~Bölüm 6~

319 91 42
                                    

Hazarın omzundan dürtükleyip kalkamasını bekledim. Kafasını kaldırıp bana baktığında "Ben çok heyecanlıyım çalışmaya gidelim lütfen." dedim. Kafasını sallayıp onayladı.

Sınıftan çıkıp müzik odasına girdik. İlk gözüme kestirdiğim sandalyeye oturdurdum. Hazar da karşıma oturdu.
Okul dağılmak üzereydi. Dayımdan izin aldığım için rahattım.
"Sence ilk önce hangi şarkıyı söylemeliyiz." dedim.
"Adele - Skayfall olabilir."
Adele'i çok sevdiğim için hemen kabul ettim.
"2. Olarak türkçe söyleyelim. Mesela Duman - Sor Bana Pişmanmıyım olabilir." onay istercesine gözlerine baktığımda kafasını salladı. "Son şarkıda canlı bişeyler olsun mesela Jessie j - Domino" son teklifime de onay verince "Bu şarkıları seçtik de ben nasıl söyliycem bunları?" dedim.
"Şuan sesini kimsenin duymadığını düşünüyosun ama yanılıyosun. Emin ol seninle çok şarkı söykedik." söyledikleriyle şoka girerken. "Ge-gerçekten mi?" diyebildim sadece. Gülümseyip "E-evet" dedi taklidimi yaparak. Utanıp kızarmaya başladım. Biri bana 'Naber' derken bile utanabilen bir iinsandım.O yüzden şu an kızarmam gayet normal. Benim yanaklarımın kızarıklığına bakıp gülümserken birden telefonu çaldı. Cebindeki telefonu çıkartıp açtıktan sonra "Ne var?" dedi. Ben ne kadar kaba olduğunu düşünürken o telefonu kapatmıştı bile. "Yağmur hadi kalk acilen gitmem lazım. Yarın telafi ederim. Seni eve bırakıyım." dedi.
Aslında burada kalıp piyano çalmak istiyordum o yüzden "Hazar sen git ben biraz daha burada kalıyım. Merak etme dayımı ararım o beni alır." bir an gözlerime baktıktan sonra "Tamam ama dayını mutlaka ara. Ve ben seni aradığım zaman mutlaka telefonunu aç." kafamla onayladıktan sonra gitti. Hemen cebimden telefonumu çıkartıp şarjına baktım. %10 du. Yeteceğini düşünüp telefonu sandalyenin üzerine bırakıp ayağa kalktım.
Piyanoya doğru ilerlerken kapının kapanma sesi geldi ve ardından kilit sesi.
Kirku bütün bedenimi eke geçirirken birden bire ışıklar kapandı.
Kapalı alanda kalma korkum vardı.
Kapıya doğru koşup kapıyı "Yardım edin." diyerek yumruklamaya başladım. Kapının ardından bi kız sesi gelince kurtulacağımı düşünüp sevindim. Bağırışlarımı daha da arttırırken kız konuşmaya başladı. "Boşuna bağırma seni kimse duymaz. Bu gününü burda geçirmek zorunda kalıcakcın masum kız." dedi sesindeki soğuklukla. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atarken hıçkırıklarım daha da arttı.
Korkum git gide artarken bilincimi kaybediyordum. Daha öncede böyle bir olayla karşılaşmıştım. O zaman yapmam gerekenleri yapmalıydım yoksa ölüme bile gidebilirdi.
***
(Yazarın ağzından.)

Kız kalçasının üzerinde kayarak kendini kapıyla duvar arasında olan boşluğa sürükledi. Kalbinin atışları neredeyse dışarıdan fark edilebilecek derecede hızlıydı. Duvarlar üstüne üstüne geliyordu. Midesi bulanmaya başlamıştı. Vücudundan terler akmaya başlarken bilinç altı yavaş yavaş kapanıyordu. Kalbinin hızlı atışları adeta dışarıdan duyuluyordu.

Bilinç altının kapanmaması için acıyı hissetmesi gerekiyordu.Kız tırnaklarını koluna batırdı. Delirmiş gibiydi adeta. Nefes alış verişleri artarken tırnaklarını daha da sert bir biçimde batırmaya başladı. Kolu yara bere içinde kalmıştı ama korkusu acının önüne geçiyordu. Gözlerini zar zor olsa da etrafta gezdirdi. Yanında ki cam bardağı gördüğünde yaşam için hala bir umudunun olduğunu anladı. 

Belki de hayat ilk defa kızın yüzüne gülmüştü yada sadece acı çekmesini istiyordu. 

Tir tir titreyen minik elleriyle bardağı yere atıp kırmaya çalıştı. İlk deneyimi başarısız olmuştu. Umudunu kaybetmeyip son kez daha denedi. Sonunda bardak kırılmıştı. Cam parçasını kollarına batırdı. Her tarafı kan ve yara içinde kalmıştı. Gözleri yavaş yavaş kapanırken cam parçasını bacağına son kalan gücü ile batırdı. Bacağından ve kollarından süzülen kanlar kızın bütün kıyafetlerine bulaşmıştı. 

Yağmurun içindeki son umudu da kullanmıştı. 

Kız öleceğine değil hatıralarını hatırlayamadığı için üzülüyordu. Annesinin yanına ulaşacaktı kız...

Gözleri kapanırken bir kaç kelime döküldü ağzından. "Senin gibi ölüyorum anne... Kanlar içinde..."

Kız gözlerini belkide sonsuzluğa kapatı. Annesi gibi kanlar içinde...

****

Çok kısa oldu biliyorum ama hemen paylaşmak istedim. Sizi çok sefiyomm <3 <3 



KuklaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin