Multide; Toprak
~Toprak Aras~
Sabah zorlukla yataktan kendimi banyoya attım aynanın karşısına geçtiğimde gözlerimin altı şişmiş ve morarmıştı. Zorlukla ayakta dururken elimle başımı tuttum boğazlarımda ağrıyordu. Suyu açıp avucuma doldurdum ve sertçe yüzüme çarptım.Suyun soğuk oluşuyla irkilirken içeriden telefonumun melodisini duydum içeri geçip elime yatağın üzerinde duran telefonu aldım ekrana baktığımda arayan babamdı aramaya cevaplayıp konuşmasını bekledim "Toprak hemen şitkete geliyorsun çok önemli bir toplantıya gireceksin!!" Dediğinde sıkıntıyla ofladım "Baba ben kendimi iyi hissetmiyorum" dediğimde bağırarak konuşmaya başladı "Sürekli işlerden kaçıyorsun Toprak yeter artık çabuk buraya gel!!" Dedi "Hastayım ve kendimi iyi hissetmiyorum nasıl geleyim!!" Dediğimde sinirli çıkan sesiyle "Umarım öyledir Toprak!!" Dedi
"Ne yani yalan mı söylüyorum lan ben?"
"Benimle düzgün konuş Toprak"
"O lanet şirketinide seni istemiyorum ne halin varsa gör lan!!" Deyip telefonu kapadım sinirden başımın ağrısı daha da şiddetlendiğinde yatağa attım kendimi kimi arasam diye düşündüğümde aklıma Masal geldi mesaj atsam gelirmiydi? Telefonumun kilidini açıp yazmsk için tuşlamaya başladım
Gönderilen; Şirine
'Masal hemen buraya gelebilir misin?' Gönderdikten 3 dk sonra geri mesaj atmıştı
Gönderen; Şirine
'Birşeymi oldu? Neredesin geliyorum hemen'
Gönderilen; Şirine
'Evdeyim çabuk gel masal"
Mesajı gönderdikten sonra gözlerimi kapadım yaklaşık 15 dk sonra kapı çaldı aşağıya indim zorlukla kapıyı açtım Masal merakla bakıyordu..********
~Masal Solmaz~
Kapı açıldığında karşımda bitkin ve yorgun bir şekilde duran Toprağa baktım 1 kaç dakika öylece durduktan sonra Toprak gözlerini kapadı ve kapıya tutunarak yavaşca yere oturdu onu o halde görünce çok korkmuştum ne yapacağımı bilemedim kapıyı kapatı bende diz çöktüm ellerimin arasına yüzünü yerleştirdim
Ağlamaklı çıkan sesimle
"Toprak s-sen iyi değilsin neyin var?" Dediğimde gözlerini yavaşca araladı elini elimin üzerine koyup yorgun olduğunu belli eden ses tonuyla "B-ben iyi değilim Masal başım çok ağrıyor" dediğinde daha fazla kendimi tutamayıp ağlamaya başladım
"Hastaneye gidelim Toprak"dediğimde kafasını salladı "Hayır hastaneye falan gidemeyeceğim" dediğinde ağlarken ofladım
"O zaman hadi ayağa kalkta seni odana götüreyim" dediğimde kafasını salladı yavaşca ayağa kalkarken yürüyemediğini fark ettim yinede kolundan tutup yavaş yavaş merdivenlerden çıkardım "Odan şu değil mi?" Diye sorup koridorun en köşesindeki odayı gösterdim kafasını salladı odaya geçtiğimizde onu yatağa yatırdım kafasını yavaşca yastığa koyerken bu hali beni iyice korkutmuştu ne yapacaktım ateşi varmı diye bakmak için yanıns gittim ve köşeye oturdum anlına elimi koydum ama anlayamamıştım o yüzden dudaklarımı hafice anlına bastırdım gözleri kapalıyken ellerimi tuttu ve hafif sıktı titremeye başladığında ayaklandım banyoya gidip bir bez ve kase içinde su alacaktım ellerimi iyice kavrayıp kendine çekti gözlerini açmadan "Beni yalnız bırakma Masal" dedi o kadar masum görünüyordu ki gözyaşlarım ellerine düştüğünde hafif gözlerini araladı "Niye ağlıyorsun?" Dedi fısıldayarak "Toprak korkuyorum hiç iyi değilsin"
Dediğimde elliyle gözyaşlarımı sildi "Boşver sen bana bakar iyileştirirsin şimdi" dediğinde gülümsedim
"Ben şimdi geri gelicem bekle" dediğimde kafasını salladı. Banyoya geçip elime bir havlu aldım ve bir kasenin içine su doldurup odaya geçtim havluyu suya batırıp biraz sıktım ve anlına yerleştirdim "Sikiyim lan çok soğuk bu" dediğinde gözlerimi devirdim "Ateşin var nasıl olmasını bekliyordun?" Dediğimde kaşlarını çattı "Hastayım ben iyi davran bana" dediğinde ofladım "Keşke biraz susup seni iyileştirmemde yardımcı olsan" dediğimde güldü "Ben mutfağa gidiyorum" dediğimde arkamdan bağırdı
"Eğer çorba yapacaksan sakin sebzeli olmasın ağzıma almam" dediğinde arkama döndüm "Hadii yaa yiyeceksin beyefendi!! Onu bunu bilmem ben" dedim ve hızla mutfağa gittim. Malzemeleri çıkarttım ve çorbayı yapmaya başladım.
Yukarıdan sesler geldiğinde endişelnmiştim çorbada zaten olmuştu altını kapatım koşarak yukarı çıktım "Toprak!!!" Diye seslendiğimde cevap vermedi odanın kapısını açtığımda şok oldum.
Belinde bir havluyla aynanın karşısında saçlarını düzeltiyordu ellerimle hemen gözlerimi kapadım
"Masal" dedi gülerek "ben şey sen ses vermeyince korktum da bakıyorum ayaklanmışsı" dediğimde ofladı "Hala başım ağrıyor ama duş iyi geldi" dediğinde geri geri gitmeye başladım "Masal gözlerini açabilirsin artık giyindim" dediğinde ellerimi araladım yatağa uzanırken "Ben şimdi çorbayı getiriyorum" deyip aşağıya indim çorbayı alıp tekrar yukarı çıktım çorbayı görünce eliyle yüzünü kapattı "Masal ben sana ne dedim içmem ben bunu" dediğinde gidip yanına oturdum kaşığı ağzına götürdüğümde yüzünü buruşturup kafası iki tarafa salladı "Toprak beni sinir etme!!" Dediğimde zorlukla ağzını açtı yüzünü ekşiterem yedirmeye devam ettim "Tamam yeter artık"
"Ya bitmedi daha hem bir kaşıj daha haa?" Dediğimde ofladı "Masal üzerine kusarım" dediğinde gözlerimi devirdim "Kus Toprak önemli değil" dediğimde gözleri büyümüştü "İğrenmez misin?" Dediğinde güldüm cıkladım "Hayır"
"Çok uykum geldi" dediğinde yüzünü inceledim çocuk gibiydi. "Tamam sen uyu bende şunları bırakıp geleyim"
"Şuraya masanın üzerine koy" dedi "Niye?" Dediğimde yatağın diğer tarafına geçti
"Yanıma gel Masal" dediğinde ağzım aralanmıştı
"Aaa yok sen ımm neyse ben şunları bırakayım"
"Masal gitme ben uyuduktan sonra istersen kalkarsın" dediğinde elimdekileri bıraktım ve yavaşca yanına uzandım yorganın altından elimi tuttu ve arkasına döndü...Huzur huzuru hissettim kokusu sıcak elleri niye böyle olduki? Şimdi bunları düşünerek oyalanmak istemiyorum başımı kafasının arkasına yerleştirdim ve gözlerimi kapayıp uykuya daldım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIM
Ngẫu nhiênHayatı sıradandı ve o sıradanlığının arasında değer verdiği insanlar ve güzel geçmesini dilediği bir okul vardı Ama o çıktı karşısına "BAY EGO" Sonramı? Sonrası; hayatın masumluğuna inanan ve buna kapılıp giden küçük kız acı çekmeyi öğrendi gökyüzün...