Multimedya: MASAL VE DOLUNAY
Usulca içeri girdim ve Dolunay ın yatağına yaklaştım. Hırıltılı hırıltılı sesler geliyordu.Güya horlamıyordu. Tabi o sesleri ben duyuyordum . Bide söyleyince kızıyordu. Sinsice yaklaşmaya devam ettim . Yatakta onun yanına yaklaştım. Ve sırf pislik olsun diye onu yanağından öptüm . Uzun kirpikleri yanağıma battı. Geri çekildim. Kocaman çakır gözlerini açtı ve birden bağırmaya başladı.
Dolunay;
-Sapık... sapık var!!!
Masal;
-Ne bağırıyorsun be! Hem ne sapığı ne gördün sen rüyanda?
Dolunay;
Masal hiç insan öyle uyandırılı mı? Korktum yaaa,acaba bundan sonraki günlerde daha nelerle karşılaşacağım kim bilir?..
Dedi gülümseyerek.
Masal;
- Hadi cabuk kalkta hazırlan! Yoksa okula geç kalacağız.
Dolunay;
- Üff. Banane yâ ben uyuyacağım...
Masal;
- Uyu uyu matematik sınavını da rüyanda olursun artık.
Dolunay;
- Ne! Matematik sınavı mı?Hemde bu gün!
Masal;
- Yok kimya da kim olduğunu buldukları için yürürlükten kaldırılmış,o yüzden bizde matematik sınavı olucaz. Biliyor musun?
Dolunay;
- Üff espirini yiyim senin, valla sabah sabah hiç cekilmiyorsun Masal.
Masal;
- Hadi kalkta üstünü değiştir Pijamayla okula gitmeyi düşünmüyorsun herhalde? !
Dolunay;
- Iyi olur aslında... Aman neyse tamam kalkıyorum.( Dolunay ın dilinden )
Hemen kalktım ve banyoda ki rutin işlerimi hallettik den sonra dolabın karşısına geçtim. Ve bir iki dakika öylece bakıştık. Sonra da aşık olmayalım diye hemen dolabımdan siyah dar paça pantolonumu, beyaz tişortümü ve en sevdiğim siyah hırkamı giydim.Hemen eyeliner imi ve maskaramı sürdüm . Kirpiklerim zaten uzundu maskaramı sürünce de artık birbirinden bağımsız devlet kuracaklar diye korkuyordum. Ama yinede asla vazgeçmem dediğim şeylerden biridir maskaram. Saçlarımı düzleştirdikten sonrada artık hazırdım.(Masal ın dilinden )
Dolunay ı kaldırıp üstünü değiştirmeye teşvik ettikten sonra odadan dışarı çıktım. Sonra benim de okula Pijamayla gidemeyeceģim geldi. O yüzden pembe panjurlu bir evi andıran o tatlı evimizin bana ait olan odasına yürümeye devam ettim.☺ Hemen dolabımın karşısına geçip hazırlanmaya başladım. Dolabımdan beyaz çiçek desenli pileleri olan bir elbise cıkarttım ve giydim. Saçlarımı zaten maşa yapmıştım. Tatlı bir kıza benziyordum. Ama tabi kimse kimsenin içini bilemediği için kimse de beni bilmeyecekti. Tatlı bir kız olarak görünecektim. Bu kadar kendimle konuşmanın fazla olduğunu düşünerek Dolunay a bağırdım.
Masal;
- Hadi süslü aşağı inde kahvaltı yapalım.
Bende bu sırada aşağı indim. Kahvaltıyı hazırladım. Dolunay aşağı indi. Mutfağa girince yüzü Angelina Jolie den Michael Jackson'a "U" dönüşü yaptı. Dolunay yine de istifini bozmadan;
- Oha kızım bu sofra ne!Mükemmel olmuş(!!!) Dedi biraz da alay edercesine.
Masal;
- Teveccühünüz.Dedim,hafifçe eğilerek.
Halbuki masada sadece tost ve birkaç kahvaltılık vardı.Ama Dolunay a uykusuzluk kafa yapmış olcak ki ...
Dolunay;
- Tost, tost, tost, tost yine mi tost?Her sabah tost,her akşam tost.Dedi.
Masal;
- Istersen sana enginar,karnıyarık dolma izmir köfte patlıcan oturma yapayım da "IKEA" reklamında ki çiftlere dönek.Ha ister misin?(Dolunay ın dilinden )
Masadaki tost benzer miladi 1000, hicri 350 yıla geçmişi dayanan tostu yedik.Ve daha sonra dışarı çıktım.Masal kolumu tutup;
- Sofrayı da hizmetçi kaldırır artık! Diyip bir sinir ile bana bağırdı.
Dolunay;
- Buradaki hizmetçi de sen mi oluyorsun acaba?
Masal;
- Sence? Dedi ve beni çekiştirmeye başladı. Sonra tezgahın başına geçip bana
-Hadi bakalım başla...dedi.
Masal ın itip kakmasıyla bütün bulaşıkları ben yıkadım. Sonra kapıyı açtık ve Masal ayakkabısını giydi.Bende kısa çizmemi ayağıma geçirdim. Ve pembe panjurlu evimizde vedalaşıp ,okula doğru yol aldık. Okula tam gelmiştik ki okulun yanında ki kafeye gözüm takıldı.Hemen Masalı dürttüm.
Dolunay;
- Oha Masal şuna bak,çok yakışıklı,meteor mübarek.Dedim.
Masal;
Hani kızım kimmiş o?Hem nerede?
Dolunay;
- kafeye baksana...
Masal;
- Şu mu ? Hani şu sarı kafalı olan?..
Dolunay;
- Evet.Nasıl ama? Hı?
Masal;
- Üff,sarı kafanın teki işte. Neresini begendin anlamadım.
Dolunay;
- Iyi öyle olsun bakalım.Neyse hadi gidelim artık.
Masal;
- Ama benim karnım aç. Tost la pek duymadım birşeyler mi yesek?
Dolunay;
- Aynen yaa..O zaman şu kafeye gidelim bari...
Masal;
- Saçmalama, sınav var.
Dolunay;
- Hadi ,hadi. Aç aç sınava mı girilirmiş. Hem zaten bir iki birşey atıştırıp çıkarız.Merak etme sınava da geç kalmayız.Dedim. Masalı sürüklerken. Kafeye geldiğimizde Camın kenarında ki masaya oturduk ve menüyü elimize aldık.
Masal;
- Ben çikolata soslu krep istiyorum.Yanına da portakal suyu!
Dolunay;
- Banada aynısından lütfen deyip beklemeye başladık.(Masal ın dilinden)
O sırada karşı masamızda oturan sarı kafanın yanındaki Johny Brawo tipli çocuk yanımıza yaklaştı. Sandalyeyi geri cekip;
- Oturabilir miyim? Burası boş galiba...Dedi.
Dolunay ın da patavatsızlığı tutmuş olacakki...
Dolunay;
- Tabi , canım boş orurabilirsin. Dedi. Biraz sinirli olduğunu belli ederek.
Johny(benim tabirimle);
-Teşekkürler.Diyip oturdu.
Çocuk patavatsızlığı az önce Dolunay ın rekorunu kırmıştı.Dolunay sinirlendiği zamanlarda da yaptığı gibi tırnaklarını yemeye başladı. O sırada çakma Johny;
-Birini bekliyordunuz galiba... Rahatsız mı ettim yoksa?
Bende bir hışımla;
- Seni bekliyorduk. Geldin tam olduk.Dedim.
Bunları dedikten sonra Sarı Kafa yan masalarından kalktı ve bize doğru gelmeye başladı. Neden bu sarı kafanın arkadaşı johny in bize yaklaşmaya çalıştığını bilmiyordum ama erkeklerden herşey beklenirdi.
Dolunay;
- Senin amacın ne olum? Dedi. Bir hışımla. Bu sırada sandalye yere düştü ve herkes bize döndü. Ama Dolunay ın umrunda bile deildi.
Sarı Kafa;
-Arkadaşımı almak.Dedi.
Sarı Kafa kendi masalarından bizim masaya geldiğinde...
Masal;
- Her gittiğin yerde arkadaşını başıboş bırakırsan peşinden böyle koşmak zorunda kalırsın! Dedim. Sonra da
-"SARI KAFA" diye ekledim.Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin LÜTFEN!... Öpüldünüz 😘😇

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZIT KUTUPLAR
Fiksyen RemajaMasal ve Dolunayın sonsuz serüvenlerinde, maceralarında ve hayallerinde hep bir aşk gizliydi. Fark etmeleri onlar için bir şans ve gelecekleri için mutluluk olacaktı. Fakat doğru kişileri... Peki ya sevecekleri kişilerle zıtlarsa ama kader yinede...