Sakura LEZ MİSİN LANN!!!B.N. Hahhahhahha anlaşıldı seni gerçekten korkutmuşum! Hayır canım lez değilim. Kastettiğim aşığın da ben değilim.
Sakura Kim o zaman?
B.N. Zamanı gelince öğreneceksin...görüşürüz.
B.N.den aldığım son mesaj bu oldu. Tenefüs arasında telefonuma attığı ilk mesajdan sonra bir süre konuşmuştuk. Yazdıklarının içinde en çok şoka girmeme sebep olan "ARTIK BİR AŞIĞIN VAR" demesi olmuştu. Ama fazla takmamaya çalıştım. Sonuçta biri benimle dalga da geçiyor olabilirdi. Ben düşüncelerimle boğulurken Yumi yanımda belirdi.
-Yine nerelere daldın?
-Hiçbir yere...düşünüyordum...
-Ne düşünüyordun?
-Boşver önemli değil.
-Gel biraz kafanı dağıtalım.
-Nasıl?
-Gitar...
-Çalar mısın?
-Hadi müzik odasına gidelim!
Beni sürükleyerek müzik odasına soktu. Kimse yoktu. Oturdum. Yumi gitarı eline aldı ve ne çalsam diye düşünmeye başladı. Biraz sonra bir melodi çalmaya başladı. Bu kız...gerçekten böyle çalmayı nerden öğrendi. Dayanamayıp sordum. Aslında bu soruyu ona bin defa sormuşturum herhalde.
-Nasıl bu kadar güzel çalıyorsun?
-Bu soruyu 100 kere sordun. 100 undede cevap verdim.
-Bir kere daha ver.
-Babam...öğretmişti...
Gözleri hüzünlendi. Yüzünde burukça bir gülümseyişle çalmaya devam etti. Onun için üzülüyordum. Bu kadar hayat dolu bir kız çok küçük yaşta ailesini kaybetmişti. Tıpkı Sasuke-kun gibi. Bir trafik kazası ve parçalanan iki aile. Ama Yumi Sasuke-kun un aksine hiç soğuk biri değil. Arkadaşcanlısı,sempatik,sadece iyi olmadığı tek şey kalp işleri. Bir kaç kişiden çıkma teklifi almıştı ama hep reddetti. Neyse ne o iyi olsun da...gerisi boş.
-Sakura hey Sakura!
-Ha,ne?
-Kızım çok derinlere tüpsüz dalıyosun boğulacaksın.
-Afedersin.
-Hadi gidelim.
-Nereye?
-Zil çaldı Sakura. Bu kadar çok dalma aşık mısın nesin?
-Ne aşığı be saçmalama!
-Tabi tabi...ahh bilmesem yutturacak. Oyuncu olmayı düşünebilirsin!
-Dalga geçmeyi bırak yürü sınıfa!
-Bu sefer de böyle yırttın iyi bari.
Yumi zar zor susturup sınıfa geçtik. Daha hoca gelmemişti ve herkez ayrı bir alemdeydi(kendi sınıfımı örnek aldım. Aynı sınıfta telefondan mesajlaşarak konuşuyoruz abi bundan saçma birşey var mı) Geçip sırama oturdum. Yumi de öndeki sıraya oturup bana döndü. Biraz konuştuktan sonra da Tentene döndü ve onunla konuşmaya başladı. Bende Inoyla konuşyordum. Daha doğrusu o anlatıyordu ben dinliyordum. Telefonumun bildirim sesiyle elim telefonuma gitti.
B.N. SSelaaam!:)
Sakura Ne?
B.N. Çok özletmedim inşallah?
Sakura Özlemedim inan bana
B.N. Bunu evet olarak kabul ediyorum:)
Sakura Artık bir kim olduğunu ve gerçekten benimle ne derdin olduğunu söyler misin?
B.N. Kibarca rica edince söyleyeceğimi mi sandın?Cidden mi?:)
Sakura EVET!:(
B.N. Aaaa asma o güzel suratını:) Gün gelir onu da öğrenirsin.
Sakura Ne zaman?
B.N. Belki yarın...belki yarından da yakın:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEXTING--SASUSAKU
Fanfiction"Öğrenince bana çok kızacaklardı,ama benim umrumdamıydı? Hayır! Çünkü ben onların birlikte olmasını onlardan çok istiyordum..." Yepyeni bir kitapla karşınızdayım. Kitaba kendi uydurduğum ve çok da sevdiğim bir karakteri de ekledim. Umarım beğenirsin...