EDEBİYATÇI TAKTI HACI

311 28 10
                                    

Multide Bukre var..

Şuan koridorda sinirle dolaşan gözü mor bir adet Furkan. Etrafımda tur atan 1 adet kanka Buseyi güldürmeye çalışan Serkan Serkanın esprilerine tüküren Buse. Köşede oturmuş öylece düşünen bir adet BEN.

Yeni okulumu düşünüyorum sadece. Orda nabarım alışırmıyım bilemem. Allahtan Busede var. Ama o okulda bir sürü sürtük eteği evde unutup gelenler var. Vede bir sürü TAŞ ÇOCUK var. Çarpılcam diye korkuyorum onlara taş demek bize kezban demek gibi bir şey

Furkan yanıma gelip diz çöktü. "Bak orda yaklaşan olursa direk anında beni arıyosun anlaştık mi prenses" kafa salladım. Konuşmak pek istemiyorum. Çünkü dünden beri ondan korkuyorum. Yine zorlarsa diye. Bu sefer beni kurtarcak bir BATU olmaya bilir.

Müdürün bize doğru gelmesiyle düşüncelerimden ayrıldım. "Bukre Buse hazır mısınız" "Evet hocam" biraz acıklı söylemişti Buse. Eliyle arabayı işaret etti. Tam ilerlicekken Furkan elimden tuttu.

Arabaya doğru geldiğimde arabanın Batunun olduğunu daha yeni anladım. Ufff yolda bunların ukalalıklarını mı çekicez. Arabanın yanına geldiğimizde Batu ve arkadaşı bize döndüler. Batunun gözleri önce gözlerime sonra Furkanla benim elime kaydı. Sanki o an gözlerinde biraz sinirlenme gördüm.

Furkan bana yaklaşıp " Bu piçlerin sana dokunmasina izin verme" ben cevap bile veremeden Batu lafı yapıştırdı. "Bunu dün kızı zorla öpmeye çalısan pezeveng mi söylüyor." Ooooo baya bi koydu yani. Bi dakka benim Furkanı tutmam gerekiyo.

Müdur Furkanı kolundan tuta tuta okula soktu. Buseyle bende arabaya bindik. Elveda okulum.
Kafamı camdan ayırıp Buseye dö düm. Oda benim gibi etrafa bakınıyodu. Sonra öne doğru elini uzatı. "Meraba ben Buse" öndeki çocuk bize döndü. Oha buda aşırı Tatlı ama Batu kadar değil. "Bende Arda bu pezevenkte Batu" Batu tek eliyle kafasına geçirdi. "Bende Bukre" dedim ortamı sakinleştirmek icin.

Yol boyu kimse konuşmadı. Öyle sus pus ilerledik. Son anda telefonuma gelen mesaj sesiyle elimi cebim attım. Tüm dikkatler üzerime gelmişti.

Gelen; kuzu sarması

Okula vardınız mı?

Gönderilen; kuzu sarması

Hayır az kaldı ama.

Telefonumu sessize alıp şortumun cebine koydum. Saçlarımi düzeltip konuşmaya başladım. "Ee bizim okul kıyafeti alabilceğimiz bi yer" "Biz ayarladık" fazla soğuk konuşmuştu. İki gün öncesine kadar ukala bey şimdi çok ciddi.

Arabadan indik. Şöyle bir baktım. Gerçekten güzeldi. Belki eğlenirim bu okulda. Önümüzdeki iki odunu takip ettik. Depo gibi bir yere geldik. Girişte Buse çekingence "Şey kantin nerde" "Yüru ben seni götürürüm." Batuda beni içeri çekti ve eteği uzattı. Ve bekledi. "Ne bekliyon çıksana" "Hayır burda durucam" hiç inatlaşcak havamda değilim "Iyi o zaman arkanı dön" bir şey demedem arkasına döndü. Hemen eteği üstüme geçirdim. "Çabuk olsana burda seni beklicek değilim" "Pardon beyfendi ama bi depoda bir kalasla etek giymek hiç kolay değil. Ayrica beklemek zorunda değilsin" "Hayır beklemek zorundayım çünkü senden sorumluyum" "Sondon soromloyom" blablabla. Arkasından dil çıkardım. " O dilini eline verir süpürge niyetine kullandırırım" tısladı resmen. Adama bak.

Üzerimi giyip dışarı çıktık. Buse çoktan giyinmişti. Onada çok yakışmış forma. Siyah etek beyaz gömlek siyah kravat kime yakışmaz ki.

Odun beyle kalas bey önde biz arkada yürüyoruz. Okulu turlıcakmışız. Müzik sınıfı hariç tüm sınıfları gezdik. Ama ben müzik sınıfına gitmek istiyorum. Geri dönüp müzik odasına ilerledim. Onlar fark etmedi tabi. Kapıyı açıp içeri girdim. Woww tüm aletler vardı. Gitari elime alıp Buray sen sevda mısını çalmaya başladım. (Müziği açabilirsiniz)

GENETİK PİSLİK   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin