OSMANLININ MUHTEŞEM SULTANI:KÖSEM

DOĞUŞTAN ASİL

  Kösem sevinç içinde taşlığa doğru gitti. Orada hatunlara sohpet ederken Cennet kalfa geldi.
    Ne o Mahpeyker ağzın kulaklarında bakıyorum.
    Bundan sonra benim yeni adım Kösem Cennet kalfa diyerlerine söyledim sende duy.
     Tamam Kösem Hâtun öyle olsun bakalım.
     Bir de ağaları bir kontrol et  yeni daireme taşınıyorum da eksik gedik olmasın.
       Dairende mi değişti Kösem ? Hangi daireyi verdi sana Hünkarımız?
      Fahriye Sultanın dairesini.
Valla şanslı hatunsun vesselam o daire eskiden Nurbanu Sultanın kızı Esmahan sultana yaptırdığı daireydi.
Esmahan Sultan Nurbanu Sultanın ilk kızı olduğu için ona özel olarak yaptırmış ve bu güne kadar bir Hanım Sultana yapılan en büyük daire olmuş.
Sonra ondan yeğeni Fahriye Sultan ' a kaldı sonra da kısmet seninmiş meğer.
     Ben de daireyi bir kere gördüm lakin daha görür görmez mest oldum lakin hikayesini bilmiyorumdum ben de senden işittim.
       Artık doğuma az kaldı ortalıkta fazla dolanma mazallah erken doğum yaparsın.
        Allah korusun Cennet lakin haklısın ben daireme gideyim biraz istirahat edeyim.
      1,5 ay sonra
Gece Handan Valide Sultan eğlence düzenlemiş ve Safiye Sultanı, Mahfiruz Sultanı ve beni çağırmıştı.Hemen üstüme koyu mavi renkte üstünde altın işlemeleri olan bir kaftan giydim.
Takı olarak Hünkarımızın gebelik hediyesi olan altın gerdanlığımı ve küpelerimi taktım.Sonra taşlığa doğru yola koyuldum.
        Valide Sultanım, Baş Valide Sultanım, Mahfiruz Sultan , Halime Sultanım .
         Hepsinin önünde selam verdim ve yerime geçtim.
Tam eğlence başlamış ve her şey yolunda giderken birden Kösem Hatun'un sancısı tutar ve Valide Sultan hemen Kösem'i dairesine taşıttırır.
     Ebe kadın: Doğum başladı sultanım lakin  bu zamanlarda bekliyorduk merak buyurmayın.
     Alá sen git gelinimle alakadar ol.
     Peki sultanım.
Mahfiruz dahil herkes Kösem'in dairesinin önünde  merakla bekliyordu. Valide Sultan Mahfiruz ' un şehzadesi olmasına rağmen ona gelinim değil Kösem ' e gelinim  diyordu.Bu da Mahfiruz ' u daha da kahrediyordu.
     Kısa süre sonra bebek sesi duyuldu ve haberi vermek için Cennet kalfa dairenin önüne çıktı.
      Söyle Cennet kalfa torunumun şehzade mi sultan mı?
        Gözünüz aydın Valide Sultanım Kösem Sultanımız ikiz doğurdu.Bir şehzade bir sultanımız oldu.
      Alá Cennet hemen gelinim ve torunlarımı görmek isterim.O sıra da Sultan Ahmet de gelir ve birlikte Kösem'in dairesine girerler.
     Kösem Sultan kendine yeni yeni gelir ve uyandığında Sultan Ahmet'i ve Valide Handan Sultanı görür. İkisinin
de elinde birer çocuk vardır.
     Uyandın demek Kösem gözümüz aydın ikiz doğurdun bir şehzademiz ve bir sultanımız oldu.
     Kösem buna çok sevinir bir evlat hayali kurarken iki tane vermişti ona Allah.O Mahfiruz Sultan gibi şehzadem olacak diye ortalarda dolanmadı lakin bir şehzadesi olması gerektiğini biliyordu. Lakin kızını da oğlu kadar seviyor ve evlat ayrımı yapmayacağına dair içinden sözler veriyordu.
     Herkes bebeklerin isim töreni için Kösem Sultan'ın dairesinde toplanmıştı. Sultan Ahmet ilk oğlunu eline aldı ve senin adın Mehmet diye kulağına 3 kere fısıldadı.Sonra kızını aldı eline.
    Senin adın Gevherhan diye 3 kere onunda kulağına fısıldadı.
   Kösem Sultan evlatlarının adını pek beyenmişti.Artık sadece biricik aşkı ve evlatları için yaşayacak tı.
       Mahfiruz dairesinde dört dönüyor Kösem'in şehzadesi Mehmet ten kurtulma planları yapıyordu.
        Sultanım aklınızda ne var?
         Mahfiruz  Sultan aklından geçeni Esma Hatun'a tek tek anlattı.
         Aklınızla bin yaşayın Sultanım. Bu çok iyi bir fikir lakin bir o kadar da tehlikeli zira Kösem Sultan şehzade Mehmet'in yanında bir dakika dahi ayrılmıyor lakin bu akşam Handan Sultanımız yeni doğan şehzademiz için eğlence tertip ettiler.Şehzademizi oraya götüremezler zira orası küçük şehzademiz için pek uygun değil.
         Haklısın Esma bu iyi bir fikir o zaman bu akşam bu iş burada bitecek.