Tanımsız

2K 103 9
                                    

''Eren! Versene lan sigarayı göt!!'' hayvan gibi bağırdı Murat.Dibimde olduğundan kulak zarımın patladığını sandım.Hepsi ayrı göt.''Al la! *mına kodumun evinde hepiniz benden otlanıyosunuz!'' dedi tersleyerek.''Torbacıyız diye bedavaya alıyoruz sanki! Sanada 10 lira bana da 10 lira.''

Saat 11 i azıcık geçmiş ama benim için yıllar gibiydi.Ortadaki sehpahayı bi köşeye çektik ve bezi yaydık.2 saattir afedersiniz ama g*tü  t*şağı yaya yaya keşlenirlerken bi s*kim olmuyordu.Şimdi akıllarına yeni gelmiş evi b*k götüreceği.Neyse.

''Bira ne y*rram rakı getirinde içek'' durumlarını az önce atlattık.Ki adamlarda iyice kıvama geldiler.Artık sarhoşluğun verdiği etkiyle gülmeler,s*kimsonik şakalar, t*şak muhabbeti (Bildiğiniz onun bunun t*şağından konuşuyorlar) ikiye katlandığından benimde artık ''Çıkarın beni laağğğğn'' diye bağırmama ramah kalmıştı.Ama sokakta size saldırıcak gibi duran bir köpek (benim durumum için köpek çetesi) görürseniz onu kızdırmayıp uslu uslu durmanız gerektiğinden fare gibi pıstım.

Adamlar Malbora'nın paketi açtılar herkes birer tek aldı (Bende dahil.Bana uzattılar şimdi almamak olmaz.) Hani ''Katık etmek'' vardır ya.Hah! işte bunlar onu çok yanlış anlamışlar.Bunlarla geçirdiğim saatler boyunca kendimi lisede kafasını dersten kaldırmayan inek,korkak tiplerden sandım.Adamlar  ''Keş'' lafında devrim yapmış.

Yaktılar sigaralarını.Ortam dumandan geçilmiyor.Pencere de açık değil.Yani ölüyoruz.Ama bişey diyim mi kafa da iyi yani şimdi.Sigara ortamı beni rahatsız etmez.Beni rahatsız eden tek şey bu manyakların hareketleri.Adamlar ekmeği sigara dumanına banıyorlar.

Şu torbacı (Eren dedikleri piç) eroin midir nedir (Artık en düşük ihtimalle) onu koydu sofraya.Ekmeğine yağı sürdükten sonra üstüne tuz niyetine döktü s*k kafalı.O böyle serpiştirirken içime çektiğim dumanı püskürttüm. 

''Abi nabıyosun? Ne bileyim tuz,karabiber ya da ne bileyim başka bişey  falan dök.'' dedim.Nabıyım.Demeden edemedim.

''Yok baharat sevmiyorum ben.Sağlıklı yaşam için uzak duruyorum'' dedi.Yüzündeki ciddiyeti s*ktiğim.ÇILDIRIYORUM!! Kafayı yiyicem!! Adamlar diyet yapmayı diyet kola içmek sanmış gibi. Diğerlerininde aşağı kalır yanı olsa s*kimi kesicem! 

Murat protein tozunu rakıya karıştırdı (Resmen buladı.Rakıya su katanı gördüm.Ama bu bir ilkti benim için.) Şu Çağatay da sarışın mavi-yeşil gözleri içindeki kekoyu kamufle ediyor. Ama şimdi bu adamları iki basit kelimeyle açıklamak zor.O yüzden anlatıyorum siz ne derseniz deyin.Ben kelime bulamadım.

Çağatay içeri gitti. Bir kavanoz ve sürmek için bıçak getirdi.İçinde beyaz sıvı beni tedirgin etmedi değil.  ''One?'' dedim.Hepsi güldü.''Boşver'' dedi eren. Artık yüzümde nasıl bir ifade varsa ya da sorduğum soru da mı bozukluk vardır bilemem ama bakıp bakıp gülüyorlar.

''Çağatay olum ne manyak adamsın?'' dedi Murat.Aslında hepsi ayrı manyak artı deli.''Şekerli bi tadı var aslında.Yenilen yiyeceğe göre değişir ama...'' diye pis pis güldü.Gözüm seyirmeye başladı.Yok canım daha neler?! Ebesinin *mı diyicem ama ettiğim küfür bile ''Abi ben bunu kaldıramıycam'' diyor.Ağlıycam lan şimdi.Sinirden ağlıyıp hepsini meyve bıçağıyla doğrıycam.DELİRTTİNİZ LAĞN BENİ!!

''İster misin? Ona bakma sen.Tiksinç şeylere bayılır.Al rahatlarsın'' dedi rakı bardağını uzattı.Aldım diktim kafama.Artık niye içiyorum bilmiyorum.Üzerime bir efkar, bir baskı,bir ağırlık...İçtikçe sarhoş mu oluyorum bedenim mi ağırlaşıyor? S*kimde de değil. ''*'' işareti bile artık 63 stayla gibi ağzına ne gelirse söylüyor.Diyicek ne söz var ne başka bişey. Aklım almıyor bunlar nasıl insan diye.Belki onların bu hallerine bakarak efkarlanmışımdır.

Anlayacağınız saat 12 gibi artık ben bir elimde sigara bir elimde rakı ortama iyice ayak uydurmuşum.Eren bir koltuğa kurulmuş kova çekiyor (Adamda bu işlerde usta olmuş.Malzemeleri aldı 2 dakikada hazırladı.Ne diyim haram ama helal olsun. Emek var sonuçta).Çağatay desen Üst kısmı çıplak vaziyette oturmuş sigara izmaritlerini sapık gibi ki sapık zaten , göğüs uçlarına batırıyor. Zevkine diyecek yok itin.(Eline zaten söndürüp verdiler.Bu gerizekalı kendine bi salaklık yapmasın diye.Piç olabilirler ama arkadaşlarına değer veriyolar )

 Murat da bildiğiniz bana yavşıyor.Elini omzuma atmış ''Ee senin memleket nere'' sorusundan ''Ananın kızlık adı ne'' sorusuna geçiş ne kadar zaman aldı bilemiycem.Anlamadımda.Zaman kavramını aşmışız çünkü.''Bir saat kaç dakika'' dese ''365 gün'' derim.Kafamda güzel hani.Kaçıncı şişe hatırlamıyorum.

''Bi yudum alıyım'' dedi aldı elimden şişeyi.Sonra geri verip '' Sırayla içelim'' dedi gülümsedi.''Yok kalsın'' dedim.Bozuldu.Astı yüzünü.Bana daha çok yanaştı ve ''Ama niye ne güzel eğlenmiyor muyuz?'' dedi. Sevimlileştirmeye çalıştığı yüzü gözlerimde cansızlaşıyordu.Ama bunun nedeni ne onu sevmemem ne de aklıma ansızın gelen Alp'in gülümsemesinin ne denli samimi içten ve sevgi dolu olup başkasına bakmak istememe fikri.Kimsenin onun gibi bakamayacağı aşikar.Ya da kimsenin onun gibi beni düşünemeyeceği. Ama gözlerimin ağırlaştığını hissettim.''Yorgunum'' dedim.Kafamı Murat'ın omzuna koyup aklımda Alp'i canlandırmaya çalıştım.O kadar muhtacım ki onun ''Ştt geçti'' diyen sesine ve saçlarımı okşayan ellerine...Ölü gibi yorgunum...Başım çatlayacak gibi.Bedenimdeki kan akmıyormuş sanki.Ortamdaki sigara, rakı,esrar ve diğer iğrenç şeylerin kokusuyla sarhoş olmuşum.Bayılıcak gibiyim.Hatta elim ayağım titriyor.Ben ömrümde yapıcağımı bir güne kıstırmışım gibi oldumuşum.Ölüm mü bu? Bana öyle geldi.Sesler bulanıklaştı.O denli bulanıklaştı ki ''İyi misin? Hey!'' diyen sesten sonra suların derinliklerine çekilircesine battım ve sesler boğuklaştı...Gözlerim kapandı ve o anda öldüm sandım.



Şşt Fark EtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin