Merhaba ben Deniz kısa bir zaman önce lise öğrencisiydim ama artık değilim belki geri dönerim okuluma ama bunun için düşünmem ve bazı şeyleri atlatmam gerek bunları başardığımda belki geri dönerim. Ben annemle yaşıyorum babam başkasıyla evli ve çocukları var nedenini bilmiyorum ama annem bana anlatacağını söyledi zamanı gelince öğreneceğim. Bu durumu kıskanmıyor değilim babamın çocuklarını deliler gibi kıskanıyorum ve onlardan nefret ediyorum ben babasıyla el ele parkta gezen hangi çocuğu görsem için için ağlardım. Geceler boyu beklerdim belki gelir diye ama o asla gelmedi ve böyle yaparak benden daha da çok uzaklaştı. Şimdilerde büyüdüm ben hayal kırıklıklarım ve hayatımda ki erkeklerin birer birer gitmesini izleyerek büyüdüm. Anneme gelecek olursak her anne gibi benim annem de dünyalar iyisi ve yaşını göstermeyen mükemmel güzellikte bir kadın .Adı Sinem ve beraber olduğu birisi var Sinan ağabey o kadar iyi ki tam anneme göre. Keşke hayatıma giren erkekler onun kadar iyi olsalardı. Neyse kafamdaki her düşünceyi bir köşeye attım ve yataktan kalktım banyoya girdim dişlerimi fırçaladım ve elimi yüzümü yıkadım şu son günlerde biraz kendime gelmeye başlamıştım. Banyodan çıkıp odama girdim hiçbir amacım yoktu ne gidecek bir yerim nede bir okulum derken aklıma okulum geldi her karesini özlediğim okulum ve okula gitmek istedim belki bu benim için doğru bir karar değildi ama onu görecek olmak beni heyecanlandırdı. Evet evet bugün kesinlikle okula gidecektim. Dolabımdan okul kıyafetlerimi çıkardım ve aynaya doğru yürüdüm inanmıyorum bu bebek karnımda günden güne büyümeye devam ediyor çok hafifte olsa kıyafetlerim dar olduğu için karnım belli oluyordu. Onu herkeslerden saklamak için salaş bir hırka giyindim tamam artık gözükmüyordu. Yanlış duymadınız karnımda bebek var ama ben onu istiyor muyum yoksa istemiyor muyum karar veremedim.Çantamı alıp uzun zamandır gitmediğim okuluma gitmek için yola çıktım okuluma yürüyerek gitmeye karar verdim. Okula her yaklaştığımda içimden fırtınalar kopmasına aldırış etmedim hem ben her şeyi unutmak için En yakın arkadaşlarıma kardeşlerime söz verdim onlar her şeyi biliyorlar ve bana hep destek oldular sürekli yanımdaydılar ama bunların içinde en sevdiğim arkadaşım bana en çok destek olan Nehir'di . Onun okulda olduğunu bildiğim için içimdeki güvenle okula girdim onun arabası da oradaydı ah acaba neden bu kadar şaşırdım bu normal bir şeydi çünkü o öğretmen ve bu saatte burada olması gerek. Bebeğimin babası benim canımdan çok sevdiğim adam. Yine bir kaç damla yaş aktı gözlerimden sorun yok alışkındım da zaten merdivenleri birer birer çıkıp sınıfa girdim ve sırama geçtim herkes şaşkın şaşkın bana bakıyordu onlarda haklıydı tabi merak ediyorlardı beni . Etrafıma bakındım Nehir yoktu ve diğerleri de bende onlar gelene kadar başımı sıraya yasladım ve gözlerimi kapattım. Ve birden Nehir başımda beni sallayarak uyandırmaya çalışıyordu. Kafamı kaldırdığımda inanılmaz derece sıkıca sarıldı bana bende ona canım arkadaşım benim. Ondan sonra Emir , Burak,Selin onlarla da sarıldık. Ders zili çaldı Nehir de yanıma gelip oturdu ve bu anları ne kadar çok özlediğini söyleyip durdu. Beni sordu kararımı sordu bebeğimi sordu ama ben bunları cevaplayamadım. Ve ona bugün sevgili öğretmenimiz Oğuz hocayla dersimiz olup olmadığını sordum ve ilk dersimizin onunla olduğunu öğrendim. Öğrenmez olsaydım keşke. Aradan iki dakika geçti ve kapı açıldı Oğuz Hocamız derse geldi. Herkes ayağa kalktı ve bende kalkmak zorundaydım ama o gücü kendimde bulamıyordum. Zorla da olsa kalktım yerimden sonuçta artık o benim sadece öğretmenim. Gözleri gözlerimle buluştuğunda yüzündeki şaşkınlık görülmeye değerdi. Biraz daha dikildikten sonra oturun deyip tam karşısında oturduğum masasına geçti. Gözlerindeki pişmanlığı görebiliyordum ya da ben öyle görmek istediğim için öyle görüyordum. Onu o kadar çok özlemiştim ki ama o artık başkasına aitti . Ve ben bu bebekle yapayalnızdım.
2 Ay Önce ...
Sabah sabah telefon alarmıyla uyanmak hiç adil değil bence. Zor da olsa sıcacık yatağımdan kalktım bugün koskoca yaz tatilini bitirmiş olarak okula dönüyorduk. Ve ben artık 11.sınıftaydım maşallah bana. Ne kadar büyümüşüm öyle. Neyse deyip içimden saçma sapan konuşmayı bırakıp alarmı kapatmayı akıl ettim. tam telefonu yerine koyacakken canım Nehir'im mesaj attı. Hadi kalk uykucu bir an önce okula gidelim de hemen bitsin diye mesaj atmış . Deli bu kız ya tamam diye bir mesaj attım ve kalktım sabah sabah ne yapılıyorsa onu yaptım diş fırçala yüz yıka falan. Sonra cici okul formalarımı giyindim. Saçlarımı da açık bıraktım iyi olmuştum iyi. Sonra aşağıya indim. Annem üzerini giymiş aşağıda beni bekliyordu. Annem özel bir şirkette çalışıyordu ve ailenden de varlıklı biriydi o yüzden hiç geçim sıkıntısı yaşamadık. Ama da yine de beni her istediği olan şımarık bir kız çocuğu olarak büyütmedi . İki yanağıma öpücük bırakıp
-''Meleğim çok tatlı olmuşsun ''. dedi
-''Teşekkür ederim anneciğim'' . diyerek boynuna sarıldım
-''Seni okula bırakmamı ister misin kızım?''
-''Hayır anneciğim biz Nehir'le beraber gideceğiz okula.''.
-''Tamam kızım dikkatli olun Nehir'i öp yerime ve benden selam söyle.''
-''tamam anneciğim hadi görüşürüz Sinan ağabeye selam söyle.''
deyip göz kırptım ve evden çıktım Nehir'le buluşacağımız yerde bekledim ve oda geldi zaten hemen birbirimize sarıldık ve yola koyulduk. Bu kız bitmek bilmeyen enerjisiyle sabah sabah ne kadar çok konuşuyordu ve nihayet okula yetiştik. Bahçede arabasının yanında duran ve acayip bir şekilde yakışıklı olan bir adam duruyordu. Vücudunu belli eden dar bir takım elbise ve güneş gözlükleri uzun boyu Allah'ım harikaydı bize yakın olduğu için günaydın kızlar deyip yanımızdan geçti biz Nehir'le şok olmuş bir şekilde cevap verirken o çoktan okula doğru girmişti. Ve bizde Nehir ile beraber onun ne kadar yakışıklı olduğunu konuşarak okula girmeye karar verdik. Allah'ım ne olur bu adam bizim okulda öğretmen olsun diye de içimden dualar etmeyi unutmuyordum tabii ki. Nihayet sınıfa ulaştık tüm arkadaşlarımla selamlaşıp öğretmen masasının önündeki sıraya geçtik çünkü tek boş sıra burasıydı şansımıza küfürler edip Nehir'le beraber oraya geçtik. Okulun ilk günü olduğu için öğretmen biraz geç gelecekti. Çünkü hep öyle olur. Biz bu süre zarfında arkadaşlarla koyu muhabbetlere dalmıştık tam o sırada kapı açıldı ve kapandı ama öğrencidir deyip kimse dönmedi bile ama kulaklarıma hoş ve bir müzik gibi karizmatik bir ses doluştu arkama döndüğümde okul bahçesindeki o yakışıklı adam geldi ve ayağa kalktık nehirle birbirimize bakıp gülüştük hocamızla selamlaşıp oturduk. O güneş gözlüklerini çıkartırken aynı zamanda tahtaya bir şeyler yazıyordu . Bize doğru döndüğünde o güzel gözleriyle baktı bize aman Allah'ım ben onun gözlerine hayran hayran bakarken konuşmaya başladı.
-Merhaba arkadaşlar benim adım Oğuz Aras Karan öğretmenlikte ilk yılım iyi anlaşacağımızı umuyorum aynı zaman da sizin sınıf öğretmeninizmişim.
diye konuştuğunda bana bakıp gülümsedi ben de ona gülümsedim . ve tüm sınıf memnun olduklarını dile getirdiğinde hepimizle tek tek tanışmak istediğini söyledi. İlk sırada ben olduğum için ilk ben başladım malesef .
- ''Benim adım Deniz. Bu okulda 3. yılım olacak. Adım gibi denizi çok severim. Kitap okurum ve gezmeyi severim ''diye kısaca kendimi tanıttım .
Memnun olduğunu dile getirip diğer herkesle de tanıştı. Ne kadar iyi birine benziyordu. Parfümünün kokusu da ayrıca güzeldi. Sanırım ben hoşlanmıştım ondan. Ne kadar saçma olsa da.
Teneffüs arası olduğunda da hemen telefonumu açıp facebook hesabımdan ismini aradım ismi pek yaygın değildi sanırım tıkladım ve o muhteşemliğiyle o çıktı karşıma fotoğrafı inanılmaz tatlıydı. Hemen ekledim ve kabul eder diye umut ettim.
Günler böylece geçti ve biz yeni öğretmenimizle çok iyi anlaşıyorduk ama bana bakışı biraz farklıydı nedenini bilmiyorum.
Odamda otururken telefonuma bildirim sesi geldi elime alıp baktığımda inanamıyordum. Oğuz Aras Karan arkadaşlık isteğimi kabul etmiş ve bana selam vermişti. Hiç zaman kaybetmeden selamına karşılık verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baba Gitti Kızım
ChickLitBen neye nereden başlayacağını bilmeyen tamamen hayatını yarım bırakmak zorunda kalan biriyim. Canımdan çok sevdiğim bebeğimin ya canına kendim kıyacaktım ya da onu babası olmadan da koruyup sevecektim.Ben ikinci şıkkı seçtim. Kim bilir belki babası...