SINAV

Hadi Geçirelim!

Merhaba canlar :)
Biraz uzun bir ara oldu ama ancak yetiştirebildim. Kısa bir bölüm oldu farkındayım ve ileriki bölümlerde telafi etmeye çalışacağım. Aslında bölüm başlarına yazmayı sevmem fakat bu sefer değişiklik oldu.

Geçen bölüme gelen yorumlar gerçekten beni çok mutlu etti. Özellikle @asinimes
(umarım doğru yazmışımdır) in yorumları çok güzeldi.

Yorum yapan ve voteleyen herkese çok teşekkür ederim :) E tabi yorumlarınızı eksik etmeyin. Görüşmek üzere :)

Son bir şey daha bir kaç bölüm çok sedefli oldu galiba sumeysin araya kaynadığını düşünmeyin önümğzdeki bölümde de onu göreceğiz mütüşüklü yetenekleriyle :)

Multimedia : temsili Sedef Akın

Hani böyle davetsizce bir yere götürülürsünüz kıramadığınız biri tarafından,sonra orada istemediğinizi hissettiğinizde kibarca müsade isteyip kalkacakken sizin bu hareketinizi içlerinden bir dangalak görmez ve ağzına geleni daha lafınızı bile söyleyemeden sayar. Böyle bir durumda ne olur? Her aklı yerinde bir varlık küplere biner.

Bu durumda bir de benim az buçuk normal insanlardan farklı olduğum var sayarsak bırakın küplere binmeyi ortada küp falan kalmaz.

Cansuya attığım pasla savrulduğu yerden arkadaşlarının yardımıyla kalktı. Erdem hoca ise ağzını açıp tek kelime dahi edememişti. Cansu arkadaşlarının kollarından kurtulup sinirle yerdeki basketbol topunu alıp bana attığında atik bir hareketle topu yakalayıp sektirip potaya attım.

Basket!

"E ne diyorsun?"dedim sinirle bana bakan Cansuya. Cansunun yüzünde ki sinirli ifade gittikçe artmaya devam ederken benimde ufak ufak keyfim yerine gelmeye başladı.

"Kendinize gelin!"

Erdem hocanın sesiyle Cansu denen kıza bakmayı kestim. Erdem hocaya döndüğüm sırada kafama yediğim topla neye uğradığımı şaşırdım.

Bu okulda bu kafama yediğim ikinci top ve daha ikinci günümdeyim. Sakinim. Sakinim. Sakinim. Duyduğum kahkaha sesiyle gülen kişiyi anında buldum. Bilin bakalım kim? Hadi hadi zor değil. Çok kolay. İpucu vereyim, mandıra öküzü olur kendisi. Doğru!

Tuğberk!

Hani şu kafama ilk topu atan mandıra öküzü. Allahım sen benim sinirlerime mukayet ol. Sıkılı dişlerimle arkama döndüm.

"Ay pardon canım. Ben tamam diyecektim."

Senin o sahte yüzünle o sahte ifadene sahte bir giriş yapar esaslı çıkarım!
Pardonmuş muş muş... Ay kıçım.

"Önemli değil canım ya demekki bu okulda bir tane değil birden fazla özürlü arkadaşımız var."

'Vurdu gol oldu!' diye buna derler. Bir taşla iki kuş. Nedense(!) kulağıma gelen kahkaha sesi kesildi.

"Sen kime öz-"

"Hocam şahsiyet basketboldan ne anladığımı görmek istiyormuş. Yani kendi kabul etti."

Erdem hoca ne diyeceğini bilemez bir halde bakıyordu bize. E adamda haklı. Ama en sonun da ne haliniz varsa görün der gibi bir bakış atıp tamam dedi.

"Hocam kuralları siz belirleyin başlayalım." dedim. Yemişim basketbol takımını osunu busunu.

"Tamam o zaman. Teke tek, kural ihlali yapmak yok 10 da biter."