Get Out | Age Of Ultron [Askıda]

Baymax!

Medya, Liz'in elbisesi.

"Abi mi?" diye bağırdı hepsi birden.

"Ya abi, ağzım alışmış napıyım. Al işte bulabileceğim tek yakışıklı koca adayı da şimdi bana gelip 'sen benim dünya ahiret kardeşimsin' diyip ayrılcak. Bu kadar net yani." dedim ve ofladım.

Aslı elini omzuma koydu. "Abicim sana yakışıklı çocuk mu yok?"

Dudak büktü ve kendini yanıtladı. "Yok valla."

Nat alttan tekme attı. Eva da beni dirseğiyle dürttü. "Bak mesela Steve."

"Ne Steve'i be." dedim kaşlarımı çatıp.
Nat Steve'i işaret edince Steve'le göz göze geldik.

"Sana nasıl baktığını hiç fark etmedin mi?" dedi Nat fısıldayarak. Hani olur ya filmlerde biri diğerinin aklına girer falan. O tip bir fısıldama.

Ve ben de bu filmi bozarım dedim ve ona döndüm. "O bana mı bakıyo la?"

Aslı göz devirdi, Nat koluma vurdu, Eva ise "Lanet gitsin. Bu kız niye bu kadar odun," diye mırıldanıp kalkıp gitti.

"Ya ama ne yani, o tip bana mı bakar Tanrı aşkına."

Aslı dürtünce ona döndüm. "Bakıyor ama. Hemde böyle içi gide gide."

Kaşlarımı kaldırdım. "Nereye gidiyor ya? Daha karpuz kesecektik."

Nat konuşunca bu sefer ona döndüm. "Yani, bilmiyorum. Peggy'den sonra belki de birine bir şeyler hissediyordur. Hatta hissettiğini söyledi, ama kimden hissediyor?"

Cümlenin saçmalığına göz devirdim. "Bence kesin Aslı'dan"

Aslı Nat'e baktı. "Bence biz bunu bırakalım yanlız ölsün."

Gülümsedim. "Sonunda lan. Sonunda biri beni anladı." diyerek mutlulukla ayağa kalktım ve kızın iki yanağını avuçlarım arasında sıkıştırarak eğilip öptüm. "Aslanım be!"

Ardından kulenin ortasında akvaryum gibi olan laboratuvara ilerledim. İki bayan ise arkamdan söyleniyordu.

Bruce ve Tony'nin konuştuğu odaya daldım. "Tony!"

İkisi de durup bana baktı ve bir şey söylemek için yaklaştığı Bruce'dan uzaklaştı. Gülümsedi ve kollarını açtı. "Liz!"

Anında 5 yaşında kız çocuğu maskemi takıp ona baktım. "Demin bir film izledim. Altı Süper Kahraman. Orda çok tatlişko pofuduk ve tatlı bir robot vardı. Adı Baymax. Ona bana yapar mısın? Lütfeğğğğnnn."

Gözlerini kırpıştırdı. "Güzelim, nereden çıktı bu?"

Kaşlarımı çatıp somurttum ve kollarımı bağladım. "40 yılın başı gelip senden bir şey istedim Tony. İyi yapma!" dedim ve arkamı dönmek için hareketlendim.

Ama bu sadece ters psikolojiydi. Ve blöf. İkisinin karışımı.

Kolumu tuttu ve beni göğüsüne çekti. Hafifçe çırpındım. "Bırak beni."

"Tamam, yapacağım." dedi saçlarımı öpüp. "O Baymax'i araştırırım ve aynısını yapmaya çalışırım tamam mı?"

Gözlerim parlayarak Tony'e döndüm. "Ama pofuduk olsun tamam mı?" dedim küçük bir kız çocuğu gibi.

Başını salladı. "Tamam bebeğim." ardından beni serbest bıraktı. "Hadi parti hazırlıklarını kontrol et. Biz de Bruce ile bu konu hakkında ne yapabileceğimizi konuşalım."

Başımı salladım ve kapıya ilerlerken yanından geçtiğim Bruce'un hafifçe koluna vurup güldüm. Çıkmadan önceki diyaloglarını da duymayı bir şekilde başardım.