OSMANLININ MUHTEŞEM SULTANI:KÖSEM

SAFİYE SULTANIN GERÇEK YÜZÜ

Hadi kalkın tembel hatunlar daha çok iş var .dedi Cennet kalfa ve direk Mahpeyker' in yanına  giderek müjdeyi verdi.
    Hadi gözün aydın Mahpeyker hatun akşama halvete gidiyorsun bir an önce hazırlanmaya başla.
    Mahpeyker buna çok sevindi ama evvela Safiye Sultanın dairesine gidip teşekkür edecektim.
     Mahpeyker Safiye Sultanın odasına sevinçle giderken bir den kapının önünde durup içerden gelen konuşmalara kulak misafiri oldu.
    Gördün mü Kiraz balık yemi çok çabuk yuttu şimdi bir de bu gece halvete gitsin hele bir de şehzade doğursun ondan sonra Handan 'dan kurtulacağız bundan sonraki hayatını Gözyaşı Sarayı'nda geçirecek.
      Ama sultanım dikkatli olmalıyız bu hatunun fena gözü açıldı eğer bir şey yapmazsak alır başını gider.
        Merak etme sen Kiraz hele bir şehzade doğursun arkasından onu yenecek bir hatun buluruz olur biter.
         Bunları duyan Mahpeyker ihanete uğradığını anlar ve içeri girmeden taşlığa geri döner.
        Ne oldu Mahpeyker gittin mi validemizin dairesine?
         Bundan sonra Safiye Sultan yok
         Ne demek yoksa baş validemize bir şey mi oldu?
          Hayır ama Safiye Sultan benim için öldü Cennet kalfa.der ve ona olanları anlatır.
        Söyle bakalım Cennet hala Safiye Sultanın yanında mısın?
          Başka bir hatun olsa zinhar Safiye Sultanı bırakmazdım lakin sen onlardan değilsin daha şimdiden Safiye sultana meydan oluyorsun. Senin geleceğin parlak bu yüzden senin yanındayım.
      Mahpeyker şimdiden galibiyetin verdiği gurur ile tebessüm etmişti.