Şşt Fark Et

Ekonominin Faydaları

İhtiyacım olan (Ve olmayan) tüm eşyaları g*t kadar bavula tıkıştırdım.''Diş fırçanı aldın mı? Ya şarj aletini?'' diye soran Tan, bana şuan benden daha çok yardım ediyor.Eşyalarımı yerleştirmeme verdiği katkı (Hele ki benim beceriksizliğim yüzünden) hor görülemeyecek kadar değerli bir iyilik...''Aferin lan it sonunda bi işe yaradın!'' dedim bir yandan fermuarı kapatmaya çalışırken. Bana bir iç çekip ''Yav hehe'' bakışlarını attı ve çekmeceden n'olur n'olmaz diye yedek iç çamaşırı almamı söyledi.Benim daha önce almış olduğum uçuk pembe ve erkekliğin olduğu yerde ''Doğuştan XXL'' yazan baksırı aldı.Biraz baktı,sonra Bavulun ön gözüne tıkıştırdı.Hani böyle zilyon çeşit yemek alır biri ama yanında diyet kola içer ya.İşte ona atılan anlamsız bakış gibiydi.Garipseme ve anlamlandıramama.(Halbuki çok da severek aldığım bir dondur.)

Hani hep bişey unutulmuş gibi gelir ve içinize dert olur ya (Artı zaman geçiyor) işte öyle bişeyler var içimde.Ya bişey unuttuysam? Ya pantolonumu giymediysem? ''Ya bişey olursa'' düşüncesi yer bitirir içinizi...Ve işte o düşüncelere ilaç gibi gelen soru rahatlatır sizi. ''Paran var mı kanka?'' dedi.Duygulandım.Bakıştık.Kantinden tost almak için benden borç isteyen velet büyümüş ve bana ''Paran var mı?'' diyor ha? Bir sorun olursa ek para mutlaka yardımcı olur .Paranın konuştuğu devirdeyiz sonuçta.''Yok.Sıkıntı olmaz var bi 100 Euro.'' dedim gururlanarak.Ama bekliyorum yani ''Al belki lazım olur'' demesini.Ama demez.Düşüncesiz.''Tamam bana bi 10-20 bişeyler versene'' dedi.Tüm o duygu gitti.Elimi cüzdanıma attım,göz temasını bozmadan elime gelen 20 euro yu verdim eline.Neyse ya en azından kahvaltı yaptım.Benim için krep yapmaya kalktı ve yapamadı sonra ben ikimiz için yumurta kırdım.Ama olsun denedi sonuçta buda bişey. Yapamayanlar da var.

Biz hala evin içinde mal mal ''Eksik olan bişey var mı?''diye eşyaları kontrol ederken telefonum çaldı. Arayan adına baktım.''Kısa 2000'' yazısını her gördüğümde gülüyorum.(Bi ara 2000 içiyordu)Ama kudursun it! Hem bana posta koyuyor  hemde arıyor.Açmıyorum lan!
Karizmatik,yakışıklı,sempatik,taş ve üstünden başından mükemmeliyet akan yansımama bakıp bakıp poz veriyorum.

''Çok yakışıklısın''

''Saol,o benim mükemmelliğim''

''Haha'' aynadaki yansımamla uzun uzun pakışık harika görüntümü hafızama kazıyınca (Hiç egom falanda yoktur.Çok mütevaziyimdir) telefonuma baktım. Alp'ten 6 cevapsız arama.Pislik gibi buna sırıttığım için aslında sanırım kızılması gereken kişiyim.Ama sorun değil.Halledicem.En fazla ne kadar kızabilir ki zaten.''Arasam mı aramasam mı?'' diye düşünürken tekrar çaldı telefon.İkinci çalışta açtım.

''Niye açmıyosun!'' diye sinirle seslendi.

''İşim vardı.Birazdan seni almaya gelirim'' dedim.Selim'in 'Se' sini derken kapadım telefonu. Tan ile vedalaşıp çıktım evden.Bana olan sıcak davranışları beni sevindiriyorsada pek de havaya girmiyorum.Arabamı çalıştırdım.Burdan ilk Alp'in evine ordan haalanına gidicez.Zaten biletler hazır.Sadece gitmek var.

Evinin önüne geldim.Sıradan bir öküz gibi kornoya basıp geldiğimi haber verdim.Çekçekli bavulu kaslı kollarla kaldırarak indi merdivenlerden.Hiç ses etmeden bagajı açıp yerleştirdi sonra yanıma oturdu. Minik bir ''Merhaba'' diyip sustu.Bende ''Sana da'' dedim.Kös kös gittik tek kelime konuşmadık.Onun parfümünün çekiciliği ve kirli sakal yüzü.Ona cidden yakışıyor.

Kırmızı ışık ve sıkışık trafik.B*k var da hepiniz dizilmişiniz.En tuhafıda yandaki minibüs.Tamamı takkeli dedelerle dolu minibüs ,son ses mezdeke ile herkesi coşturuyor.Cuma namazı sonrası böyle görüntüler...Yakışmıyor.Bizimkide enseme şaplak atsın.Az önce enseme şaplak attı.Demin enseye vurdu.Ense 'şap' etti.Nasıl söylersem söyleyeyim bi anlam veremedim.Ona dönüp ''Amaç?'' dedim.''Çok güzel geldi gözüme'' dedi.Sevişirken bana şaplak atmayan adam trafikte enseme attı.Sorgulamadım döndüm önüme.Trafikte mi tartışıcam bu itle.(Ben bilinçli bir sürücüyüm)