VİDEO:Aynur Aydın '' DÖN BEBEĞİM''
Fotoğraf: AGAH
Annemin cenazesinin üzerinden bugün tam bir hafta geçti.Anneme son vedam beni bir hayli yıkmıştı.Artık bebeğimi aldırmayı hiç düşünmüyordum çünkü o bu dünya da bana ait olan tek şeydi.
Annemi toprağa verdiğimiz gün baya kalabalıktı mezarlık. Babam,Sinan ağabey, benim tüm sınıf arkadaşlarım ve ailelerinden bazıları,annemin ofisinden tüm arkadaşları, Sinan ağabeyin arkadaşları,Nehir,Selin,Emir,Burak ve OĞUZ ARAS KARAN....
O gün Nehir ve diğer arkadaşlarım beni yalnız bırakmadılar.Annem mezara konduğunda ben artık bu dünyada değildim. Çok kötü olmuştum ağlamaktan etrafı göremiyordum.Sonra birisi sarıldı bana beni kollarıyla sıkıca sardı Oğuz'du bu onun kokusuydu.Ona sarılan bedenim daha çok titremeye başladı ben bu adamı seviyordum her ne olursa olsun hep de severdim.Kulağıma eğilerek
-Deniz ağla ama kendini bırakma sakin olmaya çalış.
-Oğuz
-Söyle güzelim
-Teşekkür ederim.
Her ne kadar beni asla bırakma demek istesem de diyemedim.Çünkü biliyordum Oğuz beni bırakıp gerçekten sevdiği o kızın yanına gidecekti.
Her şey bittikten sonra her ne kadar birileri beni yalnız bırakmak istemese de ben yalnız kalmak istedim. Evde annemin anılarıyla baş başa kalmak istedim.Eve gelmiştim artık kapıyı açıp içeriye girdim.Gözyaşlarım yine akıyordu benden habersizce.Odama çıktım giyecek bir şeyler alıp banyoya girdim.Sıcak bir duşa ihtiyacım vardı.Duştan çıktıktan sonra biraz da olsa bebeğim için en azından bir şeyler yemeğe çalıştım.KEŞKE ZAMAN HEMEN GEÇSE DE BEN BEBEĞİME KAVUŞSAM.O kadar yalnızım ki.
İyi ki babam bana onunla gelip gelmeyeceğimi sorduğunda ona hayır demiştim. Zaten o da ısrar etmemişti pek fazla ne biçim bir babaydı hala anlamış değilim ondan nefret ediyorum keşke benim babam olmasaydı.
Zaten ben bu şehri İstanbul'u bırakıp gidemezdim.Annemi burada bırakıp gidemezdim. Oğuz'u da bırakamazdım.Onunla aynı şehirde nefes almak da yetiyor bazen.
Ağlama seanslarım bittiğinde bir hafta önce olanları unutmaya çalıştım evet annem gideli 1 hafta olmuştu.Bilgisayarımı açıp bir şarkı da açtım bebeğimle ilgili bir şeyler araştırdım.Acaba Oğuz'a hamile olduğumu söylemeli miydim. Hayır Oğuz bunu hak etmiyordu. Ama bebeğim o babasız büyümeyi hak ediyor muydu?Tüm düşüncelerimi bir köşeye attım.Dışarıya çıkmaya karar verdim akşam olmuştu ama olsun bir haftadır evde kapalıydım kimseyle de görüşmüyordum.Biraz daha kalırsam burada kafayı yiyecektim.Odama çıkıp üzerimi giyindim çantama bolca para koyduğumda hazırdım.Dışarıya çıktım bir taksi durdurup bir türkü barın adresini verdim. Buraya ilk Oğuz ile gelmiştik ve çok sevmiştim.Şimdi onsuz geliyordum. Nihayet yetişmiştim taksiden inip parasını verdim ve içeriye doğru girdim boş bir masa bulup tek başıma yerleştim.Birbirinden hüzünlü türküler söyleniyordu. Kendimi birden ağlarken buldum.Ben kendimden geçmişken yanıma güzel ve temiz giyimli bir adam yaklaştı .
-Yanına oturabilir miyim küçük hanım ?
-Şey tabi buyurun.
-Seni ağlarken gördüm ben ağlayan insanlara dayanamam yardım edebileceğim bir şey var mı ?
-Hayır yok teşekkür ederim.
-Anlat lütfen seni üzen ne ise dinlerim ben.
deyip cebinden bir peçete çıkarıp yüzümü sildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baba Gitti Kızım
ChickLitBen neye nereden başlayacağını bilmeyen tamamen hayatını yarım bırakmak zorunda kalan biriyim. Canımdan çok sevdiğim bebeğimin ya canına kendim kıyacaktım ya da onu babası olmadan da koruyup sevecektim.Ben ikinci şıkkı seçtim. Kim bilir belki babası...