Sefil Hayat

362 116 16
                                    

Yüzü çizilmişti ve dudağının kenarı kanıyordu. Sınıfa çıkıp çantamdan yara bandı aldım ve bahçeye indim. Bankta tek başına oturuyordu yanına doğru ağır adımlarla gittim göz ucuyla baktı ve derin bir nefes aldı. Yanına oturdum yara bandını açıp yüzüne yapıştırdım birden bana dönüp baktı

'- Ne yaptığını sanıyorsun ?'

'- Yarabandı yapıştırırsak daha çabuk iyileşir çıkartma sakın !.' dedim göz kırparak.

Aslında gücümü kullanarak yarasını tedavi etmiştim yüzündeki çizik kaybolmuştu sadece anlamasın diye küçük bir hile yaptım. Ellerini ayağının üstünde birleştirip kafasını öne doğru eğdi ve

'- Teşekkür ederim.' dedi Berkan usulca içten bir ses tonuyla. Gülümsedim ve yanından kalkıp sınıfa doğru yürümeye başladım.

Dans ve müzik grubumuzu oluşturmuştuk. Ben ve Egemen müzik söyleyecektik. Dans grubu olarak da ben Atakan Asya  Merve ve  Görkem olacaktık. Grup olmayı onlardan istediğim de tek mızmızlık yapan Egemen olmuştu ne kadar yalvardığımı tahmin bile edemezsiniz. En sonunda kabul etti ama bir şart sundu bir günlüğüne onun istediği her şeyi kabul edecektim. Başka şansım yoktu sesi güzel ve kızlar onu seviyor sonucu ne olursa olsun kabul ettim.   

Okul bitmişti dans pratiği yapmak için okulda kalacağımı söyledim. Bu yüzden eve gece tek başıma dönmek zorunda kalacaktım. Sokakta kimse yoktu birinin beni takip ettiğini hissettim göz ucuyla arkama bakmaya başladım belki de paronayak davranıyordum. İçimde kötü bir his vardı koşar adımlarla yürümeye başladım. Arkamdan bir el ağzımı kapattı korkudan kalbim patlayacak gibi olmuştu ayağım takıldı ve yere düştüm daha kötüsü olamazdı herhalde. Fazla sürmeden elini geri çekti birden dönüp baktığımda az önce ki korku dolu ifadem yerini bir boşluğa bırakmıştı. Bu Egemendi ve haykırarak gülüyordu ben korkudan o gülmekten ölecekti sanırım.

'- Kork..korktun mu ? Dedi gülmeye devam ederek.
Yüzümde hiçbir ifade yoktu gülmesine uyuz olmuştum

'- Salak ya , o kafayı uzun gözükesin diye mi taşıyorsun korktum tabi.' dedim.

'- Tamam ya kızma.' dedi. Gözlerimi ona doğru kısarak sinirli bir bakış attım ve düştüğüm yerden kalkmaya çalıştım fakat ayağım düşerken burkulmuştu ve çok ağrıyordu. Ağrıdığını görünce

'- Gel buraya baş belası.' dedi ve beni kucağına alıp yürümeye başladı.

'- Sen niye burdasın bu saatte ?' diye sordum.

'- Senin çıkmanı bekledim.' dedi.

'- Benim mi ? Neden ?

'- Senin gece gece tek kalmana izin veremezdim.' dedi gülümsüyordu yüzlerimiz birbirimize çok yakındı ona baktığımda göz göze geldik her seferinde böyle oluyordu ona baktıkça aşık oluyordum kalbim delicesine atıyordu ne saçmalıyorum ben !  Bir şekilde kafayı sıyırmış olmalıydım herhalde. Sonunda eve gelmiştik bileğim ağrıdığı için odama çıktım.

Bazen beynim patlayacak kadar ağrıyor ve bir yansıma görüyorum. Bir çocuk var sürekli ağlıyor. Kavga sesleri bağırışmalar.. duyuyorum ve bir kapı sesiyle bu yansıma yok oluyor. Uyumak için yatağıma yatacakken  O baş ağrısı tekrardan başlamıştı fakat bu sefer herşeyi görüyor gibiydim. Bir çocuk var odasında saklanıyor sürekli bir adam ve kadın kavga ediyor kadın adamın onu aldattığını söylüyor ve  ortalığı dağıttıktan sonra kapıyı sert bir şekilde çarpıp çıkıyor sonrasında bir trafik kazası var ve bir cenaze. Bunların sonunda o adam içki içip kafasına silah dayayıp kendini öldürüyor.  Terler içinde kalmıştım daha fazla dayanamayıp telefonla profesör J. ' yi aradım. Olayları anlattığımda sakin olmamı söyledi. O gördüklerim bir zamanlar hafızamda olup sonra silinen anılarımmış. Bunları hatırlamak lekesi olanlarda imkansız gibi birşeymiş ve o imkânsızlık beni buldu. Profesör gördüğüm yansımaların büyük ihtimalle ailem olduğunu söyledi. Hiçbir şey söylemeden telefonu kapattım. Ne hissetmeliyim bilmiyordum. Anılarım sadece sefillikle doluydu. Yatağımın üstünde oturuyordum Egemen kapıyı tıklattı ve açtı gülümseyerek

'- İyi geceler.' dedi ona doğru baktım yüz tipimi görünce içeriye girdi ve yanımda oturdu

'- Ne oldu ?' dedi. Gördüklerimi ve profesörün bana anlattıklarını onada anlattım.

'- Kimin umrunda , ileri gidebilmen için arkadakileri unutman gerek. Geçmişin bir önemi yok biz gelecekteyiz ve gelecekte ben yanındayım.' dedi yanağımı okşayarak gülümsedi.

Aslında haklıydı bunlar için üzülmek zorunda değildim geçmişim karanlık olabilir belki ama benim hayatım geçmişim gibi olmayacak , olamayacak. Bugünden itibaren geçmişimi hafızam değil ben siliyorum.

Egemen ayağa kalkıp kapıya kadar yürüdü bende o sırada yatağımda yorganın altına girip uzandım. Kapıyı açtı tam çıkmak üzereyken

'- Egemen ?' diye seslendim. Dönüp meraklı bir şekilde baktı

'- Söyle.' dedi ne söyleyebilirdim ki yorganı kafama kadar çektim ve

'- Giderken ışığı da kapat.' dedim.

'- Kahretsin ! Birgün senin yüzünden öleceğim sanırım. Rüyanda beni gör.' dedi.
Kafamı birden kaldırıp ona baktım

'- Seni görürsem kabus görmüş olurum. ' dedim ve gülerek başımı yastığıma geri koydum.

İtici  yüz ifadesiyle baktı. Tam bir şey daha söyleyecektim ki

'- Espiri yapacaksan ben gideyim.' dedi kaçmanın tek yolu tabi.

'- Hayır , iyi geceler. ' dedim gülerek.
O da gülmeye başladı , ışığı ve kapıyı kapatıp çıktı.
Gözlerimi kapattım ve uyumaya başladım yarın yeni birgün olacaktı , yeni anılar.

Sonunda cumartesi sabahıydı okul yoktu sıcacık yatağımda akşama kadar yatmak istiyordum ki bu hayalim öğlenin erken saatlerinde Egemenin odama dalmasıyla son buldu.
                           

                                               
 -

LEKENİN GÖLGESİ ALTINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin