İlk defa bu kadar gururumu kıran bir şey olmuştu. Kalbimi beynimi hissetmiyordum. Sanki benim için hayat durmuş , herşeyimi kaybetmişim gibi oldum bir anda !
Sınıfa girdim ve sessizce ağlamaya başladım .
Duru sanki herşeyi biliyormuş gibi hiçbirşey sormadı..Benim düşüncelerimi bölen sınıf gelen hoca idi. Gözlerimi bluzumun kolu ile sildim. Çantamdan gerekli eşyaları çıkardım ve kaldığımız sayfayı açtım.
***
Teneffüs zilinin çalması ile Duru ' nun sınıftan çıkması bir oldu. Bende en iyisi peşinden gitmek diyerek onu takip etmeye başladım. Onu takip ederek kantin'e kadar çıktım. Daha fazla yaklaşırsam beni farkedecek diye kantin kapısından onu izlemeye başladım. Ama keşke onu takip etmeseydim. Çünkü onu Gökhan'ın yanında otururken görüyordum. Gökhan ile gülüşerek konuşuyorlardı. Ve Gökhan onun ELİNİ TUTTU ! Allahım. O kadar belliydi ki Duru'nun böyle bir şey çevirdiği ! Gerçekten biriyle dalga geçiyormuş gibi gülüşüyorlardı. Sanki o bendim ! Sanki benden bahsedip ne kadar aptal olduğumu düşünüyorlar ! ! Artık onlara bakamayacaktım.
Tam ağlayarak arkamı döndüm ki Oğuz ile göz göze geldim ve duraksadım. Ağladığımı gördü. "İyi misin ? Diyerek sordu.
"Evet çok iyiyim Duru sayesinde! Sevdiğim aşık olduğum ve senelerdir peşinden koştuğum çocuk ile el ele ve gülüşüyorlar . Diyerek bağırdım.Deli gibi ağlıyordum. Gelen geçen herkes bana bakıyordu. Hiç beklemiyordum ki Oğuzhan elimi tutup beni kantine sürükledi. Napıyosun diyerek engellemeye çalışsamda
Onun gücünü yenemedim . Elimi bırakmadı ve Gökhan'a diğer eli ile bir yumruk savurdu. Duru çığlık attı ve cırtlak bir şekilde Oğuzhan'a "napıyosun mal "diyerek bağırdı. Bende Duru 'ya olan hıncımı çıkarmak için kolunu tuttum ve hareketsiz hale getirdim. Bana korku dolu gözlerle bakıyordu ki suratına doğru tükürdüm ve " Sen benim onu sevdiğimi biliyordun ve buna rağmen Gökhan ile gülüşerek sohbet ettin ! Ama canımı böyle yakamazsın. Kaybeden ben değilim sensin ! " dedikten sonra hızla kantinden çıktım. Oğuzhan'ın bağırışını duydum ve bağırarak ağlamaya başladım . Oğuzhan arkamdan geliyordu ki kendimi tutamadım ve koşup ona sarıldım. Bana tesseli sözleri söylemeye başladı. Tek kelime dahi etmeden sınıfa çıktım. Çantamı aldım ve okuldan çıktık. Zaten o an yapabileceğim tek şey , tek çare okuldan çıkmak idi.***
Nereye gittiğimizi bilmiyordum sadece tek kelime etmeden yürüyorduk. Sessizliği bozan kişi Oğuz oldu.
-Neden onu seviyorsun ?
-Bu nasıl bir soru ?
-Yani şunu demek istemiştim. Onun neyinden hoşlanıyosun , hoşlanılacak bir tipi yok ki !
Bu söylediği komiğime gitmişti. Bunu farkederek benim elimi tuttu ve karşıma geçti.
-Sahile gidelim mi ?
-Tamam .
Elimi sıkıca kavradı ve sahile doğru yürümeye başladık .
Herşey çok ani gelişmişti. Ve ben daha Oğuzhan'ı tanımıyordum bile . Duraksadım ve Oğuzhan a baktım
-Bir dakka ya ! Bem seni tanımıyorum bile ! Nasıl böyle davranabiliyorsun !Beklediğimin aksine sırıttı
-Ben tanıyorum ama .?
-Ne alaka ya ! Daha bugün tanıştık . Neyin kafasını yaşıyosun sen !
-Of abartma tamam ! Duru bahsetmişti senden. Gayet iyi tanıyorum seni korkma . Sende zamanla tanırsın. " Dedikten sonra önüne dönüp ilerlemeye devam etti. Ama ben hala tereddüt ediyordum. Peşinden gelmediğimi farkedince arkasına dönüp yumuşak bir sesle " bana güvenebilirsin, demesi ile çarssizce peşine takıldım.
-Duru neden sana benden bahsetti ? Derdi neymiş hanımefendinin ?
-Sen gökhan'ı seviyomuşsun. Senin yüzünden Gökhan ile gizlice çıkmışlar. Zaten bende oyüzden sinirlenip yapıştırdım o lavuğa !
-Yani benden saklamış mı bu kadar süre ? !
-Evet malesef..
Konuşa konuşa sahile varmıştık. Ayakkabımı çıkardım ve elime aldım. Yumuşak kumlara basmak stresimi alıyordu. Beni az da olsa rahatlatıyordu. Oğuzhan bana bakıp kahkaha attı .
-Sende mi be ?
-Ne ben de mi ?
-Ben de kumları çok seviyorum.
Oğuzhan böyle dedikten sonra bir çırpıda ayakkabılarını çıkardı ve eline aldı.diğer eliyle de elimi tuttu ve hızlı adımlarla suya doğru gidiyordu. Bende peşinde olduğum için onla gittim. Ayağım soğuk suya değer değmez tiz bir çığlık attım. Ama oğuz pek rahatsız gibi görünmüyordu. .
-Napıyosun ya ! Islanıcaz ?
-Seni Kendine getirdim .
-Ne alaka ?
-Senin adın Deniz değil mi ?
Böyle bir espiriyi beklemiyordum . Ağzımı açıp ona baktım. Ve suratıma bir avuç suyu attı!
-Napıyosun yhaaa !
-Su cilde iyi gelir Güzelim . Ayrıca sen tiki misin ? Yhaa ne ?
Bu çocuk bana iyi geliyordu. İlaç gibi falan yani ..Bana iyi bir dost olacaktı.
Onu kolundan tutup sürükleyerek sudan çıkardım. Kuma uzandım ve onuda çekiştirip uzndırdım.-Ohooo ! Sen baya seviyosun kumu ha !
-Tabiki de ! Kum candır, gerisi heyecandır.
-Yaa ! Öyle olsun peki.
-Sen çok iyi birisin . Dost olalım mı ?
İşte sabah olduğu gibi yine suratını astı ve bana baktı.
-Neden suratını asıyosun ? Tamam tamam sormadım. Ama bana yardımcı olucaksın !
-ne için ?
-Gökhan ile birlikte olabilmek için tabi .
-Kızım sen akıllanmıyomusun ! Çocuk seni sevmiyo .
-Hayır seviyo. Evet seviyo ama söylemiyo işte.
Bu söylediklerimden sonra kaşlarını çattı ve kumdan kalkıp doğruldu . Üstünü çırpıp elini cebine koyarak Denizi izledi.
Bende ayağa kalktım. çırpınıp yanına gittiğimde elimi tutup çantamı koluna taktı ve sahilden uzaklaşmaya başladık.
