Uyanmak istemezdim. Şimdiyse güne onunla gözlerimi açmak için sabırsızlanıyorum. Beni görünce heyecanlanmasını seviyorum. Beni isteyen onlarca kız var beni görüp heyecanlanan onlarcası... ama o. O farklı işte. Beni istediğini biliyorum. Üstelik nasıl bu kadar saf bakıyor anlamıyorum.
Bir de şu lanet olası tokası var. Canını acıtsa da bırakmıyor onu. Bir şey hissetmesemde.. yazık yani incecik kolları var zaten.
"Evet tabi tabi bizim köyde de mor inekler uçuyo!!"
"Burak? Ama ama nası sen beni..!"
"Berke ne diyosun anlamadım ama şu filme bakar mısın! Çok saçma o araba o kadar badire atlattı ama bi toz zerreciği bile yok üstünde! Biz şurdan markete sürsek tozlanır aq!"
"Sen onu diyosun! Bende dedim.. neyse. Dur dur bi saniye.. lan senin burda ne işin var yine!"
"Beni özlemedin mi!"
"Özledim Allah' ın cezası!!! Elisa napıyomuş?"
"Abi senin sevgilin bana soruyosun!"
"Çünkü bana hala tirip atıyo."
"Ne! Ağzında geveleme.. nolur hadii..." diyip kahkaha atmaya başladı.
Komik mi bu! Salak salak çocukça hareketler! Elisa da bunun nesini seviyosa! Bak yine sinirlendim. "Siktir git oğlum evimden!"
"Yaa elisayı soruyodun en son ne oldu o iş?"
"Heamm.. sordum dimi! "
"Bizde işte yarın birlikte dışa..! Ah abi.. lan burnum!"
"Lan benim sevgilimle dışarı mı çıkıyosun sen!"
"Abi dur bi sakin ol in üstümden valla düşündüğün gibi değil.. burcu da şey cansuda geliyo!!"
"Cansu mu! Siz görüşüyo musunuz yaniii?"
"Hayır abi. Saçmalama. Kardeşim o benim. Elisa kadar kardeşiz!"
"İyi bakalım. Gitmiyosun..!"
"Elisa bunu diceğini söyledi ve dedi ki konuşmuyorum ben onunla karışamaz. Hadi öptüüüm!"
"Laan bi de kaçıyo! Adi herif!!"
Babamdan kalan işleri halleden bi abim olduğu için şanslıyım. Benden daha iyi her şeyde sonuçta. Spor hariç. Yaklaşık bir hafta kadar sonra yüzme yarışım var ve benim antrenmana gitmem gerekirken napsamda şu ufaklığın gönlünü alsam diye düşünüyorum! Basket topu duvarda kocaman bi iz bırakıp vazoya çarpınca olduğum yerde kaldım. Odanın kapısını ev bakıcımız perihan teyze açtı.. bi elimdeki basket topuna bi de bana baktı.. şirince sırıtıp topu yatağa fırlattım.
"Ben yapmadım. Top yaptı. Bende tam yakalayıp cezasını veriyodum perihancığım.."
"Genç beyefendi.. bu kırdığınız 15.vazo... "
"Periiş sen zayıfladın mı.. saçlarına ne yaptın bak! Gençleştirmiş resmen seni! "
"Şeyy aslında.. bunlara kanıcağımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Ben size ne diyebilirim ki artık.. ama.. cidden belli oluyor mu berke bey.. yani kestirdim uçlarına da hafif sarı.."
"Periiiş mükemmel görünüyorsun her zamanki gibi.." diyip yanaklarını sıkıp öptüm. Evet bu sevimli berke halleri bir tek perişe ve şefik e özgü! Başkalarına yok!
Kitaplığımdaki kitaplara göz gezdirirken kapım aniden açıldı ve arkamı dönüp kafama gelmekte olan topu yakaladım.
"Vay! Etkileyiciydi."
