KARANLIĞIM

Toprağın İfşası!!

Multide; Toprak

~Masal Solmaz~

Bu sabah ilk defa normal bir şekilde uyanmıştım yani bakın normal diyorum anormal değil. Yatağımdan kalkıp üzerime siyah bir tşört ve o vazçilmezim olan jean pantolonumu üzerime geçirdim saçlarımı düzleştirip renkli bilekliklerimide takıp aşağıya indim. "Annişş napünnn!!!!!" Diye bağırdığımda annem kulaklarını kapatarak karşıma çıktı "Yaa tamam anniş tamam bazen bende diyorum bu sesler benden mi çıkıyor acaba diye" dediğimde annemin yanağına bir buse kondurmuştum. "Tatlım içeride seni arkadaşın bekliyor" dediğinde soru sorarcasına baktım "Kim ki?" Dediğimde tekrar gülümsedi "Toprak, tatlım hadi bekletme onu"  dediğinde heyecanla oturma odasına ilerledim bi an duraksayıp yan tarafımdaki aynaya baktım fena değilim işte..
"Toprak!!!!" Deyip üzerine atladığımda koltukta geri gitmişti "Masal" deyip güldüğünde annemin sesini duydum "Masal ben çıkıyorum tatlım görüşürüz Toprak oğlum" dediğinde Toprak da cevap vermişti "Hoşçakalın Elif teyzecim" annemin evden çıktığına emin olduğumda omzuna oturdum oda kafasını kaldırıp bana bakarken saçlarıyla oynadım "Söyle bakalım çok mu özledin benide bu saatte geldin buraya" dediğimde kaşlarını çattı "Ne varmış saatte" dediğinde gözlerimi devirdim "Hani şu bay karanlık canı ne zaman isterse o zaman uynırya ve buda saat 12 falan oluyor" dediğimde kaşları eski haline geri dönerken yüzüme daha dikkatli baktı "Bay Ego değilmiydi o?" Dediğinde dudağımı kıvırdım "Sana ne diyeceğimi bilmiyorum ki yani hangisisin sen? Okulda meşhur olan Toprak Aras mı? Yoksa adı karanlık işlerin içinde geçen Toprak Aras mı?" Dediğimde elimden tutup beni yanına oturttu "Her ikiside benim Masal bundan rahatsız mısın?" Dediğinde düşündüm

Bundan rahatsızmıydım ımm bilmiyorum...

Hangi Toprak daha çok hoşuma gidiyor biomiyorum....

Ama iki tarafı vardı onun. Okulda sevilen kızlarla eğlenen ve baba parasına düşkün.. Toprak Aras

Birde.. Hala görmediğim ve ya bana göstermemekte direndiği karanlık tarafı olan Toprak Aras

Bir dakika yani ne fark ederki o Topraktı sonuçta aşık olduğum.. Seviyorum yani hangisi olduğu ne fark eder ki değil mi?
Koluma dokunduğunda kendime geldim ve yüzüne baktım "Hayır ne diye rahatsız olayım ki ben sadece senin gibi birinin nasıl karanlık bir tarafı olabilir diye düşünüyorum" dediğimde gülümseyerek bana baktı "Nasıl biriyim ki?" Dediğinde başımı omzuna koydum "Çok iyi birisin eğlenceli ve berkle uğraştığın zaman da çok komik ve tatlı görünüyorsun senin için değerli olan herkesin üzerine titriyorsun" deyip elimle yüzüne dokundum "Sen çok yakışıklısın ve bence her evde senin gibisinden bir tane olmalı"deyip güldüğümde elimden tutup koltuğa iyice yerleşti "Mm öyle mi? O zaman şanslısın" dediğinde biraz doğrulup ona baktım "Nasıl yani?" Dediğimde alayla güldü "Hani her evde benden olmalıymışya ben zaten seninleyim diğerlerine yazık" dediğinde ayağa kalktım "Ne o memnun değilmisin benden e o zaman git sen yaaa hepsine yetersin sen git git" dediğimde oda ayağa kalkmıştı oturma odasından çıktığında düşündümde acaba gidiyor mu? Tabi gider sen öyle boş boş konuş masal tabi ki gider hem onu bekleyen senden daha güzel ve kadınsı olan kırmızı rujlu kızlar bekliyordur. Öl masal öl ilk defa doğru dürüst bir sevgili yaptın onuda kaçır!!
"Imm Toprak Canım balım şekerim!!!" Dediğimde söylediklerimden tiksinircesine bana baktı. Haklıydıda balım ne Masal yaa!!!! "Masal iyi misin?" Dediğinde koşar adım ona gittim "Nereye?" Dedim ağlamaklı çıkan sesimle "Mutfağa ne oldu?" Dediğinde üzrine atlayıp sarılmıştım o yaptığıma ilk başlarda şaşırsada sonrasında ellerimi belimde hissettim "Masal güzelim bir şey mi oldu?" Dediğinde ondan ayrılmaya niyetim yoktu o yüzden ellerimi iyice kenetledim "Masal cevap ver güzelim korkmaya başlıyorum bak!." Dedi tekrar "Toprak gidiceksin sandım" dedim ağlayarak oda ellerini iyice yerleştirdi belime ondan ayrılmayacağımı anlamış olmalı ki "Atla" dedi kaşlarımı hafif çatarak "Efendim?" Dedim elleriyle beni kaldırırken bacaklarımı beline sardım yürüyerek koltuğa geçip oturdu beni kendinden ayırırken yüzüme düşen saçları geriye attı ve gözyaşlarımı sildi "Nereye gidebilirim ki Masal?" Dediğinde güldüm "Gitmez misin?" Dediğimde gözlerini devirdi "Ben sana söz verdim değil mi Masal hem bu sözü öylesinede vermedim çünkü ben-" dediğinde susmuştu "Eee sen?"dedim heyecanla "Portakal suyu istermisin?"deyip konuyu değiştirdiğinde ayağa kalktı elimden tutup benide mutfağa sürükledi "Yaa ama birşey diyecektin!!" Dedim
"Portakallar nerede?" Dediğinde daha çok sinir olmuştum ne diyeceğini biliyorum tabi ki ama niye söylemekten vazgeçti ki tamam Masal zorlamaya gerek yok nasıl olsa birgün elbet diyecektir.
"Bana telefonunu verirmisin?" Dedim bana portakal suyu hazırlerken "Tamam ama çok karıştırma" dediğinde omuz silkip "Tamam" dedim ellerini gösterip "Sen al" dedi "Tamam nerede?"dediğimde cebini gösterdi biraz çekinsemde zaten telefonu büyük olduğu için zorluk çekmeden aldım. Masaya geçip sandalyeye oturdum telefonu açmak için sabırsızlanırken şifre olduğunu gördüm dudağım kıvrılıp kaşlarım çatılırken gülüşü kulağımı doldurdu. "Ne o pek karıştıramamışsın sanki" dediğinde daha çok çattım kaşlarımı "Ya ya gülmede hadi aç şunu"dedim bir kaç sayıya tıkladıktan sonra telefonu elime verdi. Hemen galeriye girip resimlerine bakmaya başladım kendi resimlerinin arasında benimkileride görünce ister istemez sırıttım b-bi dakika o da ne!! B-bu tam ifşalık ya o elindeki havuçla tam bi tavşan olmuş!!! Neyden mi bahsediyorum? Üzerinde tavşan pijaması ve elinde de havuç olan Topraktan bahsediyorum. Bildiğin bizim Toprak ya gülmemek için kendimi sıkarken kendi telefonumuda sessizce elime aldım fotoğrafı kendime attım. İşte şimdi böğürsende birşey olmaz Masal!!! Telefonu cebime koyup onunkinide masaya koydum "Tavşancık sana havuç veriyim istermisin? Deyip kahkaha atmaya başladığımda ilk başta anlamamış gibi baksada sonradan telefonunu kavradı "Sikiyim Masal sen gördün mü onu?" Deyip sinirle yanıma geldiğinde geri geri giderken gülmeye devam ettim

********

Aradan 1 saat geçmesine rağmen şuan karşımda duran tavşancığa bakıp gülüyorum "Masal yeter artık tamam" dediğinde avuç içlerimi tırnaklarımı batırıp sustum "Senin sosyal medyada kaç takipçin var?"dediğimde gözleri büyümüştü "Masal güzelim ne kuruyosan o aklında hemen bozuyosun" dediğinde muzipçe sırıttım "Bi şartla"dediğimde devamını getirmemi isyercesine gözlerini gözlerime kenetledi "Yarım kalan cümleni tamamla" dediğimde kaşlarını o kadar çok çatmış ve sert bakıyordu ki açıkcası korkmuştum "Şimdi değil"dediğinde merakla sordum "Yaa neden?"
"Çünkü emin ol söyleyeceğim şeyi şuan duymak istemezsin" dedi zaten ne diyeceğini biliyordum benim tek istediğim onun ağzından duymak nerede ve nezaman olduğunun bir önemi yok kafamı sallayıp ona sarıldım
Sen demesende ben bol bol diyeceğim "Seni seviyorum Tavşan.."
"Masal!!!!"