İNTİKAM ZAMANI

27 5 0
                                    

Sınıfın kapısını sertçe kapatıp cebimden telefonumu çıkarttım.
"Adnan hemen beni şirkete yakın olan yeni bi koleje kayıt yapıyorsun sınıf ta hocayla tartışdım."
"Sadece tartıştığına emin misin?"
"Yani kısmen tamam neyse uzatma dediğimi yap." dedikten sonra telefonu kapattım. Bana karşı herkes saygılı olmak zorunda 11 yaşından beri tek başıma hayatın zorluklarını aştım hâlâ da aşmaya devam ediyorum. Sınıfta bana ukala herif diyor. Sen kimsin ya neyse sinirlerimi bozmıyacam. Eve gidip spor yapayım bari. Arabaya binip eve gittim. Aşağıya inip boks eldivenlerimi almadan önce şortumu ve rambo atletimi giymiştim. Ardı ardına kum torbasına ayaklarımla yumruklarımla sert darbeler indiriyordum 1 saatin sonunda kendimi yere atmıştım. Yerden ağır hareketlerle kalkıp mutfağa gittim Ayşe teyze sarma yapmıştı. Ayşe teyze annem ve babam öldükten sonra şirket tarafından tutulan maddi durumu kötü olan biri idi. Hafta içi her gün gelip yemekler hazırlayıp evi toplayıp bana görünmeden çıkar giderdi. Maaşınıda fazlasıyla alırdı. Neyse masanın üzerinde bir tabakta sarma ve üzerine de yoğurt dökülmüştü. Ekmeklikten ekmek alıp yemeğimi yedim banyoya girip kısa bir duş aldım. Duş alıp mor şortlarımı ve üzerine de sıfır kol beyaz bir tişört giydim. Telefonumdan Adnanın numarasını tuşlayıp aradım. İkinci çalışta açmıştı.
"Adnan hallettin mi okul işini?"
"Hallettim okulun adresini ve sınıfınızı mesajla yollıyacam birazdan."
"Sağol Adnan bir sorun yoksa kapatayım telefonu."
"Yok sorun falan da yarın şirkete gelicek misin?"
"Bilmiyorum belki şimdi kapatmam lazım işler sana emanet kapatıyorum." Deyip telefonu kapattım. Uykuma söz geçiremeyip alarmı kurup uyudum.

°°°°°°°°°°
Alarmın gürültülü sesi ile uyandım. Hemen banyoya gidip rutin işlerimi halledip çıktım. Dolaptan koyu mavi kot pantolonlarımı üzerine beyaz V yaka bir tişört, tişörtün bir kısmını pantolonumun içine koyup diğer kısmını dışarda bırakmıştım tişörtüm salaş bir şeydi. Saçlarımı dalgalı bir şekilde bırakıp beyaz bilekte biten spor ayakkıbalrımı giydim. Tişörtümün üzerine siyah deri ceketimi giydim. Siyah sırt çantamıda aldım.Kahvaltı yapmadım iştahım yoktu. Arabanın anahtarını alıp evden çıktım. Arabaya binip Adnanın attığı mesaja baktım
Gönderen:Adnan
*Üstün Koleji, 12/A* Adres:.........
Gönderdiği adrese gittim. Karşımda büyük Harflerle yazılmış Üstün koleji yazısını görünce istemsizce huzursuz oldum demekki buranında hayrı olmayacak bana diye içimden geçirdim. Arabadan inip kapıyı kapttım. Herkes bana bakıyordu normaldi çünkü herkes forma içindeyken ben serbest kıyafetleydim. Zilin sesini duydum herkes sınıflara giderken bir hoca beni durdurdu.
"Kızım bu ne kıyafet?"
"Hocam ben yeni öğrenciyim ilk günüm yarın forma ile gelirim. "
"Pardon kızım kusura bakma." Başımı sallayıp sınıfımın yolunu tuttum. 2.katta 12/A sınıfını gördüm. Sınıfın kapısı kapalıydı hiç kapıyı çalmadan içeri daldım. Uu içerde hoca vardı çok sert. Bana kaşları çatık bir şekilde bakarak
"Yeni öğrenci misin?"
"Aynen."
"Geldiğin yerde sana kapı çalma adabını öğretmediler mi?"
"Yok be, ne öğretmesi inşallah siz öğretirsiniz."elimi dua edermişçesine havaya kaldırdım.
"Terbiyesiz, böyle konuştuğuna bakılırsa babanın parasına güveniyorsun."
"Yok ya nerde o günler." Hocanın yanına gidip kulağına "Benim babam öldü de bu yüzden bir türlü onun parasına güvenemiyorum ya." Diye fısıldadım hoca üzüntüyle karışık şok olmuştu. Bayan hocaydı yaşlıydıda garibim gidip omzuna teselli edermişçesine vurup
"Üzülme kız geçer bugünlerde. "
"Neyse yavrum kusura bakma sen boş olan bir sıraya geç." Sırıtıp arka tarafta bir boş sıra gördüm. Bir çocuk oturuyordu bana sinirli sinirli bakıyordu çocuğun yanına oturup
"Bana niye öyle bakıyorsun seni bir yerden tanıyor muyum?" Böyle dememle çocuk daha çok sinirlendi
"Sen benle dalga mı geçiyorsun, sana bir daha seni görmiyeyim demedim mi?"
"Ooo hatırladım seni bar,kavga,araba.Peki sen benim ne dediğimi hatırlıyor musun?" Sıraya yayıldım ellerimi kollarımda birleştirip Hocaya doğru bakıp yanımdaki çocukla konuşuyordum.
"Hatırlıyorum. "
"O zaman sorun yok." Göz ucuyla yanımdaki çocuğa baktığımda o da benim gibi sıraya yayılmıştı ama halinden memnun bir tavrı vardı ve muzip bir şekilde gülüyordu neyse çıkar kokusu.
Zil çalmıştı. Yan sıradaki çocuk yanımda kine seslenerek
"Kaan abi ne yapıyoruz?"
"Çok şey yapacaz Altay. " ne kast ettiklerini bilmiyorum ama ikiside kahkahayı patlattı. Kaan denen çocuk yanımdan ayrılarak sınıftan çıktı bende telefonla uğraşıyordum. Yanıma bir kaç kız gelip tanımadığım biri elimdeki telefonu çekti ellerimi birleştirerek sakince ve gülümseyerek kafamı kaldırdım.
"Bir sorun mu var kızlar?"
"Bak kızım kısa ve öz Kaan dan uzak duruyorsun. " o sırada Kaan ve arkada bir kaç kişi ile sınıfa girdi.
"Tamam şimdi telefonumu alabilir miyim?" Kız yanındakilere gülerek çenemi okşadı ve bu arada Kaanlar bizi izliyordu.
"Ya ne kadar tatlı bir kız korktun mu sen bakiyim korkma yemeyiz." Sırıtarak ani bir hareketle yerimden kalkıp kızı duvara yapıştırıp dirseğimi boynuna yapıştırdım.
"Çok korktum tatlım izin verirsen telefonumu alıcam. "diyerek Telefonumu çekip kızı bıraktım yere öksüre öksüre yapıştı. Çantamı sıradan çekip duvar kenarındaki en arka sıraya geçtim. Herkes bön bön bana bakıyordu yanıma Kaan sinirli bir şekilde geldi.
"Kaancım kusura bakma ya kızı biraz incittim." Kaan birden surat ifadesini değiştirerek gülerek
"İyi yaptın." dedi ve yanımdan ayrıldı. O sırada hoca derse girmişti herkes sırasına oturmuş bana tip tip bakıyordu bende gülerek
"Sıra sıra bakın böyle çok komik oluyorsunuz. " dedim ve kafamı sıraya koyduğum gibi uyudum.
Kafama bir şeylerin dökülmesiyle uyandım kafamdan aşağı un ve buz dolu bir kova suyu başımdan aşağı dökmüşlerdi. Gözlerimi temizleyip gülen kişilere bakınca başta Kaan ve dövdüğüm kız olmak üzere herkes gülüyordu.Çok sinirliydim ama öğrendiğim bir şey vardı hiç bir zaman öfkeni dışa vurma hep gül, gülümse karşındaki kişi böylece daha çok sinirlenir. Bende güldüm hatta alkış bile çaldım. Sonra onlar bana sinirli bir şekilde bakıyorlardı.
"Ben bi gidip duş alayım büyüdüğünüzde banada haber verin görmek istiyorum." Yanından geçince Kaanın omzuna dokundum
"Dert etme be sende büyüyeceksin inşallah(!)"kapıdan çıkarken birine çarptım oha be bu kas yığını kim?
"Ah kafam."
"Bir şey oldu mu? "
"Hayır bir sorun yok." Çocuk kafasını sallayıp tam kapıdan içeri girecekken
"Aslında senden bir şey istesem çok iyi olur. "Çocuk bana bakıp tek kaşını kaldırdı
"Öncelikle kendimi tanıtayım ben Bengisu sınıftakiler gördüğün gibi eğlenmek istediler böyle çocukca bir şaka yaptılar duş almam lazım okulda duş kabini var mı?"
"Yok. " bu ne soğukluk be!
"Çok kibarsın ya nazar değmesin." Deyip omuz atıp ondan önce sınıfa girdim. Arka sıradan çantamı alıp bana tip tip bakan millete tabi bazıları hâlâ kıkırdıdamaya devam ederken
"Gençler yarın gelirken söz hepinize lunapark için bilet alacam." Herkese gülümseyip sınıftan çıktım. Arbama binip eve gittim duş alıp hemen şirkete gidecektim. Arabamı hemen evin garajına park edip eve girdim. Banyoya çıkıp güzel bir duş aldıktan sonra çıktım. Siyah bilek üstünde biten dar paça bi pantolon,beyaz bir gömlek ve siyah ceket giyip saçımıda sıkı bir at kuyruğu yaptım. Yüzüme çok hafif bir makyaj yaptım. Siyah mektup bir çanta ve siyah stilettolarımı giyip çıktım. Şirkete girdiğimde herkes ayağa kalktı hemen odama gidip sekreter den gerekli dosyaları istedim 3-3.30 saat boyunca şirketteki tüm işleri bitirip çıkmaya hazırlanırken Adnanı aradım.
"Alo, Adnan nerdesin sen?!"
"Dışarıda toplantıdayım."
"Ne toplantısı bu?"
"Sana mesaj atmıştım ama cevap gelmeyince ben toplantıya geldim. Karşı şirketlerle olan bir toplantı."
"Şuan şirkette yim ben başladı mı toplantı?"
"Aslında tam olarak başlamadı şuan yemekler yeniyor. " ne kadarda acıktığımı hissettim.
"Adresi at geliyorum. "

°°°°°°°°°°°°°
Şık bir restorandaydı toplantı Adnanı görüp masaya doğru gittim. Beni görünce yerinden kalktılar,herkesle el sıkıştıktan sonra yerime oturdum. Bu o değil mi? Kapıdan çıktığımda çarptığım çocuk. Şaşırmıştım doğrusu bu sektörde bu yaşta tek benim olduğumu sanıyordum. Onunda şaşırdığını anlamıştım. Adnan herkesi tanıtırken o çocuğu

"Aslında bugün Hasan bey burda olmalıydı ama onun farklı işleri çıkınca oğlu Yiğit bey geldi." Hasan mı? Acaba hangi Hasan dan bahsediyor du? Çünkü anneme iftira atan adam Hasan Tüner di.
"Hasan beyin soyismini öğrenebilir miyim?" Yiğit cevapladı
"Tüner." Gözlerime siyah bir perde indi demek ki yıllar sonra Türkiye ye gelmişti hemde kendi ayaklarıyla elime düştü, zamanı gelmişti artık İNTİKAM zamanı.

KARANLIK MELEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin