HAS ODA

702 23 0
                                    

    Hadi Cennet kalfa şimdi bunları bırakıp hamama gitmeliyim.
     Tamam ben hatunlara haber vereyim yaksınlar hamamı .
      Mahpeyker hamama gider ve bir güzel yıkanır orada ki görevliler tarafından sonra Safiye Sultanın ona diktirdiği gözleriyle aynı renk yemyeşil bir kaftan giyer. Normalde hatunlar sade bir tül kadar ince gecelik giyerlerdi lakin Mahpeyker tıpkı bir sultan gibi giyinmişti.Yine Safiye Sultanın hediyesi olan inci seti takmıştı.Son olarakta gül kokusunu bileklerine ve boynuna sürmüştü.
   Nasıl oldum Cennet kalfa?
   Maşallah tıpkı bir melek gibi oldun.Hünkarımız sana bir kere daha meftun olacak.
     Inşallah Cennet inşallah.diyerek cariyeler ve Ağalar la birlikte altın yolda yürümeye başladılar.
        Ve sonunda has odaya gelmiştim.
Heyecandan kalbim çıkacakmış gibi hissediyorum.
  Gel diye yumuşak ama bir o kadar ciddi bir ses geldi.Yine aynı ses bana yaklaş dedi ve o an anladım ki daha görmeden onu diğer hatunlardan kıskandığım adam buydu.Ben onun gözlerinin içinde hapsolmuş iken Hünkar tekrar seslendi.
      Senin adın ne ey güzel kadın?
     Mahpeyker hünkarım .
      Nerden geldin sen?
       Sizin için cennetten geldim hünkarım.
      Hünkar daha tabloda görür görmez meftun olduğu bu hatun şimdi tam karşındaydı.
        Ona bütün gece aşk şiirleri okudu Hünkar. Mahpeyker de aşık olduğu adama bırakmıştı kendini. O gece ikisi de aşkın büyüsüne kapılıp gitmişti.
        Sabahın ilk ışıkları Mahpeyker ' in yüzüne vurmuştu lakin  uyanmak, hünkarını bırakmak istemiyordu.Sultan Ahmet te uyanmış
Mahpeyker 'e gülümsüyordu.
      Artık ayrılma vakti geldi benim ay çehrelim.
      Keşke hiç ayrılmasak Ahmet .Sensiz ne yapacağım bütün gün.
      Üzülme benim ay çehrelim.Akşama hazırlan ve beni bekle .Bu arada sana hediyelerim var  .
       Neymiş o ?
       Sultan Ahmet'in verdiği mücevher ve kaftan dolu sandığı ağalar taşlığa taşıdılar.
Mahpeyker sandığı açıp tek tek içindekileri incelemeye başladı.
Hepsi bir birinden güzel ve değerli tıpkı sultanlara layikti . Taşlıkta ki
Diğer kızlarla beraber hünkarın verdiği hediyelere bakarken herkes Mahpeyker ' e imreniyordu.Sadece Mahfiruz kin ve büyük bir öfkeyle ona bakıyordu ve intikam yeminleri ediyordu.
    Tam 2 ay olmuş Sultan Ahmet  Mahpeyker den başkasını has odaya çağırmamıştı.Mahpeyker ve valide sultanlar buna seviniyor lakin Mahfiruz her gece dairesinde ağlıyordu.Artık tek umudu bir şehzade doğurmaktı.
    2 hafta sonra 
  Bütün saray halkı bir o yana bir bu yana koşuşturuyorlardı.Çünkü sabaha karşı Mahfiruz un sancıları tutmuş ve doğum yapıyordu. Herkes Mahfiruz un dairesinin etrafında toplanmış ve sultan mı yoksa şehzade mi diye konuşuyorlardı.Birden içeriden bebek sesi duyuldu ve sarayda büyük bir sessizlik oldu.Hatice kalfa daireden çıktı haberi vermek için.Herkes meraklı gözlerle ondan gelecek haberi bekliyordu.
     Gözümüz aydın hatunlar arslan parçası bir şehzademiz oldu.
      Bunu duyan Mahpeyker yıkıldı.Valide sultanlar Mahfiruz 'u kutlamak için daireye girmişti. Mahpeyker kapılar açılınca içeri baktı ve Ahmet'in Mahfiruz la birlikte oğullarını sevdiklerini gördü ve buna daha fazla katlanamayacağını anladı, dairesine doğru yola koyuldu.
       9 ay kasım kasım kasılarak şehzadem olacak diyen Mahfiruz 'un şimdi gerçekten bir şehzadesi olmuştu.Artık Mahfiruz ondan üstündü zira bugüne bugün bir şehzade anasıydı ve o bir sultandı.
     Bir gün Mahpeyker dairesinde yemek yerken midesi bulandı tabi bu ilk defa olmuyordu.Cennet :
Kendimi tutamadım ilkinde ama tekrar olunca iyiden iyiye şüphelendim.
       Ne diyosun sen Cennet açıkça söyle
        Diyorum ki gebe olmayasın acaba hekim kadını çağırsak mı ?
        Mahpeyker bir anda elini karnına koydu.
    Aslında olabilir bende şüphelenmiyorum değil tez ebe kadını çağır.
     Ebe kadın gelir ve Mahpeyker ' i muayene eder.Ellerini yıkadıktan sonra bir süre susar.
      Konuşsana ebe kadın gebe miyim?
       Evet hatun müjdeler olsun gebe sin.

     
       

       
        

OSMANLININ MUHTEŞEM SULTANI:KÖSEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin