaz."
Tüm fikirleri ortaya döktüğümde derin bir iç çekti.
"Bunu gidince anlayacağız."
Biraz önceki sinirle bağıran Justin şimdi sakinlikle konuşmuştu. Arka koltukta otururken bacak bacak üzerine attım ve ellerimi göğüslerimin üzerine bağladım. Justin ani bir hareketle arabayı durdurup arkasına döndü. Ve tokat yaptığı elini bacağıma hızla indirdi. Kısa bir inleme sesinden sonra bacağımı ovmaya başladım. Justin mırıldanır gibi konuştu.
" Bu şekilde adi faişelere benziyorsun." Baştan beri bizi uzaktan izleyen paula konuşmaya başladı.
"Bir daha benim kızıma dokunma. Bu grupta olduğun için eminim bir tarafların tavan yapıyordur. Ama hatırlatırım bu grup benim grubum."
Justin Paula'nın söylediklerine karşılık gaza biraz daha yüklendi. Depoya geldiğimizde çocuklar silahları kontrol ediyordu. Paula,Justin ve ben adamın olduğu odaya ilerledik. Bir sandalyeye bağlanmıştı. Ağzındaki bantı hızla çekip aldım. Justin adamın etrafında birkaç tur attı. En sonunda adamın önünde durdu ve karnına geçirdiği tekme ile adamın yere yuvarlanışını seyretti. Paula silahları kontrol etmek için çıkarken yüzümü acıyla buruşturdum. O ruh hastasıyla aynı havayı solumak bile istemiyordum. Kendi kendime homurdandım. Justin bana baktı ve tekrar adama döndü.
"Kime çalışıyorsun? Canın yanmasını istemiyorsan konuş!"
Justin gayet sakin kalıp konuşurken adam ağzını bile açmıyordu. Justin sinirlendi ve birkaç tekme attı. Adamın inlemeleri kulağımda çınlarken Justin adamı tekmelemeye devam ediyordu. Göğsüne ellerime koyarak onu ittirdim ve sandalyeyi kaldırdım.
"Bu adam böyle itiraf etmeyecek. Kafasını mı sıkıştırsak acaba?" Hafif gülerek konuştuğumda Justin bana baktı ve güldü.
"Piskopat mısın sen?" Gülerek sorduğunda başıma iki yana sallayıp
"Senin kadar olmasam da."dedim.
Adamı sandalyeden çözüp ayağa kaldırdık ve kafa eziciye çenesini yerleştirdik. Bir kova buzlu suyu adamın başından aşağı döktüğümde yavaş yavaş ayılmaya başladı. Korku dolu gözlerle bize bakarken Justin acımasızca vidayı sıktı. Ardından sinirle tısladı.
"Seni sikik dengesiz! Söyle bakalım, kime çalışıyorsun?"
Adam konuşmamaya kararlıydı ve bu Justin'in yavaş yavaş pes etmesine sebep oluyordu. O sinirle bir sağa bir sola giderken vidayı biraz daha sıktım. Adamın çığlıkları kulaklarımı doldururken bunu nasıl yaptığıma bir anlam veremiyordum. Justin zaten psikopatın tekiydi. Ama ben onun gibi değildim. Düşüncelerimden kurtulup başımı iki yana salladım ve bağırdım.
"Konuş , kime çalıyorsun?"
Justin elindeki sigara ile adama yaklaştı ve iplere yöneldi. Adamın ellerinden ve ayaklarından sandalyeye bağladı. Son olarak ağzına ise kalın bir bant yapıştırdı ve iyice kapanmasını sağladı. Yaktığı iki sigarayı adamın burnuna sokup acımasızca adama baktı. Ben onu öylece izliyordum. Adamın boğulacağını anladığımda sigaraları çekip aldım. İşkenceye dayanamayan adam konuşmaya başladı.
"Martin yaptırdı. Babanın onunla ticaret yapmasını istiyordu. Ama sen bu grubu seçtin. İntikam almak için Robert'i kullandı. Seni çok iyi tanıyor ve babanın intikamını senden almak istiyor."
Lafını bitirdiğinde derin nefesler aldı. Adamın öksürükleri kesilmiyordu. Justin sinirlenmişti. Dişlerini sıkıca bir birine bastırıyordu. Birden adamın sandalyesine yere devirip hızla karnına tekmeler indirmeye başladı. Kolundan tutup geriye çektim ve sandalyeye oturttum.
"Onu öldüreceksin. Bu kadar dengesiz olma lütfen." Kelimelerimi sıralarken ben gayet rahattım. Justin benim aksime büyük bir sinirle solurken içeri Paula girdi.
"Konuştu mu? "Justin'in adamı tekmelemekten konuşacak enerjisi kalmadığı için ben cevapladım.
"Konuştu. Martin, Justin bizi seçtiği için intikam almak istiyor. Ve intikamını alacak." Bu cümlem Justin'i sinirlendirmişti. Ayağa kalkıp duvarı tekmelemeye başladı. Paula onu geri çekip gözlerine baktı.
"İstediği şeyi ona vermeyeceğiz. İntikam, soğuk yenen bir yemektir. Klişe ama gerçek. O yemeği onun boğazına tıkacağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasa Dışı(Justin Bieber fan fiction)
FanficJustin bieber hayranıysan kesinlikle okumalısın… Justin, intikam ateşiyle yanıp tutuşan bir genç. O rüya her zaman baş ucunda, sanki bir alacaklı gibi bir gece bile bırakmıyor peşini. Acaba intikamını alabilecek mi?