bölüm 8

1.4K 76 10
                                    

Kolumdaki sızının yoğunluğu kabusun hala devam ediyor olduğunu gösteriyordu.Başımın dönmesi eskisi kadar olmasada etkisini sürdüyordu.Yine aynı nemli,karanlık odada olacağımı düşününce gözlerimi hiç açmak istemediğimi anladım.Hala yaşadığıma göre birşeyler iyi gidiyor olmalıydı.Biraz cesaretli davranıp gözlerimi beyaz ışığın aydınlattığı odaya karşı araladım.

Hayatımın en baskı dolu,savunmasız ve mutsuz anlarını bu odada geçirdiğimi hatırladım bir an.Ve birden Jaden'ın kalbimi delen sözleri gelmişti aklıma.

"Aciz vücudunu odamdan çıkar.Yoksa kendime hakim olabileceğimi sanmıyorum."..

Peki şimdi neden benim aciz vücudum onun yatağındaydı ki?

Koluma hala bağlı olan boruyu çıkarmak istedim ama canımın acıyacağını düşündüğüm için vazgeçtim.Yavaş bir şekilde yataktan doğrularak dik oturdum ve etrafı incelemeye başladım.Önceki gelişimde korkudan dikkat edemediğim oda aslında çok sade ve düzenliydi.Komodinin üstünde parlayıp,gözüme çarpan nesne dikkatimi çekmeyi başarmıştı.Jaden'ın üstümü bu tehlike saçan cisim için aradığı çok açıktı. Dokunmamam gerektiğini biliyordum ama Jaden odada yokken bu fırsatı kullanmalıydım.

-Neden bu kadar meraklısın sanki ?!

Jaden kapı eşiğinde dikilmiş elinde yemek dolu bir tepsiyle bana söylüyordu.Nesnenin kabzasından tutacağıma sivri yerinden tuttuğumu elimdeki ıslak sızı sayesinde farkettim.Jaden çattığı kaşları altından bana onaylamayan bir bakış attı.Ben kanayan elimin yarasına bastırarak kanı durdurmaya çalışırken Jaden yanıma gelip elimi kendi avucunun içine alarak yaranın derinliğine baktı.

-Belayı nasıl bu kadar iyi çekebiliyorsun anlamıyorum..

Jaden'ın bana gösterdiği tavırlara karşı ne cevap vereceğimi bilemiyordum.Daha doğrusu onu sinirlendirmemek için sessiz kalıyordum.Ne kadar azarlarsa azarlasın onu terslemek içimden gelmiyordu.Bu odada canlı bir şekilde nefes alıyor olmam sanırım onun sayesindeydi.Sessizce elimi sararken onu izlediğimi farketti.Gözlerini yaptığı işten ayırmayarak sitemli bir şekilde konuştu.

-Bana yiyecek birşeymişim gibi bakmazsan sevinirim,korkutuyorsun beni.

-Sana bakmıyordum.

Bunun doğru olmadığını ikimizde biliyorduk ama yinede söylediği şeyi inkar etmek zorunda hissettim.Elimi sardıktan sonra bir daha dokunmamak üzere bıraktı.

Kolumdaki borunun neden hala orada olduğunu sormak istedim.

-Kolumda neden hala bu şey bağlı.

Jaden gözlerini koluma çevirip soğuk bir sesle cevap verdi.

-Kaybettiğin kanın sana geri yüklenmesi gerekiyordu.İlerleyen saatlerde kendini kötü hissedersen tekrar kan takviyesi yapmak zorunda kalabiiriz.

O odada çaresiz bir şekilde kan kaybederken beyaz gözlülerin beni izlediğini hatırlayıp ürperdim.

-Peki onlar?Beyaz gözlüler? Onlara ne oldu?

-Çok soru sorduğunu söylemiş miydim?Jaden alaycı bakışlı gözleriyle bana bakıyordu.

-Cevap ver.

Sesimin bu kadar yüksek çıkmasına ben bile şaşırmıştım ama kanımı çekenlere ne olduğunu bilmek istiyordum.Jaden derin bir iç çekişten sonra cevap verdi.

-Seni tutsak edenleri elini az önce yaraladığın aletle öldürdüm.Geri kalanı nerede bilmiyorum.

-Dahasıda mı var?

-Binlercesi.

Jaden bunları söylememesi gerekiyormuş gibi gözlerini kaçırdı.

-Onlar ne tür yaratıklar? O kadının yüzü çürümüş et kadar kötü görünüyordu.

Jaden cevap vermedi.Beni meraktan öldürmeyi çok seviyordu biliyorum ama vazgeçmicektim.Kaçırılıp,alıkonan bendim buna hakkım vardı.

-Jaden onlar ne? 

Sesimin keskinliği artık cevap vermesini söylüyordu.Jaden uzun bir sessizlikten sonra ayağa kalktı.

-Bunu sana söylememeliyim ama beni rahat bırakmayacağını biliyorum.Onlar..Onlar bedensizler..Yani yerleşebilmek için zayıf,güçsüz bir beden bulup kendi bedensiz ruhlarını aktarıyorlar.

Dünyada bizim dışımızda varlıkların yaşadığını biliyordum ama bu kadarını ben bile hayal edememiştim.Söylediklerini sindirmeye çalışsamda sessiz geçen her dakika kafamda yeni sorular türetiyordu ve bunlar saçmalık derecesinde korkutucuydu.Koca bir yumru boğazıma takıldığı halde onu geri gönderip merak ettiğim en gereksiz soruyu sordum.

-Peki neden ben?

Çünkü sen meraklının tekisin ! Neden sanki o çok sevdiğin mozzarella peynirini yemeye devam etmedin kii ?

Dudağının çizgisi hafif yukarı kıvrılmış gibi görünüyordu ama yinede gülümseyip gülümsemediğinden emin olamıyordum.Ancak boynuna gelebilicek kadar kısa boyum ve onun gerçekten uzun bir vücudu vardı.Tepeden baktığı için gülümsemiyorda olabilirdi.Ve zaten onun yatağına oturmuşken bunun mümkün olmadığın düşünüyordum.Çünkü bulunduğumuz duruma hiç mi hiç uygun değildi.

-Senin işe yaramaz,zayıf bedenin onlar için cazip görünmüş demek ki.

Bak.Yine.Sanki yaşadığım şeyler normalmiş gibi  hiç çekinmeden beni aşağılayabilmesine hayret ettim.Garipti.

-Komik değil.!

-Gülme o zaman.

Ah-a ! Kolumdaki upuzun hortum yardımıyla, nerden geldiği belli olmayan bir kanın vücuduma aktarımına şahit olurken mi ? Hiç sanmıyorum.

-Biliyor musun,merak etmiyorum.Beni aşağılarken komik teorilerine güleceğimide sanmıyorum.Beni kovduğun bu değerli odandan gitmenin vakti geldi galiba.Ama baksana.Bu aciz vücudumu sen çıkarmak ister misin ?

Yine sinirlerime hakim olamamıştım işte.Olan bitenleri deli gibi merak ederken çenemi kapalı tutmam gerektiğini kendime hatırlatmalıydım.Ama çektiğim ahkamı devam ettirecektim sanırım.

Kanı çekilmiş  torbaya bağlı olan boruyu kolumdan  çektim.Canım feci yansada tavrımı koruyup,yataktan büyük bir hışımla kalktım.Jaden'sa  yerinden kımıldamamıştı bile..

Jaden bana duyamayacağım kadar kısık seste  birşeyler söylerken,aşırı kan yüklenmesi sonucu başımın döndüğünü hissettim.Ayaklarım vücudumu taşıyamamış olacak ki tam yere yığılacakken iki güçlü kol belimden tutup,yüzümü göğsüne bastırdı.Vücudundan yayılan kavun aromalı sabun kokusu başımın dönme etkisini daha da fazla artırıyordu ve bunun hoşuma gittiği düşüncesi hatırlayacağım son şey olacaktı sanırım.

-Böyle küçük birşey nasıl bu kadar inatçı olabilir?! dediğini duymuştum sadece.Jaden bana söyleniyordu.Onun göğsüne yatmış vaziyette çok komik göründüğümü bilsemde buna aldıracak kadar kendimde değildim.

-Sanırım biraz daha dinlenmelisin..diyerek beni yatağa yatırdı.

Ve yüzümde dolanan soğuk ellerin son hissettiğim şey olduğuna yemin edebilirdim..

ARKADAŞLAR BİRKAÇ GÜN HİKAYE YAZAMAYACAĞIM GİTTİĞİM YERDE MALESEF İNTERNET YOK BU YÜZDEN BİRAZ GECİKİCEK..UMARIM YORUMLARINIZI VE BEĞENİLERİNİZİ EKSİK ETMEZSİNİZ..GELDİĞİMDE TELAFİ EDECEĞİME EMİN OLABİLİRSİNİZ..TEŞEKKÜRLER ŞİMDİDEN.

Sessiz YabancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin