bölüm 10

1.1K 67 10
                                    

Şaşkınlığım arabaya gidene kadar devam etmişti.Tabi ki Jaden da farketmişti bunu ama umrunda değilmiş gibi davranıyordu.O ön koltuğa oturmak bile kalbimin hızlı atmasına yetmişti.İkimizde konuşmuyorduk.Yola çıktığımızdan beri ben ona, o yola bakıyordu.Sanki birileri fişimi çekmişti ve ben öyle kalmıştım.Sessizliği bozan o olmuştu.

-Önceden de uyarmıştım..Bana öyle bakmayı kes..!

Gözlerime bakmasa bile beni kendine nasıl kitleyebiliyordu bu sinir insan ?Azarlayan sesi ayılmama biraz yardımcı olmuştu.Kafamı hiç birşey olmamış gibi camdan tarafıma çevirdim.Ve ağaçları saymaya başladım.Ama aklım hala Jaden'ın beni okula götürmeyi nasıl kabul ettiğindeydi.Evet son zamanlarda zoraki bir yakınlaşma yaşamıştık ama kendi soğuk tavırlarına rağmen hatta dışarı çok çıkmayan Jaden nasıl bir anda beni okula kendi arabasıyla bırakır olmuştu.Aklımda ki sorulara devamlı yenileri ekleniyordu ve artık sıraya dizip sormalıydım.Arabada olduğumuza göre Jaden sorularımdan kaçamazdı.Bu uçsuz bucaksız okul yolunda beni arabadan da atamazdı.Derin bir nefes aldım ve sözcüklerin ağzımdan dökülmesine izin verdim.

-Beni bırakmayı kabul ettiğin için teşekkür ederim..

Hayır yanlış kelime yığını !

Jaden konuşmadı, sadece başıyla onay veren bir hareket yaptı.Hiç cesaret verici davranmıyordu.Onun soğuk tavırları hala devam ediyordu oysa ki ben yaralıyken...

-Jaden..merak ettiğim birşey var.

Jaden alaycı,sinir bozucu bir gülümsemeyle,

-Sadece ' birşey ' mi?

Birşey kelimesini vurgulayarak söylemesi sinirimi bozsada konuşmama devam ettim.

,-Hayır..! Yani evet..

Tüm cesaretim toplayp hep merak ettiğim şeyi söylemek üzereydim işte.

-Öldürdüğün kız arkadaşın..

Jaden ani bir frenle arabayı sağa çektiğinde cümlenin devamı ağzımda kaybolmuştu bile.Emniyet kemerim olmasaydı,ön camın parçaları yüzümden zor toplanırdı.

-Sus! Bir kelime daha etme !

Uyuyan aslanı uyandırmıştım işte.Neden bu kadar sinirli olmak zorundaydı ki?! Yoksa patavatsızlığım mı tutmuştu yine..

-Benimle ilgili şeyleri merak etmendeki sebep ne?Kendini ne sanıyorsun sen ?! 17 yaşında ki bir kızın hakkımda biyografi yazmasına yardım edecek kadar aptal değilim.

Jaden öfke saçan kelimelerini düşünmeden üstüme boşaltıyordu.Onu önceden de böyle görmüştüm fakat söylediğim şey onu gerçekten sinirlendirmiş gibiydi..aslında haklıydı da.Cümleye 'öldürdüğün kız arkadaşın ' diye başlayan gerçekten salak olmalıydı ve oda bendim..

Koltuğuma yapışmış bana ettiği hakaretleri sindirmeye çalışıyordum fakat kendi limit noktamı taşırmasına da az kalmıştı..

-Hiç kabul etmemeliydim..Seninle aynı yerde kalmanın ne kadar kötü olduğunu unutmuşum. 1 saat boyunca katlanmak zorundayım şimdi de ! Eger bir soru daha sorarsan...

Daha fazla dinleyemiceğimi biliyordum ve kotamı dolduran sinirle lafını böldüm.

-Demek öyle ha! Benimle geçireceğin 1 saatte eminim beyin hücrelerinin hepsi ölmüş olur.O yüzden zaten hasarlı olan beynini tamamiyle çökertmek istemem.Bu güzel arabanı eve döndürebilirsin.

Büyük bir hışımla arabadan inip kapısını bütün gücümle çarptım.Bomboş olan yola ne yapacağımı bilmez bir şekilde atmıştım kendimi.Arkama bakmadan hızlı bir şekilde yürüyordum.Evimizin okula bu kadar uzak olmasını hiç bir zaman sevmemiştim zaten yol yeterince korkunç ve uzundu.Arkamdan gelip gelmediğini merak ettim.Merakıma yenik düşüp,arkamı döndüğümde yaşadığım hayal kırıklığı kalbimi acıtmıştı.Jaden'a artan nefretim bir orduyu bile yıkabilirdi o an çünkü arabadan resmen eser yoktu.Acımasız pislik,taş kalpli ucube..ona bunu ödeticektim.

Sabahın soğukluğu iyice içime işlesede  karşıdan gelen kırmızı arabayı gördüğümde adımlarımı hızlandırıp arabaya otostop işareti yaptım.Araba önümden geçip gitmişti..

İçlerinde hiç mi insanlık kalmamış, diye düşünürken araba yavaşça geri gelip,camı açtı.

-Afedersiniz efendim,servisimiz bugün gelemedi ve benim okula yetişmem gerekiyor.Sizin için sorun olmazsa beni götürebilir misiniz?

Jaden'ın beni bırakıp gittiğini adama söyleyecek değildim.Kendi gururum yüzünden bu hallere düştüğümü anlamasını istemiyordum.

Adam, gözleriyle beni süzdükten sonra,

-Tabi ki tatlım atla ! diyerek beni ön koltuğa yönlendirdi.

Adamın herkesle böyle samimi konuştuğunu düşünüp aldırmadım.Ön koltuğa geçmek üzere kapıyı açtığımda arkada oturan 4 herifin tekin olmadığını anlamam uzun sürmemişti.

-Tatlım?! Hadi otur şu koltuğa daha çok yolumuz var , diyen adama bakmak içimden gelmiyordu.Kapıyı kapatıp penceresinden kafamı uzattım.

-Sanırım fikrimi değiştirdim.Hava çok güzel görünüyor,yürüsem daha iyi olur..Ve tabi midem de bulanıyor biraz..Arabanızı mahvetmek istemem..

Adamın yaşadığı hayal kırıklığı yüzüne kızgınlık ifadesi olarak yansımıştı.

-Olmaz! Seni bu uçsuz bucaksız yolda tek başına bırakamam.Senin gibi güzel bir kızı rahat bırakmazlar..

Sinsi bir gülümsemeyle amacını çoktan belli etmişti.Korku ve soğuk birleşip ağzımı titretmeye başlamıştı.Adam korktuğumu anlamıştı ve kapımı içerden tekrar açmıştı.Seçim şansı sunmuyordu bana.Arkadaki adamların iriliğiyle benim kaçıp,saklanma şansımın hepten uçtuğunu anlamıştım.

-Teşekkürler,siz beni merak etmeyin , deyip kapıyı kapattım.

Koşar adımlarla okul yolunu tutmaya başladım ama bu adamlar vazgeçmeyi bilmeyen tiplerdendi.Büyük fiyakalı arabasıya bana çoktan yetişip,önümü kesmişti bile.Ormana kaçma düşüncesi aklımdan geçsede beni orda daha rahat yakalayacaklarını biliyordum.Kanımın son damlasına kadar direnebilirdim ama bu 5 iri adamı alt edemezdim.O güç bende olsa bile o güven bende yoktu..

Arka kapıdan çıkan 2 iri adam bana iğrenç bir gülümsemeyle gel işareti yaptı.

1. adamın kulağına yumruk atıp ellerimle gözünü çıkarabilirdim. 2. adamın uzun saçlarını bütün gücümle çekip boynunu kırabilirdim. Evet işe yarayabilirdi belki  ama ben yapabilir miydim emin değildim.Bana daha çok yaklaştıklarını gördüğümde planı iptal edip koşmaya başladım.

Onlar için sorun olmamıştı 48 kiloluk bir kıza yetişmek.Uzun saçlı adam kolumdan tutup arabaya sürüklemeye başladı diğer adamsa o pis ellerini ağzıma kapamıştı.

Hayır..! Hayatım Jadenla yaptığım kavga yüzünden mahvolamazdı.Son bir güçle kolumu tutan uzun saçlı adamın en mahrem yerine tekmeyi indirmiştim.Acı dolu feryadıyla ormanda yaşayan kuşların uçmasını sağlamıştı.Diğer adam sinirlenip elini kaldırdığında ağzına yumruk yemesiyle yere yığılması bir olmuştu.Vuranın kim olduğuna bakamadan büyük bir patlamayla arkamı döndüm.Otostop çektiğim kırmızı güzel araba  ateşler içerisinde yanıyordu.Kafamı çevirdiğimde nefesini sabitlemeye çalışan Jadenla göz göze geldik.Jaden elimi tutup beni hızla kendine çekti. Elleri nazik bir şekilde yüzümü çevirdi ve yeşil gözleriyle yaralanıp yaralanmadığıma bakıyordu. Bana zarar vermediklerine emin olduğunda ellerini yüzümden çekip,soğuk tavrına tekrar büründüğünü göstermişti.Endişe dolu ,yeşil gözleri bir anda boş bakan bir çift göze dönmüşlerdi.

Yanan arabanın dumanı havaya savrulurken yaşadığım şeylerin rüya olup olmadığını bilmiyordum...

Sessiz YabancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin