Son Çare Arkadaşım

-3-

Son ses müzik ve çılgınca dans eden sarhoş insanların arasından sıyrılmaya çalıştı Emre. Kafeden çıktıktan hemen sonra Vural'ın telefon numarasını almış ve onunla bir buluşma ayarlamıştı.

Şimdi ise Gülsu için anlaşmayı yapacaktı. Tek yapması gereken Vural'ı ikna etmek ve onunla anlaşma sağlamaktı. Ancak bunun ne kadar başarılı olacağı meçhuldü.

Bar masasında oturan Vural'ı gören Emre, adımlarını onun olduğu tarafa çevirip nefes nefese kalmış bir şekilde Vural'ın yanındaki bar sandalyesine oturdu. " Naber? " diye sordu dikkat çekmek amaçlı.

Vural kulağına dolan sesle hemen yanına dönüp Emre'nin üzerinde gezdirdi bakışlarını ve hemen ardından, " İyilik. " diye yanıtladı, öylesine sorulmuş soruyu. Emre başını sallayıp barmene kokteyl istediğini söyledikten sonra dirseğini tezgahın üzerine koyup Vural'a döndü.

" Güzel kız değil mi? " diyerek konuya giriş yaptı Emre. Vural sırıttı Emre'ye bakmadan. Gülsu'dan bahsettiğini anlamıştı ve Gülsu'yu o da çekici bulmuştu. Ancak sorun şuydu ki, Vural sadece beğenmişti Gülsu'yu. Onunla ilgili farklı düşüncesi yoktu.

" Kimden bahsettiğine bağlı. " dedi Vural anlamamazlıktan gelerek. Emre gözünü devirdi Vural'a bakmadan. Anladığını tahmin etmişti Vural'ın. Lafı uzatarak boşa zaman harcamış oluyordu sadece.

" Bugün kafede masasına oturduğun kız. "

Vural sırıttı. Lafın nereye varacağını merak etmeye başlamıştı çoktan. " Hangisinden bahsediyorsun? " dediğinde Vural, Emre çoktan yanlış yolda olduğunu anlamıştı. Anlaşma yapacağı adam Gülsu'yu üzebilirdi. Bunun farkına varmıştı ancak Gülsu sevilmeyecek biri değildi ona göre.

Sadece iyileşmeye ihtiyacı vardı.

" Daha kaç kişinin masasına oturuyorsun? " diye sordu Emre. Her zaman nefret etmişti çapkın erkeklerden. Kendisi de öyle olmamak için çabalıyordu.

Kız kardeşi olarak gördüğü Gülsu'nun derdini halletmeden de sevgili sahibi olmak istemiyordu. Çünkü o, Gülsu'nun mutluluğu ile mutlu oluyordu ve Gülsu bu durumdayken mutlu olamaz, karşısındaki insanı da mutlu edemezdi.

Vural Emre'nin sorusuyla barmene dönüp içtiği içkinin aynısından istedi sırıtarak. " Sayamadım. " dedi sesindeki eğlenceli tınıyla. Emre tek kaşını kaldırıp Vural'a bakmaya devam etti. Vural üzerindeki bakışları fark etmişti ancak şu an keyfi yerindeydi ve böyle yaparak daha da keyifleniyordu.

Emre'nin sinir olduğunu düşünüyordu ancak öyle değildi. Emre daha çok şaşkındı, ve biraz da kızgın. Gülsu'ya bu adamı ayarlamak istemesi kendine kızmasına neden olmuştu.

" Çapkınız, ha? " diye sordu Emre gülümseyerek. Vural keyifle başını salladı. Çapkın olmayı o tercih etmişti ve öyle olmayı da seviyordu.

" Ne tür kızlar, çapkınlık kadrajına girer? " diyerek sınırları zorlamaya karar verdi Emre. Vural Emre'nin bu sorularından sıkılmaya başlamıştı. Önüne gelen içkiyi fondip yapıp bardağı sertçe koydu olduğu yere. Emre kaşlarını çatıp Vural'ın yaptığı bu harekete anlam vermeye çalıştı.

" Amacın ne? " diye sordu Vural, sıkılmışlığın verdiği o hisle. Emre eliyle yüzünü sıvazlayıp iç çekti. " Sana ihtiyacım var. " diye itirafta bulundu. Vural sesli bir şekilde oh çekip, " Sonunda. " diye mırıldandı.

" Hangi konuda? Eğer iktidarsız bir arkadaşın varsa bu konuda çok iyi yardımcı olurum. " dedi. Sözlerinde 'iktidarsız' olarak bahsettiği kişi bariz Gülsu'ydu. Emre bunu fark etmişti ve sinir sistemi fokur fokur kaynamaya başlamıştı.