Yasa Dışı(Justin Bieber fan fiction)

bölüm 24(sezon finali)

justin in ağzından

Sinirle etrafta dolanmaya devam ederken çalan telefonuma doğru koşup açtım.

“ne var?” klasik bir giriş yaptıktan sonra söyleyeceklerine odaklandım.

“yerinde olsam bu kadar sert davranmazdım. Sevgilin elimizde. Tahsilatla elde edilen tüm parayı yani 2 milyon doları getir ve karşılığında onu al.” cevabımı beklemeden telefonu suratıma kapattı. Numaraya göz atıp tekrar aradım.

“onun iyi olduğunu göster bana!” emrimi verdim ve beklemeye başladım.

“duyuyor musun? Sevgilin can çekişiyor!” winona nın çığlıklarını kast ederek konuştuğunda sinirle tısladım.

“seni elime geçirdiğimde neler olacağını tahmin bile edemezsin. Ona eğer en ufak bir zarar verirsen seni kendi ellerimle öldürürüm.” sinirle tıslamamı umursamadan cevap verdi.

“parayı getirecek misin? Yoksa kızının cesedinin parçalarını mı toplamaya karar verdin?” konu yeniden winona ya döndüğünde sinirimi atıp cevap verdim.

“evet getireceğim ve sende onu bana vereceksin” telefonu kapattıktan sonra leonard ı aradım. 

“leonard bir mesele var ve yardımına ihtiyacım var benimle misin?” tüm meseleyi kısaca özetledikten sonra onayını aldım.

“seninleyim.”

winona nın ağzından

Karnıma art arda atılan tekmelerin acıyla yerde kıvranırken justin i istediğimi fark ettim. Onu yanımda istiyorum. Sorunsuz sadece onu istiyorum. Bana acı çektirmesini canımı yakmasını değil yaralarıma iyi gelmesini ve acımı dindirmesini. Bir umudum yok ve sadece bekliyorum. Sessiz ve çaresiz…

justin ağzından

leonarda tüm planı anlattım.

“evin ön girişinde altı adam var arka kapıda 3. Siz ön tarafta çatışma başlattığınızda bende arka tarafta olacağım. Çatışma ağırlaştıkça adamlar giriş kapısında toplanacak. Arka taraf boşaldığında ben arka kapıdan gireceğim ve parayı alıp çıkacağım kontrollü olarak ortan ayrılacağız.” Leonard ve oswald dan dan beklediğim onayı aldım ve uzun menzilli silahımı yanıma aldım. Arabaya bindim ve puala nen evine doğru sürdüm. leonard ve oswalad ı ön tarafa gönderdim ve art arda indirdikleri adamları gördüm ve arkaya göz attım. Etrafın boş olmasından yararlanarak arka kapıdan mutfağa daldım. Etrafımı kontrol ederek ilerledim ve salonda oturan paula ya doğrulttuğum silahımı acımadan omzuna doğru sıktım ve parayı aldım. Yan odadan gelen seslere kulak verdim. İçeri girdiğimde kenarda bağlı olan  adamı gördüm.

“kurtar beni lütfen” inlemelerine dayanamayıp iplerini çözdüm. Ardından koşarak dışarı çıktı ve yerdeki silahı aldı. Hızlıca çıkıp arabaya atladım. Arka koltuğa oturan leonard ve oswaldı gördüğüm anda gaza yüklendim  ve adamı aradım.

“para hazır.” tüm olan biteni özetledim ve verdiği adrese doğru yol aldım.

Verdiği adrese geldiğimde parayı bir elime aldım ve silahımı elimde hazır bulundurarak yaklaştım.

“para burada winona nerede?” elime uzattığı kağıdı aldım. 

“bana yalan söylemediğini nereden bileceğim?” şüpheyle sorduğumda ikna edercesine bir cevap verdi.

“güvenmek zorundasın. Başka çaren yok.” parayı ona verdim ve sürücü koltuğuna oturdum. Gittiğimiz yer bana verdiği adres bir mezarlıktı. Sinirle telefonu çıkartıp aradım.

“söyle o nerede?” sinisi bir kahkahadan sonra konuştu.

“sağındaki yeni açılan mezara bak hala bir şansın var.” tüm gücümle mezarı kazmaya başladım. Sonunda mezarı tamamen açtım. İçindeki tabudun kapadığını kaldırdığımda winona nın kanlar içindeki yüzünü gördüm. Onu kucağıma alıp çıkarttım. Elimi boynuna götürdüm ve nabzını kontrol ettim. Nefes aldığını yaşadığını bilmek rahatlatmıştı. Yavaş yavaş gözlerini açtı.

“justin” ellerimi yüzüne yerleştirdim.

“şşşt yemin ediyorum bir daha sana kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim. Sana kimse dokunamayacak. Sen benimsin. Sadece benimsin” 

winona nın ağzından 

Beni kendi evine getirdi ve banyoya doğru yürüdü. Üzerimde kanlı kıyafetleri çıkardı ve küvete oturmamı sağladı. Sıcak su tüm bedenimi ısıtırken dokunuşları karşısında erimemek mümkün değildi. Beni kucağına alıp kaldırdı ve tüm vücudumu kuruladı. Üzerimi giydirdikten sonra yeniden kucağına aldı ve yatağa yatırdı. Arkama geçip kollarını bana doladı.

“ bunu neden yapıyorsun” dudaklarını dudaklarımla buluşturdu ve ayrıldığımızda cevapladı.

“çünkü seni seviyorum.” son sözlerinden sonra kendimi onun kollarına bıraktım ve geçiş izni verdim.

Sabah kalktığımda justin in uyanmammış olması iyiydi. Ona son kez baktım ve üzerimde tişörtünün kokusunu içime çektim. Ayakkabılarımı aldım ve evinden çıktım. Bir daha hiç dönememek üzere…

Arkadaşlar hikayemin finali... Umarım beğenmişsinizdir. Çok emek harcadım. 2. kitabı yazmayı düşünüyorum. 2. kitap geçmiş ve intikam hikayesi olacak ve ardından fantastik bir hikaye ile geri döneceğim. Uzun bir süre yokum. Okuyan yorum yapan vote veren kısacası destek olna herkese çok teşekkür ediyorum. Sizi çok çok çok çok seviyorum