Get Out | Age Of Ultron [Askıda]

I Can't Lose U Too.

Tony elindeki tablete kalemle belli aralıklarla vurarak bir şeyler yapıyordu. Maria ve Steve merdivenlerden çıkarken durum değerlendirmesi yapıyorlardı. Aslı Tom Felton resimleriyle kafa bulurken, Eva Bucky'nin nasıl bu kadar güzel olabildiğini resimlerine bakarak mırıldanıyordu. Diğer kişiler etrafa dağılmış, umurumda değillerdi.

Ben mi? Ben tek kulağımda kulaklık ile Traffic Rider oynuyordum. Steve'in kalın sesini çok da uzak olmayan bir yerden duydum. "Barton, bir şey buldum. Kimdi o?"

"Hay içine!" diye tıslarken telefonu fırlattım. Steve dikkatimi dağıtmıştı ve bir saniye kala oyunu kaybetmiştim.

Steve yanımıza Thor ile aynı anda ulaşıp elindekini Thor'a verdi. "Nedir o?" diye sordu Tony onlara ilerlerken.

"Bir mesaj."

Kaşlarımı çatıp kızlara baktım ama ikisinin de umurunda değildi. "Ne gibi bir mesaj?"

"Ultron, Strucker'ı öldürdü." diye açıkladı Steve. O sırada Thor sertçe tableti yanına ulaşan Tony'e vedi. Bruce'da resime Tony'nin omzunun üzerinden baktı.

"Olay yerine grafiti çizmiş. Bizim için." dedi Tony ve bana bakıp tableti masanın diğer ucundaki bana attı. Havada yakalayıp resme baktım.

"Bu işte bir iş var," dedi Nat düşünceli bir şekilde. "Yeni konuşma yapmışken neden mesaj göndersin?"

"Struker, Ultron'un bizim öğrenmemizi istemediği bir şey biliyordu."

Omuz silktim. "Bu kadar basit." diye mırıldandım.

"Eminim..." diye sesli düşündü Nat bilgisayarda bir şeyler yaparken. Birkaç saniye sonra konuştu. "İşte, Strucker ile ilgili tüm bilgiler silinmiş."

"Hepsi değil." diye reddetti Steve.

-

Biz kolileri çıkartıp karıştırmaya başlarken kızlara seslendim. "Kızlar! Neden kıç büyütmek yerine bize yardım etmiyorsunuz?"

Tony güldü. "Dile dikkat güzelim."

Kıkırdarken Steve ona ters ters baktı. Elindeki koliyi masaya koyup açarken konuştu. "Bilinen bağlantılar burada. Belki bir sürü arkadaşı vardır."

Thor fazlaca dağınık bir şekilde dosyalara bakarken onu dürttüm. "Etrafa atma, sonra onları geri toplamamız gerekecek."

Bana tip tip baktı.

"Ah, bunlar korkunç insanlar." dedi Bence küçük dehşet kırıntılarıyla.

"Durun," dedi Tony birden. O sırada kızlar yanımıza gelmişlerdi. "Bu adamı tanıyorum." dosyayı Bruce'dan aldı. "Afrika sahillerinde çalışıyordu. Kara borsa silah satıyordu."

Steve ona ters ters baktığında konuştu. "Toplantılar olur, insanlarla tanışılır. Ben ona bir şey satmadım." bize döndü. "Her şeyi değiştirecek yeni bir şeyden bahsediyordu. Gözü bir şey görmüyordu."

Masadaki dosyalara baktım. "Ne kadar bir Ultron."

"İşte," dedi Thor adamın boynundaki bir şeyi işaret edip. Kırmızı bir şeydi, kare gibiydi. Tek emin olduğum şey anlamını bilmediğimdi.

"Ah, dövme. Onda yoktu." dedi Tony resime bakıp.

"Hayır." dedik Thor ile aynı anda. Bir bakışla geçti aramızda. Bu yüzden onun devam etmesi için sustum. Adamın kollarındaki siyah dövmeleri gösterdi. "Bunlar dövme." adamın boynuna geldi. "Bu ise..."

"Damga." diye onu tamamladım.

Bruce bilgisayardan bir şeylere baktı. "Ah, evet. Afrika lehçesinde bir kelime. Hırsız demek." Bize omzunun üzerinden baktı. "En normal tabiriyle."