Yasa Dışı(Justin Bieber fan fiction)

bölüm 10

BÖLÜM 10

"Neyi istemiyorsun Winona? Neden?" Onun ne yapmak istediğini anlayamıyordum. Ne düşündüğünü ne hissettiğini bilmiyorum. Ama ne düşündüğü ne istediği umurumda bile değil. Ve bir gün ben istediğimi alacağım.

"Hayır, bu olmamalı." Ne istediğini o da bilmiyordu. Ama ben istediğimi çok iyi biliyordum. Benim olmasını istiyordum.

"Sana tecavüz etmemden falan mı korktun? Tanrım, ağlıyorsun! Bu seni zorlamak gibi bir şey olacaksa söylemeliydin." Onu fazla zorlamak istemiyordum. Şu an zaten istediğimden daha fazla acı çekiyor. 

Bu sözlerim ağlamasının kesilmesine neden oldu. Gözlerimiz birbirine kenetlenmişti. Elini getirip yavaşça yaramın üzerine koydu. Titriyordu. Bunun korkudan olmadığına yemin edebilirim. Kollarını açıp baktığımda iğne izleri çok fazla belli oluyordu. Uyuşturucu kullanmıştı. Terlemeye başlamıştı. Onu yatağa yatırdım.

"Winona söyle, şırınga nerede!" Endişeyle bağırdığımda kekeleyerek konuştu.

"Çe- çekmecede." Ben yatak ucundaki çekmecede şırıngayı ararken o halüsinasyonlar görmeye başlamıştı. Tırnaklarını sıkıca çarşafa geçirmişti.

"Yapma! Dokunma!"  Elime gelen şırıngaya hızla tozu boşaltıp koluna vurdum. Vücudu yavaş yavaş gevşemeye başlamıştı. O eroin etkisiyle uykuya dalarken başına oturup beklemeye başlamıştım. Aradan dakikalar belki de saatler geçtikten sonra uyandı.

"Justin, ne oluyor?" acıyla yüzünü buruşturarak sorduğunda elini tuttum.

"Bunu neden yaptın?" gözlerini vücudunda gezdirirken bana döndü.

"Canım acıyordu. Dayanamıyordum." Söyledikleri doğruydu, canı çok acıyordu. Onun diğer kızlardan daha hassas olduğunu göz ardı ederek ona acı çektirmiştim. Bu halini gördüğümde kendime sıkı bir yumruk geçirmek istiyordum.

"Ben gidiyorum. Yarın için toparlan.  Bir daha elinde bu zehri görmeyeceğim. Eğer seni bir daha ki gelişimde bu halde görürsem bu halini çok ararsın. Ona göre." Son uyarımı yaptıktan sonra elini bırakıp çıktım.

WİNONA'NIN AĞZINDAN

Justin gittikten sonra kısa bir duş aldım. Etrafı toparlayıp kanlı çarşafı değiştirdim. Tekrar yatağa uzandığımda bunların son bulmasını ve huzurlu bir hayatım olmasını diledim. Bir eşim bir belki de iki çocuğum olabilirdi. Ama asla olmayacaktı. Ben asla mutlu olamayacaktım. Bunları düşünürken uykuya daldım. Uyuşturucunun etkisiyle uzun zamandır uyku düzenim bozuktu. Bu uyku bana iyi gelecekti. Uykumu bölen telefonumun salak melodisi ile gözlerimi açtım. Arayan Justin'di. Hızla telefonu elime alıp açtım.

"Efen-" Sözümü kesmişti. Konuşması bile beni boğuyordu. Düne göre daha iyi olduğuma göre ona gücümü göstermeliyim.

"Evde misin? Seni almaya geleceğim." Alay ediyor gibi bir hali vardı. Bende aynı şekilde alayla karışık bir cevap sundum.

"Korumalık yapman bitti, şimdi de özel şöförlüğe mi terfi ettiniz bayım?" Beni almaya gelmesi ne kadar saçmaydı. Peri masalında yaşamıyoruz. Kendim gidebilirdim.

"Dalga geçmeyi kes! Evde misin dedim sana!" Onu yine sinirlendirdim. Bu konuda çok başarılıyım.

"Sikeyim, evdeyim. Geliyorsan, gel artık" Ona sinirle karşılık verdiğimde kısa bir kahkaha attı.

"Onu ben yapacağım bebeğim." Bu çocuk ya salak ya şapşal ya da piskopat ama nedense bana hep piskopat tarafı denk geliyor. Yataktan kalkıp üstümü giyindim. Art arda tekmelenen kapıyı açtım ve Justin'i içeri aldım. Bana bakıp hızla konuştu.

"Toparlanman iyi olmuş. Martin den intikamını alacağız. Bugün bir sorun çıkmadan bu işi halletmek istiyorum. Silahını ve işkence aletlerini yanına al, Bayan piskopat. Dışarda seni bekliyorlar." Dediğini yapıp hızla elime gelen her şeyi aldım. Dışarı çıktığımda Justin'in grubu buradaydı. Hepsinin gözlerinden ne kadar korkusuz olduklarını anlamıştım. Omuzlarımı dikleştirip justin'e sordum.

"Paula neden burada değil?" Paula ve grubu burada yoktu. Gerçekten merak etmiştim.

" Kendini ve grubunu tehlike altına sokmak istemiyor. Bu iş için sadece ikimiz varız. İntikamımızı alacağız." Söyledikleri beni korkutmuyor aksine daha da heyecanlandırıyordu.

"Plan ne?"eğer birinden intikam almaya gidiyorsam olası planı bilmeliyim.

"Onlar dışardaki adamları etkisiz hale getirirken biz içeri sızacağız. Martin'e istediğini yapmakta serbestsin. " Bu söyledikleri daha da sevinmeme neden olmuştu. Hızla arabaya atladım ve aletleri kontrol ettim. Hepsi işime yarayacak türdendi. Ona yapacaklarımın hayaliyle yolu izlemeye koyuldum. Yaklaştıkça heyecanım daha da artıyordu. Nihayet geldiğimizde nefesimi tutup arabadan indim. Bu iş bugün bitecekti.